GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:120
Tarih:14.06.2012

KAZIM KURT (Eskişehir) - Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; 276 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 17'nci maddesinin değiştirilmesiyle ilgili önergemiz üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, önergemizde şunu diyoruz: "Kuruma  başvuru için idari başvuru yollarının tüketilmesi şart değildir." Bunun anlamı şu: Eğer kurum belli bir işlevi görecek ise ve gerekçede saydığımız yönetimi denetleyen ama yönetime bağlı olmayan bir kamu denetçisine ihtiyaç var ise, sistemin de istisnasız tüm idari işlem ve eylemleri kapsaması söz konusuysa, yine gerekçede ileri sürdüğümüz kamu yönetimi-vatandaş ilişkilerinde karşılaşılan uyuşmazlıkların etkin ve hızlı bir şekilde çözümü amaçlanıyor ise o zaman bu maddede konulan "idari yolların tüketilmesi" cümlesinin çıkarılması gerekir çünkü 2577 sayılı Yasa'nın 11'inci maddesi idari yolları saymıştır. Burada eğer idareden bir talepte bulunma, üst bir makama müracaat etme şartı aranır ise üst makamın bu verilen dilekçeye karşı en az altmış gün cevap verme süresi var. Bu, boşuna bu işi uzatan ve gerekçede ileri sürdüğümüz "etkin ve hızlı bir şekilde yönetenle yönetilen arasındaki sorunu çözme" işlevini yerine getirmeyecektir. Biz bu işi gerçekten yapmak istiyor isek, o zaman vatandaşın hak arama yollarını kolaylaştırmayı formüle etmemiz gerekir. Oysa belli bir dönemden bu yana ceza hukukunda uzlaşmacıyı, hukuk uyuşmazlıklarında ara bulucuyu, kamuyla ilgili idari uyuşmazlıklarda da kamu denetmenini gündeme getirip kurumlaştırarak yargıyı bir tarafa iten ve yargı dışında alternatif çözümler arayan bir sistem getirmek üzereyiz. Bu, Türk hukuku açısından, Türk hukukunun demokratik ve laik olma özelliğini ortadan kaldırtmaya elverişli bir yaklaşımdır.

Şimdi, size şunu soruyorum? Dün Sayın Bakana sorduk, şöyle bir cevap verdi: "2011 yılında idari yargılama kapsamı içerisinde idare mahkemeleri ve Danıştayda toplam 454.662 dosya var." Yani, bu kadar işi Türkiye'nin pek çok yerinde kurmuş olduğumuz idari yargı mekanizmasıyla ve kökleşmiş bir Danıştay uygulamasıyla çözemiyor isek, sadece 1 başdenetçi, 5 tane denetçi ve onun yanındaki uzmanlarla kuracağımız bir kurum içerisinde milyonları bulacak bir işi çözme şansımız hiç yoktur. İdarenin tüm eylem ve işlemleri bu kamu denetiminin denetimine tabi ise bunun sayısının ne olabileceğini ne şu anda bu yasayı teklif edenler biliyor ne bu ülkeyi yönetenler biliyor. Milyonları geçer. Milyonları geçecek bir iş ve işlemi sadece 6 kişinin denetimine vermek kadar mantıksız bir uygulama yoktur ve bunu da denetimi, uyuşmazlığı etkin ve hızlı bir şekilde çözmek gerekçesiyle sunmak yanlıştır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, bu kurumlara seçilen insanların, seçilecek insanların ne kadar bağımsız olacağıdır. Şimdiye kadar seçmiş olduğumuz bağımsız kurulların yaptığı uygulamaları hepimiz biliyoruz; kraldan çok kralcı, yanlışlarla dolu ve bu işi üstünkörü değerlendiren bir yapı.

İçişleri Bakanlığında yüzlerce müfettiş var, denetleyebiliyor musunuz? Denetleyemiyorsunuz. İş müfettişi binlerce işi denetleyebiliyor mu? Denetleyemiyor. Dolayısıyla bu da uygulanma şansı olmayan bir kurum olarak Türk hukukuna girecek ama vatandaşla devlet arasındaki olumsuz ilişkileri etkin bir biçimde çözecek bir mekanizma yaratılamayacaktır. Biz hiç değilse işin hızlanabilmesi için bu önergenin kabul edilmesini diliyoruz.

Hepinize saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kurt.