| Konu: | Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarı ve Teklifi |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 42 |
| Tarih: | 14.01.2015 |
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, tabii, biz de bu değişikliğe katıldığımızı ifade ediyoruz ancak bu fırsattan istifade ilimizde esnafımızla ilgili bir kısım sorunları burada dile getirmek üzere kürsüye gelmiş bulunuyorum.
Şimdi, bu yasada esnafın bazı bürokratik sorunlarını çözmekle ilgili bir dolu madde var, hatta bürokrasiyi de azaltan bir miktar düzenlemeler var ama benim anlamadığım bir şey var: Yani, bizim ilimiz Hatay'da, Reyhanlı'da ve Antakya'da, özellikle Antakya'da Suriyeli adam anahtarı vuruyor dükkân açıyor. Bizim kendi esnafımız bir işletme açmak için en az 15-20 yere müracaat edip günlerce uğraşırken ve bir şekilde açtıktan sonra da vergisini öderken Suriyeliler nasıl oluyor da bir günde dükkân açabiliyor tek bir dilekçeyle? Ve sayın milletvekilleri, tatlıcı açıyorlardı, terzi dükkânı açıyorlardı, işte, humusçu açıyorlardı, artık, market açmaya başladılar, market. Yani, bunun bir düzeni olmalı, burası bir hukuk devleti.
Bakın, zaten, iktidarın bu Suriye politikasındaki öngörüsüzlüğü meseleyi buralara kadar getirdi ama bari bundan sonrasını görün. Yani, bu milyonlarca Suriyeli kardeşimizle biz uzun yıllar birlikte yaşayacağız, bunu gözünüze alın. Yani, Sayın Davutoğlu'nun ifade ettiği gibi, haftaya Emevi Camisi'nde namaz mamaz, bunlar hayal, bitti, ortaya çıktı. Zaten ne Sayın Davutoğlu'ndan ne Sayın Cumhurbaşkanından artık "Katil Esed" laflarını da çok duyamadığımıza göre demek ki onlar da perde gerisinde bir kısım şeyleri anlamaya başladılar. Yani bu huzuru bozuyor. Pek yakında esnaf odalarımızın herhangi birinde bir Suriyeli oda başkanını görürsek şaşırmayalım yani bu duruma geliyor ve bu, halk arasında huzursuzluğa yol açıyor.
Şimdi, bu yasada "Esnafın sorunlarını çözeceğiz." diyoruz. Esnafın sorununu çözmek için, esnafın ekonomik sorunlarını çözmek için ortada ne var? Ben bunu göremiyorum. Şimdi, bir kere esnafın sorununu çözecekseniz, esnafa para kazandırmak için çiftçiye para kazandıracaksınız, memurun maaşına zam yapacaksınız, işçinin yaşam standardını yüksek bir hâle getireceksiniz ki o esnafa gitsin, mal alsın, para kazansın ve esnafımız da, efendime söyleyeyim, durumunu iyileştirsin. Esnaf, borcunu ödeyemez durumda yani aldığı krediyi ödeyemez durumda. Yüz binlerce esnaf emekli olamamış, bu Sayın Cumhurbaşkanının ifadesi. Ne diyorsunuz buna? "Otuz altı ay kredi açtık." Yani, zaten parası olsa gider emekli olur. Yani, burada esnafın gerçek dertleriyle ilgili bir çalışma yapmanın gerekliliğini artık ifade etmek durumundayız.
Sayın milletvekilleri, 2007-2013 arasında 142 bin -Hayati Yazıcı Bey'in ifadesi bu- bakkal, bayi, büfe açılmış ama aynı dönemde 111 bin tane de kapanmış. Şimdi, bu açılanları anlayabiliyoruz; yeni evli, arabasını satmış, kredi almış bir yer açmış fakat kapananlar on yılların işletmesi, bunu unutmamak lazım. Yani, bunun sonucunda çok önemli sosyal patlamalar olabilir, çok dikkatli olmak lazım.
Ayrıca, "esnaf" derken yani bugün Cizre'de, güneydoğunun bir çok bölgesinde esnafımız kepenk kapatıyor, oralarda devlet yok. Devletin itibarı 16 Türk devletini konu eden mankenlerle korunmaz. Devletin itibarı oradaki esnafın dükkânını açacak imkânı sağlamak ve onun huzurunu teminle korunur.
Çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)