| Konu: | Milli Mayın Faaliyet Merkezi Kurulmasına İlişkin Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 46 |
| Tarih: | 22.01.2015 |
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Milli Mayın Faaliyet Merkezi Kurulmasına İlişkin Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın çerçeve 34'üncü maddesiyle ilgili olarak verdiğimiz önerge üzerine söz almış bulunuyorum.
Sayın milletvekilleri, biliyorsunuz, sınırlarımızın önemli bir kesiminde mayınlar bulunmakta. Şimdi, bu mayınlar döşenmeden evvel bu topraklar çiftçilerden kamulaştırma yoluyla alınmış ve daha sonra mayın döşenmiştir. Şimdi, bu arazilerin bu mayınlardan temizlenmesi gündemde. Bunun için önemli olan şudur: Araziler mayından temizlendikten sonra bu arazilerin kullanımı nasıl olacaktır?
İkinci bir soru, ikinci bir husus: Bu arazilerin mayından temizlenmesi hususunda ihale süreci şeffaf ve saydam olabilecek midir?
Birincisi, tüm konuşmalarımızda da belirttiğimiz gibi bu hususta da ihale sürecinin şeffaf ve saydam olması, o mayınların temizlenmesinden sonra buradan yararlanacak olanlar açısından da önem arz etmektedir.
İkinci husus da mayınlardan temizlenecek olan arazinin bölge yakınında yaşayan ve bugüne kadar bu mayınlardan şu veya bu şekilde mağdur olmuş insanlara, muhtaç insanlara dağıtılması meselesidir. Bu nedenle bu konu üzerinde bu açıdan önemle durmak gerekmektedir. Biliyorsunuz, Gaziantep önemli ölçüde bu mayınlardan etkilenmiş, Gaziantep'te yaşayan insanlar bu mayınlardan önemli ölçüde etkilenmiş ve zarara uğramışlardır.
Ve Gaziantep açısından önemli ikinci bir husus, daha doğrusu Gaziantep'i ve Gaziantep'te yaşayan insanları mağdur eden husus Suriye olaylarından sonra Gaziantep'in ve Gazianteplilerin içine düşürüldüğü durumdur. Bu konuda en zarar gören ilimiz Gaziantep olmuştur. Şu anda ülkemizde 1 milyon 700 bini aşkın Suriyeli yaşamaktadır. Bunların bir bölümü kayıt altına alınmış, bir bölümü de kayıtsız olarak şu veya bu şekilde dolaşmaktadır. Gaziantep'te de zannediyorum 350 bine yakın insan kayıt altında bulunmakta ama ona yakın veya en azından 100 bin civarında Suriyeli insan da kayıtsız olarak Gaziantep'te yaşamını sürdürmektedir.
Sayın milletvekilleri, işte böyle bir ortamda, Gaziantep'i de çok ilgilendiren bir konunun gündeme getirilmiş olduğunu görüyoruz. Biliyorsunuz, bu konu çok daha önce de gündeme getirilmiş ancak sonuca ulaştırılmamıştı. Bugün, bu konunun bir sonuca bağlanması ve özelikle de temizlenecek olan arazinin orada yaşayan, etkilenmiş olan, mayından şu veya bu şekilde zarar görmüş olan insanlara dağıtılmasıdır. Özellikle mayından temizlenme işlemiyle beraber bir rehabilitasyon merkezinin kurulması ve mayından etkilenen insanların bu rehabilitasyon merkezinde rehabilite edilmesi de önem arz etmektedir çünkü şu veya bu şekilde organlarını yitirmiş, yaşam alanında zorluklarla karşılaşmış insanlarla karşı karşıyayız.
Sayın milletvekilleri, şimdi, söz almışken bir hususu dikkatinize sunmak istiyorum: Biz, hukuk devletinde yaşadığımızı zannediyoruz. Dün, Kayseri'de bir dava görüldü. Olayın cereyan ettiği yer Eskişehir, ailenin oturduğu yer Hatay, duruşmanın yapıldığı yer Kayseri. Duruşmadan sonra, televizyonlara yansıyan görüntüler hepimizin içini burktu. Adliye binasının etrafı bariyerlerle çevrilmişken, insanların oraya hiçbir müdahalesi yokken, tamamen bu bariyerlerin dışında aile ve onun avukatları, yakınları, arkadaşları sadece basın açıklaması yapmak üzere oraya toplanmışken büyük bir gaz bombardımanıyla karşı karşıya kaldılar. O bembeyaz gaz bulutundan tüm yurttaşlarımız hatta gaz sıkan polislerimiz bile etkilendi. Öncelikle, bu iklimin bir an önce Türkiye'den gitmesi ve Hükûmetin yaşanabilir bir iklim yaratması hepimiz için, herkes için önem arz etmektedir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)