GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Okullardaki madde bağımlılığı ve sonuçlarına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:88
Tarih:01.04.2015

REŞAT DOĞRU (Tokat) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Okullarda uyuşturucu kullanımıyla ilgili söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerimin başında -tabii, dönemin sonuna geliyoruz- 23'üncü ve 24'üncü Dönemde gündem dışı söz vermesinden dolayı Sayın Başkanımız Güldal Mumcu Hanımefendi'ye teşekkür ediyorum. Ayrıca, İç Tüzük'ün 60'ıncı maddesine göre bizlere -ben de çoğu zaman kullandım- birer dakikalık söz veriyor, ondan dolayı da tüm arkadaşlarım adına müteşekkir olduğumu ve teşekkürlerimi sunmak istediğimi de bildirmek istiyorum.

Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; çeşitli sivil toplum kuruluşları ve emniyet yetkililerinin yaptığı araştırmalar, okullarda ve gençler arasında, başta uyuşturucu olmak üzere, madde bağımlılığının gittikçe artmakta olduğu yönündedir. Millî Eğitim, narkotik, AMATEM merkezleri ve üniversiteler acil önlemler alınması gerektiği noktasında müteaddit defalar açıklamalarda bulundular. Okullarda, başta 8'inci sınıflar olmak üzere, lise öğrencilerinin tamamının tehlike altında, risk altında olduğu ifade ediliyor.

Yapılan araştırmalar, uyuşturucu kullanan her 10 çocuk ve gençten 9'unun düşük ve orta gelirli ailelerden geldiğini gösteriyor. Bu gençlerin büyük bir kısmı da parçalanmış aileden değil, ailesiyle yaşayan çocuklardan oluşuyor. Ayrıca, en kötü durum da, her 2 çocuktan 1'i uyuşturucuya arkadaşı yüzünden başlıyor ve çoğunlukla da tedaviyi reddediyor. Ancak Türkiye genelinde okullarda madde bağımlılığı istatistiklerini, maalesef, bilmiyoruz. Hâlbuki istatistiki bilgilerin bilinmesinin mücadele için çok önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.

Avrupa ülkelerinde yapılan ESPAD (Alkol ve Uyuşturucu Kullanımına Yönelik Avrupa Okul Anketi Projesi) bizde, maalesef, uygulanmıyor. Avrupalılar ESPAD projesine göre sonuçlar alıp ona göre tedavi ve mücadele ediyorlar. Ancak bu proje her nedense ülkemizde 2003 yılı sonrasından itibaren uygulanmıyor. Sonuçta biz ülkemizde tam olarak sonuçların ne olduğunu bilmiyoruz. Millî Eğitim Bakanlığı bu projenin uygulanmasını -anlayamayacağımız bir şekilde- istemiyor ve uygulattırmıyor. Bu durum doğru değildir. Avrupa Birliğinde sorulan sorular değiştirilebilir, yeni sorular ilave edilerek bununla ilgili çalışmalar yapılabilir.

Artan uyuşturucu ve madde kullanımında tam olarak okulların durumunu bilmenin mücadelede çok farklı bir yeri olduğu da mutlaka kabul edilmelidir. Millî Eğitim Bakanlığının yapmadığı çalışmayı TÜRK EĞİTİM-SEN 40 ilde 9-17 yaş grubunda 13.430 çocuk üzerinde yapmış ve ankete katılan öğrencilerin yüzde 16'sının sigara, yüzde 11'inin alkol -enteresandır- yüzde 2,9'unun da uyuşturucu ve benzer maddeyi en az bir kere kullandığını ifade ettiği ortaya çıkmıştır.

Ayrıca, Polis Akademisi Güvenlik Yönetimi Araştırma Merkezince batı bölgeleri illerinde yapılan bir araştırmada 4 okulda 500 öğrenci çalışmaya katılıyor. Yaş ortalaması 16,4. Bu öğrencilerin yüzde 56,5'u kız, yüzde 43,5'u da erkek öğrencilerden oluşuyor. Sorulan soruların en önemlisi "Liseye başladığınızdan beri uyuşturucu kullandınız mı?" şeklindedir. Öğrencilerin -enteresandır- bu ilde yüzde 6,3'ü "Evet." diyor, yüzde 93,7'si de "Hayır." diyorlar. Ancak, okul öğrencilerinin, okul idarecilerinin uyuşturucu kullanımını fark etme ihtimaline ise yüzde 17,5'u "Kesinlikle hayır." diyor, yüzde 45,42'si ise "Çok büyük bir olasılıkla, belki." diyor, "Bir ihtimal." diyenlerin oranı da yüzde 26,6'dır. Yani okullarda, maalesef, idareciler bu konuyu yakinen takip etmiyorlar. Sonuçta madde bağımlılığı her geçen gün artmakta ve de tedavi edilmeyi beklemektedir.

Saygıdeğer milletvekilleri, konu ailelerden başlayarak devletin bütün kurumlarını ilgilendirmektedir. "Bizim ailemize, çocuğumuza bir şey olmaz." demek doğru değildir. Aileler çocuklarıyla ilişkilerinin kalitesini mutlaka çok iyi bir şekilde artırmalıdır. Çocuklarıyla kuvvetli sevgi ilişkisi olan, doğru ve yanlışları öğreten, davranışları için uygulanabilir kurallar koyan, bunların uygulanmasını sağlayan ve çocuklarını gerçekten dinleyen ebeveynlerin çocuklarına çok iyi bir şekilde sahip çıktıklarını ve bu konuda da koruyucu bir şekilde davrandıklarını ifade etmek istiyorum. Aile sosyal, ailesel ve dinî doğruları ortaya koyarak "Alkole ve maddeye hayır." demelerini çocuklarına mutlaka vermelidir yani çocuklar "Hayır." diyebilmelidir.

Ayrıca, bunun yanında, yurt dışındaki çocuklarımızda da bu konuyla ilgili çok ciddi oranlarda, büyük sıkıntılar vardır ki birçok yerde de insanlarımızın madde bağımlılığından, uyuşturucudan cezaevlerinde, hapishanede yatmakta olduğu görülmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

REŞAT DOĞRU (Devamla) - Sonuçta ailenin yanı sıra okul yöneticilerine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına, Millî Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarına çok önemli görevler düşüyor diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Doğru.