GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Maraş olaylarının 36'ncı yıl dönümüne ve Kahramanmaraş Valiliğinin yapılacak anma toplantılarının yasaklanmasıyla ilgili kararını kınadığına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:34
Tarih:19.12.2014

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Sayın Başkan, Maraş'ta yaşanan, bir Alevi ve Kürt katliamıydı. Herkesin, buradaki bütün vekillerin bunda asgari bir bilgi sahibi olduğunu varsayarak sonuçlarından biri hakkında bilgilendirmek istiyorum, o da şu: Bu kent, 12 Eylül faşizmi ile dönemin sıkıyönetimi kol kola girerek tanıksızlaştırıldı. Büyük bir pogrom yaşandı orada, yani katliam mağduru olan insanlar, Mersin, İstanbul, Belçika, Londra başta olmak üzere, o kentteki Alevi nüfus oranı yüzde 30'ken istatistik bir orana gelemeyecek duruma düşürüldü.

Sayın Grup Başkan Vekilinin "oradaki mağdurların iyi niyetini aşacak, suistimal edecek şekilde" bir gerekçeye sığınması ya da valiliğin bu gerekçesini matah bir şeymiş gibi grupla paylaşmasını esefle ve şiddetle reddediyoruz.

Hadise şu: Orada soldan sağa, sağdan sola sayın, 25-30 bin Alevi'den geriye kalmış 300-500 Alevi. Siz onları... Bu katliamı yapanlar, onları muhacir etmişler, tehcir etmişler oradan. Dönemin sıkıyönetim komutanının soruşturmayı bizzat "Bu katliamı yapanlar Alevi'lerdir." tezine evirmesiyle o soruşturma baştan aşağı yeniden kuruldu.

Tacim Dede'den bahsetmek istiyorum size. Hafızasında 5 bin Alevi-Bektaşi deyişi vardı. 80 yaşın üzerindeydi, Maraş katliamının faili olarak soğuk su işkencesine tabi tutulup zatürreden hayatını kaybetti.

Şimdi, gelecek... Katliamlarla yüzleşmek buradan kınamak ve üzüntü bildirmekle olmaz, yasaklamakla hiç olmaz. Eğer yeni bir kardeşlik hukuku kurulacaksa, bunun bütün dünyada keşfedilen en etkili yolu, hatırlamak, yüzleşmek ve faillerinin cezasız kalmasının önüne geçmektir. Onun için, Sayın Grup Başkan Vekilinin, eğer söyleyecekse, bu kamu güvenliği yasası gelirken sürekli burada sakız ettikleri "Efendim, yasal olarak izin alınan mitinglere biz bir şey demiyoruz..." Oraya gidenlerin içinde, 11 yaşındayken anası, babası, kardeşleri katledilen kadınlar var, Elif Tabak bunlardan birisi. Otuz dört yıl o Maraş'a gelemedi, bugün geldi ve siz böyle bir mâni çıkarıyorsunuz. Niye? "İyi niyet suistimal edilirmiş." İyi niyet suistimal edilecekse Maraş'a bugün faşist zihniyetin astığı pankartları bir zahmet nefis meselesi edin, insan onuru meselesi edin de valinizi siz uyarın, valinizin gerekçesinin bu kadar arkasına sığınacağınıza.

Tekrar kınadığımızı belirtiyor, teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Önder.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Sayın Başkan...

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Sayın Başkan, zabıtlara geçmesi açısından söylüyorum: Dün olduğu gibi bugün de Maraş'ta -Alevi de, Sünni de, Kürt de- her türlü insan barış içinde, kardeşlik hukuku içinde yaşamaktadır. (HDP sıralarından gürültüler)

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Neresi barış, kardeşlik bunun?

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Canım, cevap vermek zorunda mısınız?

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Neresi barış, kardeşlik bunun, var da biz mi göremiyoruz!

PERVİN BULDAN (Iğdır) - Valiliğin kararının arkasında duruyorsunuz ya! Valiliğin kararının arkasında durmak, kardeşlik anlamına gelmez, kusura bakmayın.

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Böyle kardeşlik olmaz olsun!