GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:90
Tarih:03.04.2015

CHP GRUBU ADINA ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

İkinci bölüm üzerinde söz almış durumdayım. İkinci bölümde pek çok madde var. Biraz önce de arz ettiğim gibi, Cumhuriyet Halk Partisi olarak... Önce, 13 Mayıs faciasından önce verdiğimiz araştırma önergesinin iktidar partisi tarafından kabul edilmeyişi; üzücü, hepimizi derinden yaralayan, Türkiye'deki herkesin yüreklerini yakan faciadan sonra, iktidar partisinin de verdiği önergeyle birleştirilerek Mecliste kurulan bir araştırma komisyonu; ardından hem devrin Başbakanının hem tüm yetkililerin, bakanların verdiği sözlerle Soma'daki durumun bir daha yaşanmaması için verilen bir Soma kanun teklifi ve tarih 30 Mayıs 2014. O gün, Türkiye'de herkes ve özellikle Soma'daki madenciler, kendisine verilen devlet sözlerinin tutulacağını, yaralarının hızla sarılacağını, benzer bir facianın bir daha yaşanmasına da Türkiye Cumhuriyeti devletinin izin vermeyeceğini düşünüyordu, hepimiz de bu konuda Hükûmete ve bürokrasiye gereken desteği vermeye hazırdık. 30 Mayıs günü bu sözler verildiğinde madenciler Soma'da oturma eylemi yapıyorlardı ve iktidar partisinin genel başkan yardımcıları, halkla iletişim bölümünden yetkililer, milletvekillerimiz, 10 kişilik bir heyet Soma'ya geldiler ve müjdeli haberi verdiler, dediler ki: "Sizin bütün sorunlarınızı çözeceğiz." Biz de oradaydık, bir kenardan izliyorduk. Madenciler sordular: "Ne zaman çözeceksiniz?" Salih Kapusuz dedi ki: "Beş-altı gün, bir hafta içinde biz bunu çözeriz." O sırada yandan uyaranlar oldu, Sayın Kapusuz "On Meclis günü diyelim." dedi. On Meclis günü; haftada üç gün çalışırsa, bilemediniz üç hafta. Bunun üzerine madenciler oturma eylemlerine son verdiler ve o on Meclis günü yüz takvim gününe dönüştü. Araya, 18 maddelik kanun teklifi bir yanda dururken, tüp bebek uygulamasının üçüncü tekrarında alınacak katılım payının artırılmasından, filanca ilçedeki emlak vergisiyle ilgili geriye dönük düzenlemelere kadar neler neler geldi, o Komisyonun raporunun içine girdi. Biz, Soma maddelerini ayıklayalım, 18 maddeyi ayrı görüşelim dedik, bunu bütün muhalefet partileri ayrı ayrı söylediler, iktidar reddetti. Âdeta Soma'da verilen sözler, kendi istediği birtakım düzenlemeleri, örneğin, o gün için, paralel yapıyla mücadele adına hukuken verilmiş kararların iki yıl uygulanmaması gibi akıl almaz işleri -ki sonradan Anayasa Mahkemesi tarafından bozulacaktı- geçirmek adına ellerinde rehin olarak tutuldu. Muhalefet "Soma" dedi, siz başka şeyler söylediniz ama 10 Eylüle kadar bu yasa geçmedi,10 Eylül tarihinde yasalaştı. Yasalaştığında döndük baktık -verilen sözleri 3 kategoriye ayırırsak- bu sözlerden, hayatını kaybeden madencilerin ailelerine verilen sözler nispeten, diğerlerine göre oransal olarak daha fazla tutulmuştu. Mevcut madencilere verilen sözler kısmen tutulmuştu. Ama işçi sağlığı ve iş güvenliği adına verilen sözlerin hiçbir tanesi tutulmamış, o konuda âdeta bir arpa boyu yol alınmamıştı.

Bu düzenlemelerin yapılmaması bir yana, bir yanda da Soma Komisyonu çalışıyordu. 4 partiden milletvekillerinin, Manisa milletvekillerinin inanılmaz özverisiyle, Komisyondaki tüm milletvekillerinin özverisiyle çalıştı. 1.250 sayfalık bir rapor yazıldı, yabana atılmayacak bir rapor. Raporda, muhalefetin "Yazalım." deyip iktidarın katılamadığı kısımlar oldu, ona da rapor kadar bir muhalefet şerhi yazıldı. Ama bunlar konuşulurken daha rapor bile yazılmadan, biz, "Soma'da yaşananlar bir daha yaşanmasın."la ilgili Meclis iradesini ortaya çıkaramadan, o konuda biz oyalanırken Ermenek yaşandı. Ermenek'ten sonra biraz daha duyarlılık arttı gibi oldu, Ermenek'le ilgili bir kanun çıkarılacaktı, işte, o kanunun uzantısı buralarda, Ermenek'e verilen sözlerin de bir kısmı burada tutulmaya çalışılıyor.

