GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı İle 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı
Yasama Yılı:5
Birleşim:34
Tarih:19.12.2014

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Tabii, bir önceki soru-cevap seansından kalan bir iki şey var, onları hemen hızlı bir şekilde cevaplandırayım.

2/B Kanunu'nun yayınlandığı 26 Nisan 2012 tarihli belediye mücavir alan sınırları dışında hazineye ait arazileri satmada bir sıkıntı yok, bu konuda bir değişiklik yapmaya gerek yok. Az önce söylenmişti işte, bu çiftçilerimizin kullandığı hazineye ait arazilerin büyükşehirlerde satılmasında 1/5000'liklerin veya 1/1000'lik planların yapılmamasından dolayı sıkıntı olduğu söylenmişti, böyle bir sıkıntı yok. Çünkü, biz kanunu çıkarırken 2012 Nisan ayındaki mücavir alanı baz alacağımızı ifade etmiştik.

Şimdi, yine, sorulan sorulardan bir tanesi taşıt kiralamayla ilgiliydi. Daha önce de söyledim, 2014 yılında kiralanan taşıt sayısı 15.010. Taşıt kiralamaları için 2014 yılında toplam 253 milyon lira harcama yapılmıştır. Bu, bütçenin on binde 5'ine denk gelmektedir.

F35'lerle ilgili bir soru vardı. Ortaklığa katılım toplam bedeli 929 milyon dolar, şimdiye kadar ödenen 354 milyon dolar, başka da bir ödeme yapılmadı. Ama, 100 uçağın temini için toplam bedel 16 milyar dolar.

Şimdi, az önce sorulan sorulara geleyim ben. Ek ders ücretine ilişkin şu an itibarıyla tamamlanmış herhangi bir çalışmamız yok ama 2014 yılında, biliyorsunuz, genel olarak bütün memurlarımıza brüt 175 lira bir zam yapmıştık seyyanen, öğretmenlerimize ayrıca 150 liralık seyyanen ilave -biliyorsunuz- bir artış vermiştik. Akademisyenlerimize de son dönemde çok ciddi artışlar sağladık, 726 lira ile 835 lira arasında bir artış söz konusu.

Diyanet taşıt aldıysa bütçe kaynaklarından mutlaka almıştır.

Mazot, gübrede ÖTV, KDV gibi bir indirim şu an itibarıyla üzerinde çalıştığımız bir husus değildir.

Çözüm süreci Türkiye'yi gerçekten güçlendirecek bir süreçtir.

ALİM IŞIK (Kütahya) - O zaman niye kamuoyundan saklama kararı aldınız?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Keşke zamanımız olsa biraz daha geniş bir şekilde konuşabilsek ama diğer arkadaşların soruları olduğu için müsaade ederseniz öbür konuya geçeyim.

Şimdi, herhangi bir bina yapılması veya herhangi bir projede... O projede, efendim işte, kullanılan ürünlerin menşei vesaire bu konular Sayıştay denetimine tabidir. Kesin hesapta da o rakamlar ortaya konulabilir ama Maliye Bakanlığına saniye saniye hangi menşe, hangi, ne kullanılıyor bilgisinin gelmesinin de zaten bir mantığı yok, gelse de yönetilmesi anlamında yani onun takibi noktasında da çok fayda sağlayacağını sanmıyorum.

Gaziantep'le ilgili sorulara gelince: Tabii, takdir edersiniz ki birçok ilimizde mevcut statların yerine yeni stat yapılması protokolleri yapıldı. Bu protokoller yapılırken kamu bütçesinden bir kaynak ayrılmadı. Bu daha çok TOKİ'ye mevcut yerin devredilmesi, bunun karşılığında TOKİ'nin yapması...

Şimdi, Gaziantep'te alternatif bir yer bir şekilde sunulabilirse ona ilişkin değerlendirme farklı olabilir ama şu an itibarıyla ben şunu söyleyemem çünkü sadece Gaziantep olsaydı oturup hani, bir bakalım diyecektik; şimdi 20 küsur ilimizde, yanlış hatırlamıyorsam 25 ilimizde, bu yönde yani mevcut statların yerine başka statların ve çok daha pahalı bir şekilde yapılması gündemde. O, yerel bir konu olmakla birlikte TOKİ boyutu var. Biz TOKİ'ye de kaynak aktarmıyoruz biliyorsunuz. Dolayısıyla, TOKİ o zaman yeni stadı nasıl yapacak, bunu nasıl finanse edecek? Bunun tabii ki tartışılması, konuşulması gerekiyor.

