| Konu: | KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 120 |
| Tarih: | 14.06.2012 |
BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - Sayın Başkan, sevgili milletvekili arkadaşlarım; benim söyleyeceğimi Sırrı Süreyya Önder Arkadaşım kısmen söyledi ama ben gene de söyleyeceğim, AKP'nin akil adamlarından Sayın Bülent Arınç buradayken diyecektim ki: "Sayın Arınç veya Hükûmet yetkilileri, bu yasalar Meclise neden geliyor? Niye burada bu yasaları, yasa tasarılarını konuşuyoruz ve oyluyoruz?" Çünkü benim tecrübem, buraya geldiğim günden itibaren bugüne kadar herhangi bir yasanın bu Mecliste noktasını virgülüne çevirmeyi beceremedik yani Hükûmetten geldiği gibi olduğu şekliyle geçiyor. Dolayısıyla, ben, şahsen, burada, bunları konuşmamızı, oylamamızı bile vakit kaybı olarak görüyordum. Bugün bir mucize oldu, nasıl olduysa, muhalefet partilerinin teklif ettikleri bir tek şey -yani bu denetçiler arasında kadın ve çocuklarla ilgilenecek bir denetçinin de bulunması meselesi- değiştirilip -gelen yasa tasarısından değiştirilip- kabul edildi.
ALİ ÖZGÜNDÜZ (İstanbul) - O da bizim değil.
BİNNAZ TOPRAK (Devamla) - Bunun, ben, inşallah, devam edeceğini umuyorum yani bundan sonra mutabakatla bu yasaları çıkardığımız takdirde gerçekten de bu Meclisin bir fonksiyonu olduğunu söyleyebiliriz.
Şimdi, Türkiye gibi ayrımcılığın, ötekileştirmenin ve hak ihlallerinin çok yaygın olduğu bir ülkede ben bu yasanın çok önemli olduğunu düşünüyorum ama tabii gerçekten çalışan ve çözüm üretebilen bir kurum olabilecekse eğer bu kamu denetçiliği kurumu. Bunun önündeki en önemli engel de -bütün, üç muhalefet partisinden arkadaşlarımızın dün gece, akşam 8'den şu saate kadar ısrarla üzerinde durdukları meseleyle bağlantılı en önemli engel- şudur: Bu kamu denetçisinin nasıl seçileceği meselesi.
Şimdi, burada teklif edildiği şekliyle ve umuyorum ki -her ne kadar "Katılmıyoruz" demiş olsa da Hükûmet buna- belki, inşallah, günün sonunda bu maddeyi değiştirirler demin yaptıkları gibi çünkü bunun nedenleri de anlatıldı yani bağımsız olması, tarafsız olması, son derece önemli. Mevcut şekliyle seçildiği takdirde bu, iktidarda hangi parti varsa -bu sadece AKP'nin meselesi değil, yarın öbür gün başka bir parti de gelebilir- onun seçtiği insan oraya gelecek demektir.
Dün gece konuşan AKP'li bir arkadaşımız dedi ki: "Efendim, zamanında, hatırlamıyor musunuz, bir cumhurbaşkanını dahi seçemedik biz, dolayısıyla da bu yüzden darbe oldu." Şimdi, Allah aşkına, 70 milyonluk bir ülkede herkesin üzerinde uzlaşabileceği, herkesin bağımsız olduğuna, tarafsız olduğuna inanabileceği tek bir insan dahi yok mu? Yani burada bir uzlaşma kültürünün oluşturulabilmesi gerekir, böyle bir kültür yok bu Mecliste. Meclisi kilitleyen, Meclisi çalışamaz hâle getiren ve de maalesef, bütün bu kavga ve gürültülere neden olan en önemli sebebin de bu olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla da inşallah bu önerimiz kabul edilir ve bu değiştirilir.
İkinci mesele, bu kadın meselesi; dediğim gibi, değişti. Ben de bunu gündeme getirecektim ama sağ olsun, BDP'li arkadaşlar ısrarla gündeme getirdiler ve değişti bu. Ama bu yeterli değil. Bir kadın ombudsmanlığı kurulması gerektiği kanısındayım ben ayrıca. Sadece ben değil, bunu kadın örgütleri de istiyorlar. Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkan Yardımcısı olarak şunu söyleyebilirim ki bizim Komisyonumuzun Anayasa Uyum Komisyonuna önerdiği maddelerden bir tanesi bu, yani böyle bir kurumun ihdas edilmesi. Bunun son derece önemli olduğunu düşünüyorum Türkiye gibi bir ülkede.
Aynı zamanda, bu personelin -şimdiki kanundan bahsediyorum- bu kamu denetçilerinden olan personelin yarısının, hadi bu kadar erkek egemen bir Mecliste yarısı çok görülebilir, en azından üçte 1'inin kadın olması gerekir.
İkincisi, kamu denetçisinin görev tanımıyla ilgili. O tanımda -kaçıncı maddeydi unuttum, 2'nci maddeydi galiba- eşitlik ilkesini koruyacağı, ayrımcılıkla mücadele edeceği ve temel hak ve özgürlükleri koruyacağı muhakkak ve muhakkak vurgulanmalı diye düşünüyorum.
Son olarak da, tabii Türkiye gibi bu kadar büyük bir ülkede ve hak ihlallerinin de yaygın olduğu bir ülkede bu denetçinin yükü çok olacak. Ben İspanya örneğini biliyorum, kurdular, binlerce müracaat geldiği için vazgeçtiler. Sonradan, zannediyorum, tekrar kuruldu farklı bir model.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - Dolayısıyla da bu, ya her ilden bir kamu denetçisi olması ya da CHP'li arkadaşların önerdiği gibi, ayrı ayrı komisyonları olan denetçiler olmasının çok yararlı olacağını düşünüyorum.
Çok teşekkür ederim. (CHP ve BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Toprak.