GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HAKKÂRİ'NİN DAĞLICA BÖLGESİNDE VE ŞANLIURFA CEZAEVİNDE HAYATINI KAYBEDENLERE VE HÜKÛMETİN SİLAHLI ÇATIŞMAYI SONLANDIRACAK TEDBİRLERİ BİRİNCİ SIRADA GÜNDEME ALMASI GEREKTİĞİNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:2
Birleşim:121
Tarih:19.06.2012

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Hatay'da, Hakkâri'de, Dağlıca'da ve dün Şanlıurfa'da 20'yi aşkın yurttaşımızı yitirdik. Bu acı hepimizin. Bu acıda gözyaşının ne rengi var ne dili var ne kimliği var. Bin yıldır kardeşlik hukuku içinde yaşayan kardeşin, otuz yıldır süren çatışma sürecini sonlandırma görevi ve sorumluluğu siyaset kurumunundur, bu Meclisindir, hepimizindir; bu ateşi söndürme görevi hepimizindir. Artık söz zamanı değil, icraat zamanıdır, sonuç alma zamanıdır.

Biz bugün grup toplantımızda da açıkladık, buradan tekrar yeniliyorum, tekrarlıyorum: PKK bundan sonra tüm silahlı -ki daha önce de bu açıklamayı bu kürsüden yapmıştık- faaliyetlerine derhâl son vermelidir. Hükûmet, yetkililer, operasyonel olarak silahlı çatışmayı sonlandıracak ve silahı susturacak, ölümü sonlandıracak en acil tedbirleri bu Mecliste birinci sıra gündeme alarak görüşmelidir. "Birinci sıra gündeme" diyorum. Türkiye'nin en acil gündemi bu olmalı. Eğer ki biz bu silahları susturmadığımız takdirde, siyasal demokratik bir süreçle 21'inci yüzyıl Türkiyesi'nin toplumsal sözleşmesini, yeni anayasasını, kardeşlik hukukunu, eşitlik hukukunu, adalet hukukunu hayata geçirme şansımız da yoktur. Bunun birinci şartı, ölümlerin, acıların, derhâl ama derhâl son bulmasıdır. Kim ki Allah'ını seviyorsa, vicdan sahibiyse, bu ateşin söndürülmesi için elinden geleni yapmalıdır. Oylarıyla bize bu vekâleti veren halkımız, hepsi "Artık yeter." diyor. Otuz sene -Yüzyıl savaşları bile otuz sene sürmedi- bu ülkenin içinde otuz yıldır süren bu çatışma süreci konusunda artık ne hamaset nutuklarının zamanıdır ne kınamaların. Artık somut adımlarla, somut çözümlerle, Meclisin iradesi -ki bugün en yüksek iradeyle Meclis, seçmeni, halkı, millî iradeyi temsil ediyor- bu olayı siyasi bir süreçle, demokratik bir süreçle, barışçıl bir süreçle sonlandırma şansına, fırsatına sahiptir. Bu konuda bütün partilere çağrıda bulunuyoruz: Artık bunu gündemimizin birinci maddesine alalım. Çatışmasız, silahsız, ölümsüz bir süreç içinde, yeni bir anayasayla kardeşliği, bu Meclisin, bu yüce kuruluş çatısı altındaki felsefesine uygun yeni bir kardeşlik hukukunu kalıcılaştırmak üzere hepimize görev düşüyor.

Allah'tan rahmet diliyoruz, yaralılara şifa diliyoruz, ailelere sabır diliyoruz. Kardeşin kardeşini öldürmesinin de son bulmasını diliyoruz. Bunu da hiçbir siyasi partinin, siyaseten nemalanmamak, kullanmamak üzere son bulmasını istiyoruz. Bu çağrımız yürektendir, samimidir. Bütün kardeşlerimize, bütün milletvekillerine: "Bu konuda artık, gelin, bu Mecliste bir adım atalım. Bu ateşi söndürelim." diyoruz. Kırlangıç hareketi gibi -Nemrut'un ateşini söndüren- gagasındaki bir damla suyu bile taşıyan bir hareketi bu Meclis gerçekleştirebilir. "75 milyonun sesi, istenirse, bir haftada olabilir, bir haftada bunları susturabiliriz." diyoruz. Herkesi bu konuda kardeşliğe davet, barışa davet, hep birlikte çözüme davet ediyoruz. Bu çağrım içtendir, samimidir. Bütün partilerin de böyle düşündüğünü farz ediyorum, varsayıyorum.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.