GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubunun, Çorum Milletvekili Tufan Köse ve 19 milletvekili tarafından, Çorum ilinin turizm alanındaki sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla 9/5/2013 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun 11 Mart 2015 Çarşamba günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:74
Tarih:11.03.2015

TUFAN KÖSE (Çorum) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Öncelikle, konuşmama başlamadan önce, bir yıl önce çocuk yaşta kendisine silah doğrultularak, tüfek doğrultularak öldürülen Berkin Elvan'ı buradan rahmetle anıyorum. Kendisine silah doğrultan faşist ellerin bir gün kırılacağını bütün yurttaşlarımın bilmesini istiyorum.

Değerli arkadaşlarım, Çorum'un turizmini de konuşacağız, sanayisini de konuşacağız; Çorum'u konuşacağız bugün biraz. Ben, öncelikle, size Çorum'u anlatmak istiyorum. Çorum, Türkiye'de sanayisini kendi kendine müteşebbislerinin çalışmasıyla, gayretiyle geliştirmiş Orta Anadolu'da, Orta Karadeniz'de bir kentimizdir. Şöyle anlatmak gerekirse: Çorum, belli sektörlerde marka olmuş, belli sektörlerde Türkiye ortalamasının üzerinde üretim yapan bir kenttir. Örnek olsun, kiremit sektöründe Türkiye'deki üretimin yüzde 40'ını yapmaktadır. Yumurta ihracatının toplamda yüzde 25'ini Çorum sağlamaktadır. Yine, tuğla sektöründe de Türkiye'de yüzde 10 gibi bir üretimle söz sahibidir. Yine, makine sanayi, hakeza çok gelişmiştir, birçok dallarda gerçekten kendi müteşebbislerinin girişimcilik ruhuyla belli bir noktaya gelmiştir. Ama Çorum sanayisi hiçbir zaman desteklenmemiştir devlet tarafından. 2 tane devlet yatırımımız var birisi çimento birisi şeker sanayisi. Çimento, geçmişte özelleştirildi, şeker sektörü de herhâlde Şeker Kanunu'yla beraber o da özelleştirilerek özelleştirme kurbanı yapılacak sanayilerden biri olacaktır.

Şimdi, Çorum sanayisi iyiye gitmiyor diyorum. Niye gitmiyor? Örnek olsun, Çorum'da bir devlet hastanesi inşaatı yapılıyor. Devlet hastanesi inşaatının şartnamesine şöyle bir hüküm konuluyor: "Dış duvarlar gaz betonla örülecek." E, kardeşim, Çorum kiremit sektöründe, tuğla sektöründe Türkiye'de söz sahibiyken sen nasıl olur da Çorum'da yapılan bir devlet hastanesine gaz beton kullanımını şart olarak koşabilirsin? (CHP sıralarından alkışlar) Böyle bir şey düşünülebilir mi, olabilir mi?

Şimdi, Çorum'da sanayi iyiye gitmiyor diyoruz. Çorum sanayicilerinin beklediği tek bir şey var devletten; böyle bize teşvik verin, yatırım yapın filan diye beklentisi yok. Ne istiyor? Demir yolu istiyor. Şimdi, bir hava yolu istiyorlar Çorum'da, bizim sayın milletvekillerimiz de buna dâhil, Çorum milletvekillerimiz de. İşte, Hükûmet programına alındı, efendim, yok "Çalışmaları yapılıyor, etüt ihale edildi." filan. Ben, Devlet Demiryollarının kitapçığına bakıyorum, 2023'e kadar yapılacak demiryolları arasında Çorum'daki hızlı tren yolu yok. Gelirken de araştırdım, tekrar 2014 bütçesine baktım, 2015 bütçesine baktım, 1 lira dahi ödenek konulmamış. Ama bundan daha kötüsü, bizim Çorum sanayisi istediği... Elbette hızlı tren istiyor ama taşımacılığa dönük olarak bir konvansiyonel tren yolu da istiyor. Çorum sanayisinin gelişmesi ancak yük trenciliğiyle mümkün olabilecektir. Bu konuda hiçbir gelişme olmadığını hep beraber biliyoruz.

Şimdi, değerli arkadaşlarım, Çorum'da tarım da geriye gidiyor. Çorum'da sulu tarım maalesef yapılamıyor. Şimdi, sulu tarım adına Çorum'da 2 tane proje var: Birisi Koçhisar Barajı, birisi Obruk Dutludere sulama kanalları ihalesi. Bunlardan, 229 milyon lira birinin yatırım tutarı var, 45 milyon lira harcanmış, bu sene konulan ödenek sadece 5 bin lira. Yine Obruk Dutludere sulaması için de yatırım bedeli 82 bin lira, 5 bin lira civarında -5 milyon lira civarında- bir para harcanmış, bu sene için konulan para da 10 milyon lira. Yani sulu tarım adına da hiçbir şey yapılmıyor Çorum'da. Çorum'da hayvancılık da geriye gidiyor, şeker fabrikalarının özelleştirilmesinden kaynaklı şeker pancarı tarımı da geriye gidiyor.

