GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Aydın Milletvekili Bülent Tezcan'ın, (2/362) esas numaralı 2872 Sayılı Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/234)
Yasama Yılı:5
Birleşim:53
Tarih:10.02.2015

TUFAN KÖSE (Çorum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de belediyelerden bahsedeceğim ama Çorum'daki bir kısım belediye başkanından bahsedeceğim.

Şimdi, değerli arkadaşlarım, buraya bazen AKP'li hatipler çıkıyor, özellikle bizim Çorum milletvekilleri de çıkıyor, "İskilipli Atıf Hoca" diyorlar, İskilipli Atıf Hoca'nın adını kullanarak bizim dindar yurttaşlarımızın duygularını kullanıyorlar.

Şimdi, İskilipli Atıf Hoca'ya ne olmuş? İskilipli Atıf Hoca istiklal mahkemesi kararıyla vatana ihanet suçundan yargılanmış ve idam cezasına mahkûm olmuş. Sonuçta da Türkiye Büyük Millet Meclisinden verilen bir karar yok, iadeyi muhakeme kararı da yok yani bu yaptıkları suçu ve suçluyu övme suçudur. Tabii, İskilipli Atıf Hoca'nın adını kullanırken gidiyorlar, örnek olsun, İskilip'teki devlet hastanesine İskilipli Atıf Hoca'nın adını veriyorlar. Veriyorlar da ne oluyor? Bülent Arınç gidiyor, temel atıyor, o dönemdeki bakan yardımcısı gidiyor temel atma töreninde konuşuyor ama bugün hastane inşaatının temelinde sokak köpekleri kedileri, kediler de tarla farelerini kovalıyor yani işin peşine düşmüyorlar. İskilipli Atıf Hoca'nın ismini bir inşaata, bir hastane inşaatına vermek yetmiyor demek ki, yetmiyor.

Değerli arkadaşlarım, yine bu İskilip'te neler oluyor? İskilip'te AKP'nin bir kongresi yapılıyor, Adalet ve Kalkınma Partisinin. İlçe Kongresi'ni kazanan ekip kaymakamlığa ait bir sosyal tesiste, Seyirtepe Sosyal Tesislerinde dansözlü eğlence düzenliyor. Kimler yok ki orada? Kazanan ekip orada, bir kısım belediye meclisi orada, hatta iddia o ki belediye başkanı da orada, dansöz oynatıyorlar. Yani, sosyal tesis olmuş bir pavyon. Belediye meclis üyelerinin keyifleri yerinde, bunları basından alıyorum. Basına göre dansözlerle samimiyetleri gözden kaçmıyor. Kaçmıyor da ne oluyor? Çıkıyor İskilip Belediye Başkanı Recep Çatma diyor ki, bombayı patlatıyor: "Görüntüler montaj, şantaja boyun eğmeyeceğiz, ilçenin huzurunu kimseye bozdurmayacağız." Ya, senin ilçenin sokaklarında çamurdan insanlar gezemiyor, ilçenin huzurunu bozan sensin. İskilip köyden farksız, yüzlerce yıllık ilçe. Önce sen sokaklarını temizle, çamurdan kurtar İskilip'i.

Peki, değerli arkadaşlarım, gene bizim belediye başkanlarımız ne yapmış? Yani, düştükleri duruma üzülüyorum gerçekten. Osmancık Belediye Başkanımız var, geçen dönem, ne yaptıysa tekrardan göstermemişler.

Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan Osmancıklıdır. Hani evinde 17 Aralık operasyonunda bir para yakalanmıştı ya 4,5 milyon dolar, hani Sayın Başbakan, o dönemin Başbakanı demişti ya: "Bu kumpas. Vaiz lobisi yaptı, kumpas." Ne demişti? "Osmancık'taki imam-hatip inşaatı ve Üsküp'teki üniversite için topladım." demişti hatırlarsanız.

Basını takip ettim. Aslında basını takip edince yalanları da bir bir ortaya çıkıyor. Tabii, o dönemde hem bizim milletvekillerimiz hem de o dönemin Osmancık Belediye Başkanı şıracının şahidi bozacı hesabıyla şahitlik yapıyorlar: "Evet efendim, bir ramazan günüydü, Osmancık'a geldi, iftar veriyordu -hemen dinî duygularımızı kullanıyorlar- iftardan hemen önce biz toplandık." diyorlar. Kimler toplanmışlar? İşte, kaymakam toplanmış, AKP il başkanı toplanmış ve Osmancık'taki imam-hatip lisesinden Halk Bankası Genel Müdürünün biraz rahatsız olduğunu yani eski bir bina olduğunu, bunun yapılması gerektiği filan konuşmuşlar aralarında. "Hayırseverlerden para toplayacağız." demişler. Bakın şıracının şahidi bozacıya! Hep din duyguları istismar ediliyor. Ne olmuş biliyor musunuz arkadaşlar? Osmancık'taki imam-hatip lisesinin pansiyonu 2013 yılının Temmuz ayında Çorum İl Özel İdaresi Plan Proje Yatırım ve İnşaat Müdürlüğünce ihale edilmiş yani kamu kaynaklarından yapılmış. Yani öyle paraların imam-hatip lisesi inşaatı için toplandığı filan yalan olduğu ortaya çıkmış ve bir belediye başkanı yalancı konumuna, yalancı şahit konumuna, şıracının şahidi bozacı konumuna düşürülmüş. Üzülüyorum; İskilip Belediye Başkanına da üzülüyorum, Osmancık Belediye Başkanına da üzülüyorum.

Değerli yurttaşlarım... Şimdi, bundan sonra biraz yurttaşlarıma seslenmek istiyorum. Ortaya çıkan din adına yapılan rezillikleri hep beraber görüyorsunuz. Türkiye bundan önce de karanlık günler yaşadı, Türkiye işgalleri gördü, Türkiye ihaneti gördü, yolsuzlukları gördü, yoksullukları gördü ama Türkiye bütün işgal ve ihanetler içerisinde bile her zaman halkının onurlu bağımsızlığı, hakça ve insanca yaşam için canını seve seve vermeye hazır evlatlarını da gördü. İşte o evlatlarının toplandığı parti Cumhuriyet Halk Partisi geçmişte Türkiye'nin kaderini değiştirdi. Omuz verin bugün de Türkiye'nin kaderini değiştirmeye hazırız. (CHP sıralarından alkışlar)