| Konu: | Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 65 |
| Tarih: | 26.02.2015 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın milletvekilleri, elimde Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonunun İnsan Hakları Ortak Platformuyla hazırladığı bir Ataman Grubu Türkiye İzleme Raporu var. Muhtemelen sizlere de böyle bir rapor gelmiştir. Türkiye 40 davada mahkûm olmuş ve bu 40 davadaki mahkûmiyeti nedeniyle, sözleşmenin 46'ncı maddesi gereği Bakanlar Komitesinde "Bunun mevzuat değişikliğini yapın." diyor. Bu Ataman Grubu davalarında ne vardı? Yine, "izinsiz gösteri" diye söyledikleri gösterilerde -2911'de- örgütlenme özgürlüğüne müdahale var, kolluk kuvvetlerinin zor kullanma yetkisi var, gösterilerin dağıtılmasında kullanılan gücün orantısız olması var, bunun sistemli bir hâle gelmesi var, ulusal otoritelerin bunu uygulayanlar hakkında hiçbir işlem yapmaması var.
Şimdi, Sayın Bakan, bunu çok iyi dinleyin: Hükûmetiniz 31 Temmuz 2014 tarihli Ataman Grubu Kararları Uygulama Eylem Planı çıkardı. Bu eylem planında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine dediniz ki: "Biz değişiklik yapıyoruz." Ne yapıyorsunuz? "13 Mart 2014 tarihinde 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'nı değiştirdik, diğerlerine de hazırlanıyoruz." Peki, ondan sonra ne oldu, Bakanlar Komitesi ne dedi size? 6 maddelik öneri çıkardı. Bu 6 maddenin içinde, yasal düzenleme yapın, gösteri yasasını, göz yaşartıcı gaz kapsülü kullanımını, polis memurlarının güç kullanmasıyla ilgili, kolluk görevlilerinin idari yaptırımlarıyla ilgili ve benzeri birçok konu... Ve özellikle Bakanlar Komitesi şunu söylüyor: "Sunulan yasal, idari ve yargısal tedbirlerle tatmin olmamıştır Bakanlar Komitesi."
Şimdi, bakın, Bakanlar Komitesi, ayrıca, şu ana kadar alınan tedbirlerin etkililiğiyle ilgili de bilgi eksikliği olduğunun altını çizmiştir. Türkiye'den, yukarıda belirtilen konularla ilgili gelişmeleri 31 Aralık 2014 tarihine kadar Bakanlar Komitesine sunmasını istemiştir.
Söz veriyorum -Sayın Rıza Türmen de burada- bu sizin paketinizi getirip vereceğiz Bakanlar Komitesine, ben kendim getireceğim Strazburg'a. Sizden özel olarak düzenleme yapılmasını beklerken, yasama alanında düzenleme yapılması beklenirken siz bir faşizm paketini getirdiniz. Bu pakette, bu düzenlemelerle ilgili sözleşmeye uygun işlem yapmadınız, gerekirken yapmadınız. "Savcılarla ilgili yapın." dediler size, siz savcıların görevini valilere verdiniz, tam tersini yaptınız bu pakette.
Şimdi, buraya bakıyorum, tabii, bu kapsamlı bir rapor, bunu beş dakika içinde anlatmak mümkün değil ama size bir şey anlatacağım. Sayın Hükûmet temsilcileri, şu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 15'inci maddesini açın. Bu 15'inci maddede, savaş hâlinde veya genel bir tehlike hâlinde sözleşmeci devletlerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni 15'inci madde uyarınca askıya alma hakkı var. Savaş hâlinde o askıya alma hakkında dahi sözleşmenin 2'nci maddesi olan yaşam hakkını güvence altına almak zorundasınız, orada 3'üncü maddeyi, işkence ve kötü muameleyi almak zorundasınız. Bakın, dikkat edin, istisnadır. 4'üncü maddenin (1)'inci fıkrası yani angarya, buna aykırı işlem yapamazsınız. Bu Mecliste, bu faşizm paketinde kendinize de bize de angarya uyguluyorsunuz birileri emretti diye. Söz veriyoruz bunun için de, angarya uyguladığınız için 17 Şubattan bu yana, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde Meclis hakkında ilk dava açan milletvekili olacağım.
Şimdi, burada çok açık 7'nci madde ihlali var ve diyor ki: Taraflar alacağı tedbirleri Avrupa Konseyi Genel Sekreterliğine bildirsin. "Yüksek Sözleşmeci Taraf, sözü geçen tedbirlerin yürürlükten kalktığı tarihi de bildirir." Şimdi, bu paketiniz çıktığı zaman, doğruca gidin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine "Alın, o eylem planımızı hayata geçirdik." deyin, onlar da size "Güle güle, bay bay..." Nasıl oluyor, İngilizcesini iyi bilen var mı içinizde? Askıya alacaklar Avrupa Birliğini, "bay bay" diyecekler size, o zaman sizinle konuşacağız. Bay bay Hükûmet! Bir de halkımız size 7 Haziranda bir bay bay çektiği zaman bu iş tam şeker olacak, şeker gibi olacak.