Bu arada "şeker" deyince... Çorum'da gerçekten teknolojisi iyi, çalışır, kâr eden bir şeker fabrikamız var; şeker fabrikamızda da 110 geçici işçimiz var. Yaklaşık on sekiz yıldır, yirmi yıldır, yirmi yedi yıldır çalışanlar var -yılda dört ay çalışıyorlar- gençliklerini, ömürlerini oraya vermişler ve usta hâline gelmişler, usta olmuşlar. Şimdi, Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi diyor ki: "Türkiye genelinde ben 480 işçi alacağım." Neyle alacaksın? "Merkezî sistem sınavla." Kardeşim, bu çalışanların, gençliklerini oraya verenlerin durumu ne olacak? Bu şekilde Çorum'da da, Türkiye'nin genelinde de iş barışı bozuluyor maalesef.

Şimdi, değerli arkadaşlarım, Çorum'da tren yolu yok dedim, Çorum'da sulamayla ilgili herhangi bir yatırım yok. Peki, kara yollarıyla ilgili bir yatırım var mı? Bizim arkadaşlarımız geliyor, zannedersem Başbakan Yardımcısı da geldi, Bülent Arınç da geldi, diyor ki: "İskilip-Tosya yolunu yapacağız, açacağız." filan. Gelmişti o zaman hastanenin temelini atarken, İskilipli Atıf Hoca Hastanesinin temelini atarken. Ona da baktım bugün gelirken, ne yapmışlar Çorum'da İskilip-Tosya yoluyla ilgili? Ta 1999'da başlamışlar, "2011'de bitirilecek." denmiş; 2013'te en son "2017" demişler. 39 bin yatırım tutarı var, 19 bin lira harcanmış, bu sene konulan ödenek komik, 51 bin lira koymuşlar. Yani, oralara gidip de hava atmanın, oralara gidip Çorumluları kandırmanın yeri değil.

Yine, İskilip'ten Çankırı'ya giden yolla ilgili 2 lira ödenek koymuşlar, 2 bin lira ödenek koymuşlar. Komik komik ödenek koymuşlar.

İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - Yanlış söyleme, İskilip-Çankırı arasının ihalesi yapıldı.

TUFAN KÖSE (Devamla) - Hastane yatırımları aynı.

Değerli arkadaşlarım, Çorumlu kandırılıyor, Çorum hizmet alamıyor ama aldığı hizmette de Çorum'da acayip bir ayrımcılık var. Bizim köy muhtarları çok korkuyor, köy muhtarlarımız çok korkuyor. Niye korkuyorlar, biliyor musunuz? Gidiyorlar, diyelim ki bir yatırım yaptıracaklar köylerine, iki tane liste çıkartıyorlar: Bir, "Nüfus sayısınız kaç sizin, köylerin?" Nüfus sayısı 50, 100, 200, neyse; o yetmiyor, "Acaba AKP'ye kaç tane oy çıkmış? AKP'ye ne kadar oy çıkmış? Bir de ona bakacağız." diyorlar.

Şimdi, bununla ilgili bir şey söyleyeceğim size. Bakın, dikkatlice dinleyin arkadaşlar, net bir şey söylüyorum ya, başka bir şey söylemiyorum: Çorum merkezde 42 köy var, 5 köye kilit taşı yapılmış, Cumhuriyet Halk Partisinin oyları çok olan 5 köye. Tam 37 köyde de AKP'nin oyları çokmuş, 37 köye kilit taşı yapılmış. Çorum'daki oyları yanlış anlamayın, Çorum'da 120 oy, sıfır oy; 80 oy, sıfır oy; 320 oy, sıfır oy yani böyle oylar, oy dağılımı böyle. Bakın, Sungurlu'da yine öyle, CHP'nin oy aldığı 72 tane köye, insanın yaşadığı 72 köye 1.300 tane... 5 köy toplam, tamamı AKP'li. Uğurludağ'da 5 köye kilit taşı yapılmış, tamamı AKP'li. Bakın, 189 nüfuslu Kızağılı köyüne 4.271 metrekare kilit taşı yapılmış; 400 nüfuslu Küçükerikli köyüne sıfır, kanalizasyon da yok. Alaca hakeza öyle, 9 AKP'li, 2 CHP'li. 120 nüfuslu İsaağacı köyüne 950 metrekare kilit taşı yapılmış, 134 nüfuslu Boğaziçi köyüne 3.485 metrekare. Yani Çorum'da sosyal barış da bozuluyor, toplumsal barış da bozuluyor.

