GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:49
Tarih:29.01.2015

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Tasarının 4'üncü maddesiyle ilgili vermiş olduğumuz önerge üzerine söz almış bulunuyorum.

Bugün görüşmelerini yaptığımız bu kanun tasarısı komisyonda görüşülürken Sayın Bakan, yaptığı konuşmada Türkiye'nin yegâne taş kömürü üreticisi olan Türkiye Taşkömürü Kurumuyla ilgili görüşlerini dile getirmiş, AKP iktidarı süresince, on iki yıl boyunca kuruma 6 milyar TL verildiğini, kurumun zarar ettiğini dile getirerek kurumun hızlı bir şekilde özelleştirilmesi gerektiğini savunur durumda olduğunu orada görmüş bulunuyoruz.

Türkiye Taşkömürü Kurumunun 5 müessese müdürlüğünden oluştuğunu, buralarda verimliliği artırmak amacıyla işletmelerin damar açısından taşıdığı özelliklere ve kömürün kalori değerinin azlığına bakılarak, bu işletmelerin kademe kademe kapatılarak, her kapatılan işletmede çalışan işçilerin diğer yerlere nakledilerek kendi kafanızca TTK'yı zarardan kurtarmak için kolay bir çözüm yolu buluyorsunuz.

Değerli milletvekilli arkadaşlarım, Sayın Bakan, komisyondaki konuşmalarında yıllardır ülke ekonomisini ve Türk sanayisini sırtlayan Türkiye Taşkömürü Kurumunun kapatılmasından, ekmeğin fırıncıdan alınmasından söz etmektedir. Bu yaklaşımı anlamak mümkün değildir doğrusu. Ekmeği fırıncıdan almanın daha doğru olduğunu biz de düşünüyoruz. Madencilik gibi ihtisas gerektiren bir işte, bu işi ehil kişiler ve kurumlar yapmalı. Bu ülkede, taş kömürü üretiminde de, madenciliğinin ehli de, ustası da Türkiye Taşkömürü Kurumudur.

Bakın, geçen yıllarda, "İşi ehline verelim." diyerek bazı girişimlerde bulundunuz. Zonguldak Karadon'da, "İşi bilen adam." diyerek galeri sürme işi taşeron firmaya verildi, bu hata 34 cana mal oldu. Yine Kozlu'da aynısı yaşandı, bu hata 18 cana mal oldu. Bartın Amasra'da redevanscı firma on yıldır kömür çıkartamadı ancak hazırlık çalışmalarında 11 işçi yaşamını yitirdi.

İşin ehli diyerek inşaat firmalarına maden işi verildi. Sizin ihtisas anlayışınız bu mu Allah aşkına? Ekmek almak için seçtiğiniz fırıncılar maalesef fırıncı değil, kasap çıktı. Bunu görmeniz için daha kaç canın yitip gitmesi, kaç ocağın sönmesi gerekiyor?

Türkiye'de yaşanan maden kazalarında göze çarpan bir gerçek var; bu da işi alan firmaların daha fazla kâr uğruna gerekli tedbirleri almadığı, taşeron firmalar aracılığıyla bu işi bilmeyen kişileri maden ocaklarında çalıştırarak facialara kapı araladığıdır.

Türkiye'de taş kömürü üretiminin ustası, esas ihtisas sahibi Türkiye Taşkömürü Kurumudur. Bu kurum yüz yıldır kömür üretimi yapmaktadır. Geçen yıllarda TTK'nın işlettiği ocaklarda, tüm olumsuzluklara ve eksikliklere rağmen, doğru dürüst hiçbir yatırım yapılmamasına rağmen ölümlü kaza olmamıştır. Bütün ölümlü kazalar "işin ehli" diyerek maden ocaklarını peşkeş çektiğiniz yandaş firmaların işlettiği alanlarda yaşanmıştır.

Sayın Bakan, kanun tasarısının görüşüldüğü komisyon toplantısında kademe kademe TTK'nın tasfiye edilerek ocakların özelleştirilmesini savunurken "Biz bütün kurumları özelleştireceğiz ama işçi sağlığı ve iş güvenliğini artırarak." ifadelerini kullanıyorsunuz. Ancak Soma'da, Ermenek'te, Bartın Amasra'da yaşananları görünce bu ifadeler maalesef bize inandırıcı gelmemekte, emekçilerimizin can güvenliği açısından tedirginliğimiz daha da artmaktadır.

Değerli milletvekilleri, Türkiye Taşkömürü Kurumu ve bağlı müessese müdürlüklerinde yatırımlar daha da artırılıp yeni teknolojiyle kömür çıkarmaya başlandığı takdirde zarar hanesinde büyük bir azalma olacağı aşikârdır.

Sayın Bakan, komisyonda "Yaklaşık on iki yıl boyunca, AKP hükûmetlerimiz döneminde biz orada 6 milyar civarında zarar ettik. Tamam, oraya sosyal bir proje diye bakılabilir ama ben ileriye böyle bir proje bırakmamak lazım geldiği kanaatindeyim." diyor. Bu düşünceyi anlamak mümkün değil. Siz kömürü "sosyal yardım" diyerek ücretsiz dağıtın, ancak o kömürü çıkaran işçinin emeği, alın teri karşılığında aldığı parayı zarar olarak görün. Siz on iki yılda 6 milyar zarardan söz ediyorsunuz ama bir taraftan da 2,5 milyar liraya saray yaptırıyorsunuz. O bölgede çalışan 10 bin işçi aileleriyle beraber 40 bin kişinin alın teriyle çalıştığı ve çoluğuna çocuğuna baktığı bu iş alanlarını kapatmaktan bahsediyorsunuz ve tasarruftan bahsediyorsunuz. Gerçekten sizi anlamak mümkün değil. Şatafat ve debdebe için kaçak saray yaptıracağınıza TTK'ya yatırım yapın, işçi alın, üretimi arttırın Sayın Bakan.

Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)