| Konu: | Amasya Milletvekili Mehmet Naci Bostancı'nın sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına sataşması nedeniyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 69 |
| Tarih: | 04.03.2015 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Evet, Sayın Bostancı, bu Meclis hakkında ve grubunuzun uygulamaları ve başkan vekillerinizin İç Tüzük'ü çiğneyen tutumlarıyla ilgili, yarın saat 14.00'te, burada basın toplantısıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine angaryadan dava açıyorum. Hazırlık bitti, yarın başvuruyorum.
Ayrıca, İç Tüzük ihlalleriyle ilgili yine çalışmaları tamamladım, yarın Anayasa Mahkemesine İç Tüzük işlerliğiyle ilgili ayrı bir başvuru yapacağım. Yani, kusura bakma, haklarımızı burada çoğunluğunuz yetiyor diye... Divanda, bizim şikâyet ettiğimiz Sadık Yakut dahi oturmuştu. Ayşe Nur Bahçekapılı yoktu, mazeretliydi; o da oturacaktı. Kâtipler yoktu, kâtipler de oturmuştu.
SADIK YAKUT (Kayseri) - Yoklama mı yapıyoruz?
HASİP KAPLAN (Devamla) - Böyle çoğunluğunuz var diye her şey dediğiniz gibi değil.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, hiçbir zaman öyle olmamıştır. Siz İç Tüzük 13'ü okumadan İç Tüzük'le ilgili uygulama yaptınız, okumadan uygulama yaptınız. Yoksa, oraya yanlışlıkla gidip oturmazdınız.
HASİP KAPLAN (Devamla) - Bakın, İç Tüzük 13'üncü madde çok açıktı ve ben şikâyetçiydim, geldim o gün dilekçe verdim, Cemil Çiçek'le görüştüm, dedim ki: Sayın Başkan, ben şikâyetçiyim, Divanda anlatmak istiyorum. Sayın Mumcu, sizler, hepiniz Divandaydınız. Orada muhalif parti milletvekilleri, idare amirleri demedi mi "Şikâyetçi olan grup başkan vekilleri ve Hasip Kaplan gelsin, burada anlatsın; niye, ne istiyorlar?" diye. Bunu da reddettiniz.
Şimdi, bakın, her şeyi reddedersiniz ama Sayın Bostancı, Sayın Cumhurbaşkanı Başkomutan ve yürütmenin başı değil mi?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - "Tayyip Bey" de.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - "Tayyip Bey" de ya.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Baksana Grup Başkan Vekili "Tayyip Bey" diyor, "Cumhurbaşkanı" demiyor.
HASİP KAPLAN (Devamla) - Hayır, hayır, yürütmenin başı değil mi? Başkomutan o, yürütmenin başı değil mi Cumhurbaşkanı? Diyorsunuz ki: "Hasip Kaplan geldi burada, alaylı bir şekilde Cumhurbaşkanı..." Hâşâ, sümme hâşâ! Alay etmek bizim ne haddimize ya? Cumhurbaşkanı Elâzığ meydanında "Bu paket ya geçecek ya geçecek!" diyor. Kime diyor? Bu yasama Meclisine diyor. Kime diyor? "Terracotta" askerleri, size diyor, herhâlde 3 muhalefet partisine demiyor bunu, size diyor.
ÜNAL KACIR (İstanbul) - Size diyor, size.
HASİP KAPLAN (Devamla) - Ve uçakla gelirken de aynı şeyi söyledi dün, uçaktan "Bu paket az bile." dedi.
ÜNAL KACIR (İstanbul) - Size diyor ya, bize der mi?
HASİP KAPLAN (Devamla) - Şimdi, Cumhurbaşkanının görevleri içinde, bu yasama Meclisinde kanun çıkarılırken bu yasama Meclisinin iradesine hükmetmek ve buradaki milletvekillerinin iradesine hükmetmek var mıdır? Peki, bu hükmetmek hangi hukuk, etik, yasa, İç Tüzük, Anayasa kurallarına sığıyor? Bunu hangi parlamenter demokrasinin evrensel kurallarına sığdırabilirsiniz?
Bu Meclisle alay eden Cumhurbaşkanı, sizinle alay eden Cumhurbaşkanı, hepinizi, kanun çıkarırken bile sizi angarya angarya çalıştıran da Cumhurbaşkanı.
TÜLAY KAYNARCA (İstanbul) - Yok öyle bir şey, yok. Kendini kandırma, yok öyle bir şey.
HASİP KAPLAN (Devamla) - Hiçbiriniz "hayır" diyemiyorsunuz, esas duruşa geçmişsiniz, hazır ol durumdasınız, hazır ol, hazır ol. Önce kendinizi gözden geçirin. (HDP sıralarından alkışlar)