| Konu: | Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 49 |
| Tarih: | 29.01.2015 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, arkadaşlar; hakikaten emek veriyoruz, önerge hazırlıyoruz, burada okunuyor, inanın, kimse farkında da olmadan eller iniyor, kalkıyor.
İş sağlığı ve güvenliği işletme ruhsatı verdiğiniz andan itibaren, ciddi olarak dünyada madenlerde bir standart var yani o standardı korursanız iş güvenliğini ve denetimini sağlarsınız. Biz de ne diyoruz? Maden mühendisi elbette olacak, sorumluluğunda ama jeoloji mühendisinin de olması lazım. Niye jeoloji mühendisinin olması lazım? Bunun birçok nedeni var arkadaşlar. Şimdi, temel jeolojik verileri bilmezseniz Ermenek'teki gibi su basar. Yine, cevhere ilişkin rezerv, tenör, yayılım bilgilerinin yanı sıra maden sahasındaki fay kırıklıkları, çatlaklar, kayaçların bozulması, birimlerin davranışı, dayanım parametreleri, sahanın yer altı suyu, hidrojeolojisi, jeolojik unsurları, işletme projesi, teknik yönlendirme can ve ekonomik kayıpları önleyecek kavramlar, bunların hepsi de jeoloji mühendislerinin. Şimdi, kapalı işletme ile açık işletmelerin arasındaki yanlış tahkimat, yer altı suyu basması, içten yanma yine karşımıza çıkan teknik bir sorun. Şimdi, Afşin, Soma, Ermenek, Şırnak, Adana, Zonguldak maden kazalarının hepsi bu jeolojik riskler öngörülemediği için olmuş. Şimdi, biz de buradan diyoruz ki iş sağlığı ve güvenliği açısından bu eksiği tamamlayın yani bizim önerimiz somut olarak bu. Milyonlarca yıllık jeolojik süreçler sonucu oluşan maden kaynaklarının işletilmesi esnasında jeolojik parametreler izlenmeden doğru, sağlıklı bir sonuca gidemezsiniz diyorsunuz. İnanın, dört sene jeoloji mühendisi öğrencilerle aynı evde kaldım. Ne kadar fosil varsa toplayıp getiriyorlardı, bu parametreleri her gün telaffuz ediyorlardı, onlardan öğrendim. Tek hukukçu bendim aralarında ama gel gör ki bu kadar maden işletmesinin içinde maalesef jeoloji mühendislerinin yeterince istihdam edilmediği, görevlendirilmediği, yetkilendirilmediği, denetimde görev verilmediği görülmektedir. Zaten büyük bir özelleştirilmiş maden şirketinde biz Meclis araştırması komisyonu olarak çalışırken sormuştum, 1.300 işçi çalışıyordu, sendika yoktu. Jeoloji mühendisi sordum, o da yoktu. Yani, bu vahim bir durumdur. Bunu aslında Bakanlık çok iyi biliyor. Şu an benim hangi özelleştirilmiş büyük maden şirketlerinden, holdinglerinden bahsettiğimi de şu an tahmin edebilirler. Bu konuda duyarlılık hepiniz için gerekli, herkes için gerekli, Türkiye için gerekli.
Değerli arkadaşlar, şu an, şu saatlerde dünya basınının gözü Urfa'nın Akçakale ilçesinde bir rehine teslim olayına yönelmiş durumda. Japon Kenji Goto ile Sacide el-Rışavi... Ki halifenin kardeşi olduğu söyleniyor. Akçakale üzerinden bir teslim ve Ürdünlüler olayı var. Bütün dünya basını burada. Ben şöyle arkadaşların bir hafıza yoklaması yapmasını diliyorum. Musul Konsolosluğu teslimi de Akçakale'de olmuştu. Karşı yakada IŞİD var. Akçakale'nin öbür tarafında IŞİD var, bu tarafta Türkiye var. Şimdi soruyorum: Bir manidarlık yok mu bu işin içinde? Neden Türkiye'den, neden bu noktadan? Hükûmetin bu konularda gerçekten büyük bir yanlış içinde olduğunu vurgulamak istiyorum. Elbette ki insanların hayatının kurtulması için çaba harcayacağız ama iş birliği düzeyine gelen bir görüntü son derece tehlikelidir ve Türkiye'yi uluslararası arenada zor durumda bırakır. Bunu da ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ederim. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)