| Konu: | MHP Grubunun, Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ve arkadaşları tarafından, başta Gölcük'teki taksici esnafı olmak üzere ekonomik kriz içerisinde olan taksici esnafının durumunun araştırılarak alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla 19/6/2013 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun 3 Mart 2015 Salı günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 68 |
| Tarih: | 03.03.2015 |
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlar; Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun Gölcük taksici esnafıyla ilgili olarak vermiş oldukları grup önerisi üzerine söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Gölcük ilçemizde 11 tane taksi durağımız var ve 11 taksi durağında toplam 80 tane de taksimiz faaliyet göstermektedir. Yine, Kocaeli genelinde de 155 tane taksi durağımız var ve 946 adet taksi burada faaliyet göstermektedir. Taksilerin trafik sigortalarıyla ilgili olarak piyasadan yapmış olduğum araştırmada, yaklaşık 350-400 TL'den başlayıp 1.500-2.000 TL'ye kadar sigorta primleri yükselmektedir. Tabii, sigorta primlerinin belirlenmesinde etkili olan kazasızlık oranı, taksinin daha önceden kaza yapıp yapmadığı, sürücünün yaşı bu anlamda önemli, aracın yaşı önemli, oturduğu ilçe veya il, bulunduğu bölgenin kaza açısından riskli olup olmadığı, bütün bunların hepsi değerlendirilerek bu oranlar serbest çalışan özel firmalar tarafından mal sahibi ile firma arasında yapılan pazarlıklarla belirlenen rakamlardır bunlar. Eğer kaza yapmamışsanız -büyük bir çoğunluğumuzun, hepimizin aracı var- sigorta süresi dolduğu zaman ciddi anlamda indirimler de yapılıyor. Bunlar için de yine aynı şekilde geçerli.
Tabii, esnafla ilgili sıkıntılar var mı, yok mu; onlara şöyle bir baktığımız zaman, AK PARTİ iktidara geldiği günden bugüne kadar esnafla ilgili neler yapmış, birkaç konuyu çok özet olarak sizlerle paylaşmak istiyorum.
Örneğin, AK PARTİ iktidara geldiği zaman vergi oranlarında ciddi anlamda bir düşüş olmuş. AK PARTİ iktidar olduğu zaman kurumlar vergisi oranı yüzde 33 iken, 2005'te yüzde 30'a ve 2006'da da yüzde 20'ye kademeli olarak indirilmiş durumda.
Bunun anlamı şu: Esnafımızın, tüccarımızın, sanayicimizin AK PARTİ iktidarından önce ödemiş olduğu vergi oranlarında yüzde 39,4 oranında bir azalma gerçekleştirilmiştir.
Yine, gelir vergisinin matrahının alt sınırına baktığımızda, alt sınır 2005'e kadar yüzde 20 iken, 2006'dan itibaren bu yüzde 15'lere indirilmiş ve böylece, esnafın üzerindeki vergi yükü ciddi anlamda AK PARTİ tarafından hafiflettirilmiş; buradaki oran da, vergi yükündeki hafifleme oranı da yüzde 25 seviyelerinde.
Yine, burada, özellikle bankalardan kredi alırken -sayın vekilimiz bundan bahsettiler- eşlerin muvafakati gerekli. Bizim Medeni Kanun'umuza göre, eşler arasında eğer mal birliği anlaşması varsa, tabii, eşlerin karşılıklı hak ve hukuklarını korumak için ve ileride eşlerden herhangi birisinin mağdur olmaması için, bu tür ortak konularda birlikte hareket etme zorunluluğu vardır, yasamız açısından.
Ülke genelinde AK PARTİ'nin yapmış olduğu hizmetlere şöyle baktığımızda, özellikle esnafı ilgilendiren, esnafın yükünü hafifleten hizmetlere baktığımızda, bu süre içerisinde ekonomideki ilerleme nedeniyle, gelişme nedeniyle, yatırımcının önünü AK PARTİ'nin açmış olması nedeniyle, 2002'lerde kişi başına düşen millî gelir 3.500 dolar civarındayken, bugün 11 bin dolarlar seviyesine çıkmış durumda.
Yine, esnafı koruma açısından, AK PARTİ öncesinde durup dururken esnafın malını eriten enflasyon oranı yüzde 30'ların üzerindeyken, bugün yüzde 8'ler seviyesinde.
Faiz oranları yine aynı şekilde iç borçlanmalarda; eskiden borç alırken yüzde 62,7 oranında bir faiz ödenirken bugün yüzde 8'ler seviyesine kadar indirilmiştir. Bütün bu çalışmaların hepsi tabii esnafımızı desteklemeye yöneliktir.
