| Konu: | Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut'un, 684 ve 684'e 1'inci Ek sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine devam edilmesi yönündeki tutumunun Anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 84 |
| Tarih: | 26.03.2015 |
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - Sayın Başkanım, çok değerli arkadaşlarım; açılan usul görüşmesinde, Başkanlığın 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine kaldığı yerden devam etmesi noktasındaki tutumunun lehinde görüşlerimi ifade etmek üzere söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.
Değerli arkadaşlar, bir saate yakındır grup başkan vekillerimiz ve milletvekili arkadaşlarımız bu 684'e 1 inci Ek Rapor'la ilgili itirazlarını etraflıca dile getirdiler. Sayın Başkan da topluca Başkanlık makamına yöneltilen bu itirazlara yönelik olarak tutumunu biraz önce ifade etti.
Bu itirazlardan birincisi, Komisyonda yapılan görüşmelerin İç Tüzük'e aykırı olduğu iddiasıydı ve Başkanlık makamı bu konuda kendisinin yapacağı bir işlem bulunmadığını söyledi.
Değerli arkadaşlar, Komisyona, 88'inci maddeye göre, Hükûmet tarafından geri çekme önergesi verildikten sonra iade edilen bu tasarı üzerinde Komisyon İç Tüzük'ün -belki de ilk defa uygulaması oldu bunun- 82'nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen usule göre bir görüşme yaparak yine İç Tüzük'ün 42'nci maddesine göre ek raporu hazırlayıp sundu. Bu raporun üzerine bakıldığı zaman "684'e 1 inci Ek Rapor", dikkat ederseniz "Ek 1" yazıyor. Eğer bu müstakil bir rapor olsaydı o elinizdeki kırmızı gündemde bugünkü sıra 684'se onu alması gerekirdi ama 684 yani ana rapora ek olarak... Ki bütçede de bunu yaptık biliyorsunuz ek raporlar düzenlenir, ait olduğu, ilgili olduğu, bağlantılı olduğu ana rapora gider ve onun üzerinden birleştirme suretiyle işlem görür. Nitekim, burada da bu rapor ana raporla aynı sıra sayısına ek olduğu belirtilmek suretiyle geldi ve şu anda biz bu raporun görüşmelerini bu rapordaki kararı esas alarak metinden çıkarıldığı için maddeler ana raporun yürütme ve yürürlük, kalan maddeleri üzerinden görüşmelere devam edeceğiz.
Değerli arkadaşlar, İç Tüzük'ün Komisyonda çiğnendiği iddialarına yönelik olarak: Komisyonda yapılan görüşmelerin usul ve esasları detaylı olarak burada yer almamıştır. Burada, İç Tüzük'ün yine 26'ncı maddesinde, "Komisyon kendi gündemine hâkimdir." ilkesi gereğince ve bütün Komisyonda çalışan arkadaşlarımızın da bunu gayet iyi bildiği üzere, Komisyon, bu Başkanlık makamı tarafından 88'e göre kendisine iade edilen rapor, geri çekilen maddeler ve onların üzerindeki o ana kadar Başkanlık Divanına ulaşmış olan önergelerle birlikte bunları Komisyona iade etti. O günü hatırlayın, son konuşmacının son iki dakikası kaldığı zaman, AK PARTİ Grubu olarak geri çekme önergelerimizi, 68 ile 130 arasındaki çekme önergelerimizi Recep Özel arkadaşımız Başkanlık Divanına vermiştir. Görüntü kayıtlarında da var bunlar. Sonra Hükûmet tarafından, Sayın İçişleri Bakanı tarafından verilen bir önergeyle 88'e göre o maddeler geri istenmiştir fakat bu esnada siyasi parti gruplarının başkan vekilleri, muhalefetin grup başkan vekilleri yapılan bu işlemle ilgili itirazlarını dile getirmişlerdir ve bu esnada on-on beş dakikalık bir zaman geçmiştir ancak bu esnada Başkan "Rapor, maddeler Komisyona iade edilmiştir yahut geri verilmiştir." şeklinde bir bağlayıcı irade beyanı ortaya koymadığı için bu sürede...
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Koydu, koydu.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - Yok.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Tutanakta var o. Bak, Doğan Bey, ayıp oluyor, tutanakta var.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - Lütfen, rica ederim. Yani bunu gelip burada biraz sonra anlatırsınız. Ben o gün hatırladığımı söylüyorum.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - "Anlatırsınız" ne demek? Tutanağı gösterelim o zaman.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - Bu esnada bu görüşmeler yapılırken...
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Hayır, hayır. Var, tutanakta var.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - ...Milliyetçi Hareket Partisi Grubu daha önce vermiş olduğu değişiklik önergelerini ve bir kısım yeni önergeleri çıkarma şeklinde değiştirdi.
OKTAY VURAL (İzmir) - Hayır, hayır, hayır. Yok öyle bir şey.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - Yapabilir, gayet doğal ve İç Tüzük'e de aykırı değil bana göre.
