| Konu: | Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 23.02.2015 |
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, ceza kanunlarının amacı suç işleme oranını azaltmak, suç işleme olayını caydırmak. Biraz önce Milliyetçi Hareket Partisinin getirmiş olduğu önerge kamu alanlarında uyuşturucunun satışı, satılması, içilmesi, bulundurulmasıydı ancak bunu reddettiniz, bir çelişkiye burada düştünüz.
Şimdi, bizim buradaki önergemiz nedir? Mevcut olan Ceza Kanunu'nun 191'inci maddesi: "Uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri kullanan kişiye iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir." Maddenin hükmü bu. Sizin getirmiş olduğunuz önergede bu 191'inci maddeye (10)'uncu fıkra eklenmesine ilişkin olarak bir artırım getirdiniz. "Bu fiil, okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunan bina ve tesislerle, bunların varsa çevre duvarı, tel örgü ve benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına 200 metre..." olarak siz önergeyi getirmişsiniz, Komisyonun kabul ettiği 200 metre, biz bunu 300 metre olarak öneriyoruz ve "Yakın mesafe içindeki umumi ve umuma açık olan yerlerde işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranda artırılır." demişsiniz sizler, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak en azından -bu suçtan caydırma amacıyla- cezanın 3/4 oranında artırılmasını öngörüyoruz biz. Buradaki amaç uyuşturucuyla mücadele etmektir.
Bakalım kimler bonzainin ekonomisinden yararlanıyor? Kimler bonzaici? Bu bonzainin arkasından hani araştırma önergesi verilmişti ya, bonzai sosyal, ekonomik ve ekonomik uzantısı olarak hangi siyasi partilere uzanıyor, araştırma önergesi de buydu, siyasi iktidarın oylarıyla reddedilmişti. Gerçekten, hani Başbakan suçluyordu: "Efendim, muhalefet partileri bonzaicidir." Şimdi, bakacağız, burada biz şunu göreceğiz tabii ki: İktidar mı bonzaici, yoksa muhalefet partileri mi bonzaici? Burada, bu, gerçekten bu işin turnusol kâğıdıdır.
Evet, bugüne kadar "iç güvenlik paketi" deniyordu ama aslında bu bir sıkıyönetim yasası, içerisinde de sos olarak koymuş olduğunuz biraz önceki 11'inci madde ve şimdiki 12'nci madde var. Daha önceleri de muhalefet partilerinin vermiş olduğu kanun teklifleri vardı ancak bu kanun teklifleri bugüne kadar Genel Kurula getirilmedi ama burada sos maddesi olarak bunlar konulduğu için topluma bu lanse ediliyor. Şimdi bunu test edeceğiz.
Sayın milletvekilleri, Sayın Bakan, Değerli Başkan; mevcut olan iç güvenlik yasasındaki hükümlere baktığımız zaman, temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmasının neyle yapılması lazım? Yasa diyoruz, Anayasa'mız çünkü böyle öngörüyor. İki: Orantılılık ilkesine uygun olması lazım, mevcut olan düzenlemeler orantılılık ilkesine uygun değil. Elverişlilik ilkesine uygun olması lazım yani hangi koşullar sizi bu düzenlemeleri yapmaya sevk etti? Toplumun aslında buna ihtiyacı var mı? Yasa, toplumun ihtiyacı varsa yapılır. Burada aslında toplumun ihtiyacı yok. Toplumun asıl ihtiyacı, bonzaiyle ilgili cezanın ağırlaştırılması gerekirken, caydırılması için hükümler getirilmesi gerekirken siyasi iktidar maalesef bunu yapmıyor. Çünkü bizim kendi düşüncemiz, şimdi, bunun arkasından mutlak suretle siyasi iktidardan birilerinin ekonomik anlamda ona uzanacağını bildiğimiz için kabul etmiyor. Üçüncüsü: Zorunluluk olacak. Dördüncüsü: Temel hak ve özgürlüklerin çekirdek ilkesi ihlal edilmemiş olacak ama getirilen bu düzenlemelere baktığımız zaman gerçekten temel hak ve özgürlüklerin asıl çekirdek ilkesi ihlal edilmiş durumda ve netice itibarıyla önergemizin kabul edilmesi toplumun yararınadır, toplumsal menfaat açısından olmazsa olmazıdır ama eğer kabul edilmezse vallahi hepinizi bonzaici diye halka da şikâyet edeceğiz.
Ben teşekkür ediyorum, saygılarımı sunarım. İyi çalışmalar diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)