Okul noktasında, ben de orada milletvekiliyken gerçekten çok büyük çaba gösterdik. Belli mahallelerde o yer sıkıntısı olduğunun farkındayım ama onun çözümüne yönelik olarak da son dönemlerde özellikle hem hazine imkânlarını devreye koyduk hem il özel idarenin -işte biliyorsunuz artık kalmadı ama eskiden varken- bütün imkânlarını nakde dönüştürüp bu yönde çok ciddi okul çalışmaları yapıldı ama ilave bir tabii ki çaba gerekiyorsa biz okul noktasında hassasız. Gerçekten, yanlış hatırlamıyorsam, 234 bin, 235 bin derslik yapmışız 2002'den bu yana. Daha fazla ihtiyacımız var. O nedenle de birçok ilimizde, biliyorsunuz, şimdi kampüsler hâlinde birtakım çabalar var. O noktada da tabii ki üzerimize düşeni yaparız.

2002 sonuna ilişkin bir istatistik sordunuz. Şu anda önümde yok ama bir sonraki seansta gelirse memnuniyetle cevaplandırırım.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Sayın Bakan, o basit bir şey, siz bilirsiniz yani.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Hayır, hayır, şöyle: Tam rakamı vereyim ben size. Tabii ki bir bilgim var ama sonra "Cevap doğru değil." dersiniz. Gereksiz yere bir tartışma yaşamayalım.

Değerli arkadaşlar, Türkiye, diğer ülkeler gibi tabii ki IMF'nin ortağı. IMF kaynakları ucuz mu, pahalı mı piyasaya...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, bir iki dakika süre verelim Sayın Bakana, sorduğumuz sorularla ilgili.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bakan.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkür ediyorum.

Diğer yani piyasa kredi faizleri diğer imkânlara göre ucuz mu, değil mi? O aslında size tahsis edilen kotanın kaç katı borçlandığınız... Çünkü siz borçlandıkça faizi artan bir mekanizma söz konusu. Dolayısıyla eğer kastınız 2002-2003'se bakmak lazım ama o dönemde Türkiye'nin piyasalara erişimi yoktu. Ben o dönemde Londra'daydım ve Türkiye piyasalardan borçlanamadığı için IMF devreye girdi.

Bir de şunu unutmayalım: IMF'nin sadece borç maliyetine bakmamamız lazım. IMF'nin borçları çok ağır şartlarla gelir. Şimdi, o ağır şartların birçok boyutu vardır; ekonomik boyutu vardır, siyasi boyutu vardır. Dolayısıyla Türkiye'nin IMF borçlarını tamamen ödemiş olması, AK PARTİ hükûmetleri döneminde bu faslı kapatmış olması önemli bir kazanımdır, her açıdan önemli bir kazanımdır, aslında Türkiye'nin bir sınıf atlamasıdır diye bakmak lazım.

Şimdi, dış borca ilişkin rakamı sordunuz. Kamu sektörünün dış borcu 2002 yılında 64,5 milyar dolar, Merkez Bankasını da eklerseniz 22 milyar dolar yani toplamda 2002 yılında Merkez Bankası kamu sektörü anlamında burada arkadaşların verdiği rakama göre 86,5 milyar dolar. Bu rakam 2014 ikinci çeyrek itibarıyla merkezî hükûmet için -yani kamu anlamında- 119,5 milyar dolara çıkmış, Merkez Bankasının ise 22 milyardan 4,3'e düşmüş, toplamına bakarsanız 123,8 milyar dolara çıkmış. Aslında dikkat ederseniz Türkiye'nin kamunun dış borcunda fazla bir artış yok, hatta kamunun rezervleri çok hızlı arttığı için, Türkiye, dünyadan alacaklı hâle gelmiştir. Türkiye'nin net dış borcu en son baktığımda, millî gelire oran olarak eksi yüzde 4,8 civarındaydı yani Türkiye bir anlamda net dış varlığı, kamu anlamında söylüyorum... Ha, özel sektörün borcu artmıştır ama özel sektörün de varlıkları artmıştır. Bir rakam vereyim ben size: Özel sektörün reel yatırımları reel olarak 2002'yi 100 alırsanız 2013'te -yanlış hatırlamıyorsam- 254'e çıkmıştı. Dolayısıyla özel sektörün yatırımlarında çok ciddi, reel olarak da bir artış olmuştur.