GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askeri Hakimler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair
Yasama Yılı:5
Birleşim:54
Tarih:11.02.2015

MELDA ONUR (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Görüşmekte olduğumuz askerî yargıyla ilgili kanun tasarısı üzerine söz almış bulunuyorum.

Sayın Bakanı da burada bulunca şu konudan söz etmeden geçmek istemedim: Sayın Bakan, ordumuzda çok sayıda muvazzaf var, erler var, erbaşlar var. Öncelikle, bütün bu ordu mensuplarının en üst yöneticisi olarak bütün bunları sizin evladınız olarak kabul ediyoruz. Siz de öyle görüyor musunuz, bilmiyorum. Bir şeyi öğrenmek istiyorum: Bunlar orduda olduğu müddetçe evladınız. Peki, ordudan ayrıldıktan sonra da aynı şekilde sizin evladınız mıdır? Öyle olsa gerek diye düşünüyorum. Çünkü sonuçta bu insanlar vatani görevlerini yaparken kimi zaman uzuvlarını kaybediyorlar, kimi zaman şehit oluyorlar, gazi oluyorlar. O yüzden, ben Millî Savunma Bakanlığının bu sürede gazi olan vatandaşlarımızdan ellerini çekmemesi gerektiğini düşünüyorum.

Bunlardan bir tanesi de Nazım Özen. Nazım Özen, bir güneydoğu gazisi. 1998 yılında Kuzey Irak operasyonu dönüşü mayına basıp sol ayağını kaybediyor ve şu anda sol diz altı protezi kullanıyor. Nazım Özen'in sorunu şu: Nazım Özen'e ne yazık ki SGK kötü davranıyor. Yani, şunu söyleyeyim: Hani, kabine üyelerinize dedikodu olacak ama ne yazık ki SGK'dan sorumlu olan Bakan sizin evladınıza aynı ilgiyi göstermiyor çünkü proteziyle ilgili sıkıntıları var. Az önce Nazım Özen'i arayarak dedim ki: "Nazım Bey ben bir konuşma aldım, lütfen mesajınızı bana gönderin, ben ileteceğim." Müsaadenizle Nazım Özen'in mesajını, hem kendisiyle ilgili hem de gazilerle ilgili mesajını sizi burada bulmuşken ileteceğiz. Nazım Özen diyor ki: "Ülkemizdeki gazi toplamının yüzde 92'si er ve erbaştan ibarettir. Hükûmet, devlet ve halkımız şunu çok iyi bilsin ki: Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği gazilerinin haklarını bir zahmet Google'den girip bir araştırsınlar ve görsünler. Ülkesi için gazi olmuş askerlerine nasıl haklar verilmiş ve yaşantıları nasıl görsünler. Bulundukları her yerde saygı, sevgi görüyorlar, ekonomik sıkıntının ne olduğunu bilmiyorlar, bizlerinse durumu ortada. Bizleri temsil ettiğini iddia eden vakıf ve derneklerin başarısı da ortada." Böyle de bir şikâyeti var. Geliyor proteze ve diyor ki: "Güneydoğu gazilerinin kullandığı protez ve diğer iyileştirme araçlarının ödenmesi konusunda lütfen tarafımıza zorluk çıkarılmasın."

Nazım'ın protez bedeli 68 bin TL ama SGK bunu pahalı buluyor ve 22 binini ödüyor yani bacağın üçte 1'ini ödüyor. Mahkemelik oldu, altı aydır mahkemelik. Bakalım ne yapacak? Lütfen, bu tür konularda Millî Savunma Bakanlığı da gazilerimize sahip çıksın.

Diyor ki: "Kanun bize 'İyileştirme araçları ve protezleri en iyi şekilde yaptırılır. Yurt içinde yoksa yurt dışından temin edilir.' demesine rağmen, SGK tarafından ödeme konusunda birçok gazi arkadaşım mahkeme kararıyla ödettiriyor." Yani mahkeme zoruyla protez ödeniyor. Bu olacak iş değil.

Bunun dışında, ne talep ediyor gaziler? "Güneydoğu gazilerine kamuda ikinci iş hakkı verilsin." diyorlar. "Dört duvar içinde yoklukla yaşanmıyor, biliyorsunuz, ülkemizde hayat şartları çok acımasız. Güneydoğu gazilerinin açlık sınırındaki emekli maaşları en azından yoksulluk sınırı seviyesine çıkarılsın. Güneydoğu gazilerinin doğal gaz tüketiminde en az yüzde 40 indirim yapılsın. Ödeme konusunda çok zorlanıyoruz, biz de ısınmak istiyoruz. Güneydoğu gazilerinin eğitim gören çocuklarına burs verilsin, eğitim ve kırtasiye masraflarını karşılamakta zorlanıyoruz." Ve diyor ki: "Sayın vekilim, subay, astsubay gazilerinin sosyal hakları ile er, erbaş gazilerinin birçok hakkı farklıdır. Onlar şu an görevdeki emsalleri ne maaş alıyor ise o maaşı alıyorlar. Sonra, gazilerin maaşı 3 bin, 5 bin gibi lanse ediliyor."

Ben size son bir ilave yapmak istiyorum, madem gazilerden açıldı. Ben de bir gazi kızıyım, benim babam Kıbrıs gazisi. Her zaman için onun dost sohbetlerinde şunu biliyoruz: Gazi maaşları arasında da biliyoruz ki bir eşitsizlik var. Aslında gaziler için ödenen para bir maaş değil, bir taltiftir, bunu siz de biliyorsunuz ama ne yazık ki orada bir adaletsizlik var. Bu konuyu Sayın Maliye Bakanına da dile getirmiştik. "Şimdilik yapabileceğimiz bir şey yok." demişti.

Ben tüm gazileri buradan selamlıyor ve özellikle Millî Savunma Bakanlığının gazilerin kaderini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına teslim etmemesini rica ediyorum.

Teşekkür ederim. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)