GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubunun, Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken tarafından, Bingöl Üniversitesindeki baskılar, yolsuzluk iddiaları ve rektör yönetiminden kaynaklı sorunların araştırılması amacıyla 5/3/2015 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak Genel Kurulun 10 Mart 2015 Salı günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:73
Tarih:10.03.2015

AVNİ ERDEMİR (Amasya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP Grubunun, Bingöl Üniversitesindeki yolsuzlukların araştırılmasıyla ilgili vermiş olduğu önerge hakkında AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, AK PARTİ iktidarları olarak biz, ülkenin kaderi ve geleceğiyle eğitim arasında yakın bir ilişki olduğuna yürekten inanıyoruz ve bu inançla eğitime hep büyük önem verdik, bütçeden en büyük payı hep eğitime ayırdık.

Değerli arkadaşlar, hepimiz biliyoruz ki üniversiteler bilimi üreten, öğreten ve bilimi toplumla paylaşan kurumlardır. Bu yönüyle beşerî ve iktisadi kalkınmanın ancak bilimsel kalkınmayla, üniversitelerin varlığıyla mümkün olduğuna da inanıyoruz. Bu anlayışla, 2002'den beri yükseköğretimde de önemli gelişmeler yaşandı. İllerimizi üniversite ile buluşturmak istedik ve her ile üniversite açtık, üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı. Evet, AK PARTİ'nin üniversite vizyonu sayesinde bugün üniversitesi olmayan ilimiz yok.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, 2002 yılında, maalesef, 53 devlet, 23 vakıf üniversitesi olmak üzere toplam 76 üniversitemiz vardı. Bugün, 104'ü devlet, 72'si vakıf olmak üzere toplam 176 üniversitemiz var. AK PARTİ iktidarı öncesi Türkiye'de 76 üniversite vardı; evet, 176'ya çıktı bu sayı. Bu şu demek, AK PARTİ iktidarı Türkiye'de 100 yeni üniversite kurdu demek.

Değerli arkadaşlar, hedefimiz, üniversite çağına gelmiş her evladımıza üniversite kapısını sonuna kadar açmak; bütün hedefimiz bu.

Değerli arkadaşlar, evet, personel yapısına baktığımız zaman, 2002 yılında 76 bin olan öğretim elemanı sayısı, bugün 143 bini aşmış durumda.

Değerli arkadaşlar, evet, 2002'de YÖK bütçesi 2,5 milyar liraydı; 2015 yılındaysa bütçemize baktığımızda 18,5 milyar. Evet; 2,5 milyar liradan 18,5 milyar liraya çıkmış bir yükseköğretim bütçesi var. Yani 7,5 kat artmış bir yükseköğretim bütçesi var AK PARTİ iktidarında.

Değerli arkadaşlarım, yine, 2002'de üniversite bütçesinin gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 0,71 idi; bugün, 2015'te 0,95'e yükselmiştir bu oran.

Değerli arkadaşlar, 2002'de YÖK bütçesinin konsolide bütçe içerisinde payı 2,54 idi; 2015 yılında bu oran 3,91'e yükselmiştir.

Diğer taraftan, öğretim elemanlarımızın özlük haklarında önemli iyileştirmeler yapılmıştır. Kısaca, son on üç yılda, üniversitelerimizde hayal edilemeyecek gelişmeler yaşandı.

Değerli milletvekilleri, değerli arkadaşlarım; HDP Grubunun Bingöl Üniversitesindeki yolsuzluk iddialarını da elbette önemsiyoruz. Zira biz, yolsuzluk ile bilimin, yolsuzluk ile kalkınmanın bir arada olamayacağını da biliyoruz. Yolsuzluğun, toplumun maddi, manevi bütün değerlerini kemiren bir hastalık olduğunu da biliyoruz. Yolsuzluğun yoksulluğun davetçisi olduğunu biliyoruz.

Değerli arkadaşlarım, yine, şunu unutmamamız gerekiyor ki yargıya intikal etmiş olan bu konunun da AK PARTİ iktidarı olarak sonuna kadar takipçisi olacağız.

Elbette, üniversitenin olmazsa olmazı özgür düşüncedir, buna da inanıyoruz ancak özgürlük-güvenlik dengesinin de önemli olduğunu biliyoruz. Güvenliğin olmadığı, şiddetin egemen olduğu yerde özgür düşüncenin, bilimin asla olamayacağını da biliyoruz, bunu da unutmamamız gerekiyor.

Değerli arkadaşlar, siz de takdir edersiniz ki bir ay sonra Türkiye'de seçim çalışmaları başlayacak, Türkiye Büyük Millet Meclisi tatile girecek. Bugün kuracağımız bir araştırma komisyonunun faaliyetini yürütme imkânının olmadığını da görüyoruz. Bir ay sonra hiçbirimiz burada yokuz, hepimiz alandayız, arazideyiz.

Değerli arkadaşlarım, evet, milletimizin yasalaşmasını beklediği, sabırsızlandığı yasalar var bugün. Onun için, Meclisimiz bir an önce gündemine geçmelidir diyorum ve AK PARTİ Grubu olarak araştırma önergesinin aleyhinde olduğumuzu bildiriyor, hepinizi saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)