Örnek olsun, Oğuzlar Belediyesini bu sene Cumhuriyet Halk Partisi aldı. Oğuzlar'da 2004'te de, 2006'da da don olayı yaşanmıştı ve tek geçim kaynakları olan ceviz ürünü donmuştu. 2004'te, 2006'da doğal afet kapsamına alınan Oğuzlar, 2014 yılında belediyenin CHP'ye geçmesiyle beraber doğal afet kapsamına alınmadı. Bu, ayrımcılık değil midir?

Şimdi, değerli arkadaşlarım, köylerin isimlerini vereceğim ama yetmiyor. Büğet köyü, 567 nüfusu var, 6.975 metrekare almış; başka bir köy, çok daha küçük bir köy bunun 3 katını almış.

Değerli arkadaşlarım, Çorum'da işler iyiye gitmiyor. Geçen ben burada bir konuşma yaptım, dedim ki: Ya, toplum yararına çalışmadan işçiler dağıtılıyor ama CHP'li belediyelerin olduğu yerlere çok az veriliyor bu toplum yararına çalışmadan kontenjan. Sayın Salim Uslu çıktı, "Herkese ihtiyacı kadar verdik." dedi. Ben bir daha tekrar etmek istiyorum, ihtiyaç neye göreymiş? Sayın Uslu da buradan dinlesin, görsün toplum yararına çalışmadan kontenjanları. Hemen bulacağım şimdi, örnek olsun, 89.700 nüfuslu AKP'li belediyelere 287 kontenjan verilmiş, 11.300 nüfuslu CHP'li belediyelere 11 tane, 34.200 nüfuslu MHP'liye de 10 tane verilmiş. Bakın, çok ilginç örnek arkadaşlar, iyi dinleyin: 1.200 nüfuslu Boğazkale, AKP'li, 23 kontenjan; 33.000 nüfuslu Sungurlu -ki Boğazkale Sungurlu'dan ayrılmış- 5 kontenjan. Neresinde bunun adalet, neresinde kalkınma? Yani Çorum'da adalet de yok, kalkınma da yok maalesef.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Ya, muhalefetin belediye başkanları çalışmıyor ki.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Takip et.

TUFAN KÖSE (Devamla) - Bakın, burada, işte örneklerin hepsi burada. Kargı hakeza, 5 bin nüfuslu Kargı 28; 5 bin nüfuslu Mecitözü 5. Ayıp değil mi arkadaşlar bu, yazık değil mi, yakışıyor mu yani bu?

Bakın, Çorum'da sosyal barışı bozuyorsunuz dedim. Çorum'da Hıfzı Veldet Velidedeoğlu var, "Nutuk"u "Söylev" olarak Türkçeye çeviren ordinaryüs profesör, Anayasa Komisyonunun üyesi 1961'li yıllarda; parktaki ismi kime dokunduysa Belediye Başkanı onu kaldırdı, başka bir isim verdi, maalesef başka bir isim verdi.

Değerli arkadaşlarım, şimdi siz tabii, Çorum'da sosyal barışı bozuyorsunuz da Türkiye'de bozmuyor musunuz? Yani sosyal barışı sadece Çorum'da bozsanız vallahi bir Çorum feda olsun AKP'ye, bir Çorum kurban olsun ama Türkiye'de de bozuyorsunuz.

"Bülent Arınç'a suikast" diyerek kozmik odayı tam bir ay aradınız.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Çorum'la bunun ne alakası var ya? Sen Çorum'da kal, Çorum'da.

TUFAN KÖSE (Devamla) - Çok alakası var, şimdi geleceğim.

Sümeyye'ye suikast iddiasıyla da herhâlde Cumhuriyet Halk Partisini şu anda ya kapatacaksınız ya arayacaksınız.

Şimdi "Sümeyye" deyince aklıma geldi, bak, iyi dinleyin. "3 çocuk, 5 çocuk" diyor ya Sayın Cumhurbaşkanımız, ben baktım şimdi Cumhurbaşkanımızın torunlarına, vallahi ben sayısını söylemeyeceğim, merak edenler İnternet'e girsinler, Cumhurbaşkanımızın 4 çocuğundan kaç torunu olduğunu bulsunlar.

İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - Daha gençler, yaparlar.

TUFAN KÖSE (Devamla) - Yani millete söylemekle bu işler olmuyor, önce kendiniz yapacaksınız doğruyu, önce doğrunun yanında olacaksınız yoksa adalet de olmaz, kalkınma da olmaz. (CHP sıralarından alkışlar)