Yine 2002 yılında yüzde 47 faizle esnaf kredi kullanırken bugün yüzde 4, yüzde 5 faizlerle kredi kullanabilme imkânı sağlanmıştır. Yine, KOSGEB aracılığıyla esnafımız ve KOBİ'lerimiz ciddi anlamda desteklenmişlerdir. Ayrıca, ulaşımda, sağlıkta, eğitimde ve diğer alanlarda yapılan hizmetlerle esnafımızın çalışma imkânları kolaylaştırılmış ve önü açılmıştır. Her ilde açılan üniversitelerle, her ilçede kurulan yüksekokullarla esnafımızın ticari hayatı ciddi anlamda canlandırılmıştır.
Özellikle Kocaeli geneline baktığımız zaman, esnafımızı rahatlatacak ve dışarıdan insanların Kocaeli'ne gelip orada alışveriş yapmasını sağlayacak birçok düzenleme yapıldı. Örneğin, eskiden Kocaeli'nden geçilirken insanlar burnunu tutarak geçerken bugün Kocaeli'ne çevre illerden insanlar özellikle gezmek için, görmek için geliyorlar. Peki, bu nasıl oldu? Sahillerde, Karadeniz sahilinde, Marmara sahilinde yaklaşık 60 kilometrenin üzerinde sahil düzenlemeleri yapıldı. Yine 18,5 milyon metrekare yeşil alan oluşturuldu. 6,5 milyonun üzerinde ağaç dikildi. Eskiden denize uzaktan bile bakılamazken, kokusundan kaçılırken şu anda Marmara Denizi'nde, Körfez'de ve Karadeniz'de 28 noktada denize girilebilir hâle getirildi. Yine, bu arada, iki noktamızda mavi bayraklı plajlarımız oluşturuldu. Şu anda Bayramoğlu, Kerpe ve Ereğli'de de yine mavi bayraklı plajların oluşturulması için çalışmalar hızlı bir şekilde devam etmektedir. 14 tane arıtma tesisi kuruldu AK PARTİ döneminde ve daha önceden de 4 tane vardı, toplam 18 arıtma tesisiyle artık Kocaeli'nde bir damla su arıtılmadan denize deşarj edilmiyor.
Az önce kokudan bahsettim, neden oluyordu o koku? Daha önceden, arıtılmadan evsel atıkların direkt denize deşarj edilmesi nedeniyle dünya kadar çamur körfeze gidiyordu. Çok özür diliyorum, çok çok özür diliyorum, körfez âdeta bir kanalizasyon çukuruna dönmüştü. Bugün bu arıtma tesisleriyle yapılan çalışmalar sonucunda günde 180 ton çamur körfeze artık dökülmüyor. Eğer bu tedbirler alınmamış olsaydı, bu hizmetler yapılmamış olsaydı 180 ton çamur körfeze dökülecekti.
Tabii, bu arada talep nedeniyle ciddi anlamda bir konaklama ihtiyacı oluştu Kocaeli'nde. Eskiden bir tane dahi beş yıldızlı otel yokken şu anda Kocaeli'nde 5 tane beş yıldızlı otel yapıldı ve doluluk kapasitesi de yüzde 60-70'lerin üzerinde.
Tabii, bu arada Gölcük konu olunca Gölcük esnafımızı da ilgilendiren birçok çalışmalar yapıldı. Gölcük'te Ulaşlı ve Halıdere bölgelerinde artık denize girilebiliyor. Hemen yanı başındaki Karamürsel ilçemizde denize girilebiliyor. Geçen yazın sadece bir pazar günü Karamürsel ilçemize 3 binin üzerinde insanın denize girmek için geldiği yapılan sayımlarda tespit edildi. Bu ne demektir: Karamürsel nüfusunun yüzde 7'ye yakın bir kısmı, yüzde 7'ye kadarlık bir miktarı sadece bir günde Kocaeli'ne, Karamürsel'e gelmiş oluyor.
Yine, Körfez ilçemizde 3 adet yüksekokul oluşturuldu. Yine, Kocaeli Kavaklı ve Denizevler sahilinde 180 bin metrekare yeşil alan oluşturuldu ve burada yapılan yüksekokula yönelik ve Anadolu lisesine yönelik yapılan yurtlarla birlikte bu bölgeye ciddi anlamda bir hareketliliğin geleceğini de görüyoruz.
AK PARTİ iktidarıyla birlikte artık esnafımız nefes almaya başladı. İstikrarı gördüğü için önü açık, yatırım yapabiliyor, artık gidip Avrupa'da, Romanya'da ve Yunanistan'da, o bölgelerde yatırım yapmıyor, sanayi tesislerini orada kurmuyor, artık Türkiye'de kurmaya başladı. Bu da AK PARTİ sayesinde oldu diyorum.
Bu önergenin aleyhinde olduğumu söyleyerek hepinize saygı ve selamlarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)