Ama hazin olan, sıkıntılı olan, hepimizi üzen mesele şudur: Soma Komisyonu 4 partiden oluşan 17 kişilik bir Komisyon. Hani iktidar partisi son seçimlerde aldığı yüzde 47 oyla, "2 kişiden 1'inin oyunu alıyorum." diyor da neredeyse ülkedeki rejimi değiştirecek gücü kendinde görüyor ve savunmayı millî iradeye dayandırıyor ya, bu Komisyonun arkasındaki millî irade, Meclis aritmetiğine bakarsanız, yüzde 100'dür, normalde de zaten yüzde 94'lük bir yansıması vardı herhâlde Meclise, böyle bir millî irade. 4 parti burada, uzlaşıyla kurulmuş, 4 partinin milletvekilleri çalışmış, 1.250 sayfada mutabakat var, 135 sayfasında çözüm önerileri var. Hatta demişiz ki: 135 sayfa çözüm önerisi var, bürokrasimiz yorulur, üzülür, biraz detaylı olabilir bu kısımlar, 13 sayfalık da özet çıkarmışız, önce buraya bakarlar, detayı içeride bulurlar diye.

Maden Kanunu çıkacak, Maden Kanunu'nu bekliyoruz ama tabii, burada Komisyon Başkanı Sayın Ali Rıza Alaboyun'un hakkını teslim edelim, onun da çok üstünde durduğu, bizim de ortaklaştığımız... Bir kere, madenlerle ilgili madencilik bakanlığının kurulması lazım çünkü Enerji Bakanlığı enerjiyi yani çıktıyı esas alıyor, odağa alıyor ama tabii kaynakları yani madeni tali bir unsur, bir girdi olarak görüyor, bu yüzden de onun üzerine yoğunlaşamıyor. Bir madencilik bakanlığı kurulsun önerimiz vardı mesela içinde başlı başına.

Kömür kanunu Amerika'da 5 bin sayfaydı, Ukrayna'yı inceledik 3 bin sayfa falandı. Dünyanın çeşitli ülkelerinde kömür kanunları binlerce sayfa, Türkiye'de kömürle ilgili mevzuat 18,5'tan 19 sayfa. Burada detaylı bir çalışma yapılmasını önerdik.

Bunun yanında, Soma'daki facianın eski bir üretim alanında biriken gazlardan ve o gazların ölçülmemesinden, o alanın kendi hâline terk edilmesinden ve oradan fışkıran gazların bir ihmalkârlık veya işte alev sızdırmaz cihazların kullanıldığının ilgili bakanlık tarafından yeterince denetlenmemesi sonucunda patlamanın tetiklendiği falan düşünülüyordu. Yani eski imalatlarda biriken gazlara bir şey yapılması lazımdı. Bu eski imalat meselesi Ermenek'teki Uyar Madende de biriken su olarak karşımıza çıkmıştı. Yani eskide bıraktığınız imalatta ne olduğuna bakmalıydınız. Gazlar için de metan drenajı mutlaka dikkate alınması gereken bir unsurdu.

Bunların üzerinde ortaklaştık, söyledik. Maden Yasası çıkarken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanının bulunduğu komisyona gittik, baktık, Soma Komisyonu raporunun kapağı kaldırılmamış. Dedik ki: "Bu nasıl olur?", dediler ki: "Bürokrasi inceliyor, biz bakacağız, ileride yaparız." falan. Bu kanunun çıkarılacağı yere gittik, o gün Sayın Bakana vekâlet eden değerli bürokrat arkadaşımız Soma Komisyonu raporuna erişemediğini söyledi. O laf söylendikten otuz beş gün önce bütün basının elinde vardı, Sayın Alaboyun basına tanıtmıştı ama rapora erişememişlerdi.

Gelinen noktada, Meclisi kapatıyoruz, 23'üncü Dönemle ortak bir kadere ve ortak bir kedere imza atmak üzereyiz. 23'üncü Dönem 2010 yılında yaşanan elim kazadan sonra bir araştırma komisyonu kurmuş, o komisyon güzel bir rapor yazmış, 23'üncü Dönem 2010 yılında kurulan o komisyon raporunu görüşemeden kapanmış gitmiş. Sonra, ta Soma gelene kadar beklemişiz ve biz bir daha komisyon kurmuşuz. Çok üzgünüz ki o komisyonun raporu da 23'üncü dönemde olduğu gibi, sayfası bile açılmadan, oradan yararlanılmadan, burada müzakere edilemeden, Sayın Ali Rıza Alaboyun Komisyon Başkanı olarak burada on dakika düşüncelerini söyleyemeden, Komisyon üyelerimiz teker teker gelip burada kendi düşüncelerini ifade etmeden ve en kötüsü bu söylediklerimiz, bu yazdıklarımız dikkate alınıp da kanunlaşmadan kapanıyor. 25'inci Dönemde bir endişe içindeyim. Biz kaderini paylaştık önceki dönemle ama 25'inci Dönem kederimizi paylaşmasın. Lütfen, birilerinin artık sağduyulu davranması lazım, devlet ciddiyetiyle davranması lazım ve bundan sonraki süreçte bu Komisyon raporunun değerlendirilmemiş olmasının hüznü ve kederinin gelecek Parlamentoda olmaması lazım. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu Komisyon raporunu kurulacak olan Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında ilk iş olarak ilgili bakanlıklar tarafından yasalaştırarak getirmenin Meclise sözünü veriyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)