OKTAY VURAL (İzmir) - O da doğru değil.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - Başkanım, bunların üzerinde... Bakın, biraz önce kanun görüştük, herhangi bir madde, işte buraya Başkanlık Divanı 24 Mart 2015, saat 21.29'da alınmış, HDP'nin önergesi; bir başka, CHP'ninki yine 23 Mart 2015, saat 22.06'da. Yani Başkanlık Divanı önüne gelen her önergeye tarih ve saati atar. Yani bunu kurşun kalemle atacak... Noterden kâtip getirip tasdik ettirecek hâlimiz yok ki. Burası, Türkiye Büyük Millet Meclisi arkadaşlar. Yani Başkanlık Divanına verilen bu önergelerde, efendim, gerçekten insanların zihninde soru işaretleri uyandıracak şekilde Başkanlık Divanı bir işlem yapmış gibi bir algı uyandırmak da gerçekten şık değil en azından onu söyleyeyim.
Dolayısıyla, burada, Sayın Başkanın -Meral Hanım yönetiyordu- "Komisyona iade edilmiştir." beyanına kadar verilen önergelerin hukuki açıdan herhangi bir problemi yoktur, onlar geçerlidir çünkü aslolan Başkanın iade iradesidir. Bu, zabıtlara bakıldığı zaman da çok rahat görülebilir.
Diğer yandan, değerli arkadaşlar, 82'nci maddenin bir ve ikinci fıkraları -biraz önce de belirttim, bu ilk defa uygulanan bir fıkradır tespit edebildiğim kadarıyla- burada, önergeler üzerinde nasıl bir görüşme usulü izleneceğini belirtmiş. Burada, önerge sahiplerine, ki "önerge sahibi" derken orada 4 tane siyasi partinin grubu tarafından verilen önerge var.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - "Sahibi" demiyor, "sahiplerine" diyor.
MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - "Önerge sahipleri" dediği zaman, o önergede 70 kişi varsa onların hepsini konuşturmak değildir. Meclisin açıldığı günden beri uygulanan 87'nci maddede, nasıl biz 5'ten fazla imza var önerge sahipleri adına birimiz çıkar konuşuruz, bu usul kıyasen komisyonlarda da zaten uygulanmak mecburiyetinde. Komisyon Başkanlığı da önergede imzası olanlardan birinci imza sahiplerine -sanıyorum- yazılı olarak davette bulunmak suretiyle Komisyona davet etmiş ve bütün arkadaşlarımız oraya katılmış, imzası olanlara söz vermiş. İmzası olmayan elbette konuşamaz çünkü 82'nci maddenin bir ve ikinci fıkraları bunu amirdir.
Komisyon yaptığı bu görüşmeler neticesinde bütün usul tartışmalarını ve diğer iddiaları inceleyerek bu çıkarma... Çünkü önergeler geliş sırasına göre işleme alınacak, aykırılık sırasına göre işlem görecek. Bizim bu Mecliste yaptığımızın, Genel Kurulda yaptığımızın aynısını yapıyorlar. Nitekim Komisyon Başkanımız da HDP tarafından verilen Anayasa'ya aykırılık önergelerinin ayrı olarak katılmadıklarından dolayı reddettiklerini ancak diğer aynı mahiyetteki üç grup tarafından verilen çıkarma önergelerinin aynı mahiyette işlem gördüğünü ve bunların Komisyon tarafından kabul edilerek bu maddelerin tamamının tasarıdan, tekliften çıkartıldığını rapora bağlamış. Dolayısıyla bizim şu anda Genel Kurulda görüşeceğimiz hukuki anlamda tasarı veya teklif veya madde olarak kabul edebileceğimiz bir madde, metin kalmamıştır. Dolayısıyla 82'nci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarının -biraz önce bunun uygulanması, Genel Kurulda görüşme açılması talep edilmişti- burada uygulanma olanağı hukuken yoktur çünkü görüşülecek bir metin yoktur. Daha önce de bir örnek uygulama, Sayın Başkanımız biraz önce belirttiler, burada Komisyon çıkarma kararı verdikten sonra takip eden maddeden sırasıyla, eğer arada madde çıkarılmışsa ondan sonraki maddeden bu teselsül ettirilmek suretiyle yüce Genel Kurulda görüşülmüş ve işlem, kanun nihayete bağlanmıştır.
Dolayısıyla değerli arkadaşlar, kırk sekiz saat konusunda da Ahmet Aydın Başkanımızın zabıtlara geçen konuşmasına aynen katılıyorum. Perşembe günü gruplara da şifahi olarak bilgi vermişimdir. Saat 21.00'de -ama 20.53'te dağıtılmış resmen, onu da gördük- 52'nci maddeye göre dağıtımdan itibaren kırk sekiz saat bugün itibarıyla 20.53'te dolmuştur. Dolayısıyla eğer saat hesabı yapacaksak, bu açıdan da görüşmelere mâni bir hâl olmadığından kalan maddeler üzerinden tasarının görüşmelerine İç Tüzük ve Anayasa hükümleri karşısında herhangi bir mâni hâl olmadığından dolayı Başkanımızın tutumu yerindedir diyorum, yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)