GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:90
Tarih:03.04.2015

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Efendim, çok teşekkür ediyorum.

Öncelikle 2011 yılında Şanlıurfa Milletvekili olarak görevlendirildiğimde, gittiğimde, Şanlıurfa'yı ve Şanlıurfalıyı tanıma konusunda yoğun bir gayretimiz oldu, onlarla kaynaşma konusunda güzel dönemler, günler yaşadık. Ciddi sorunlar vardı. Bu sorunların başında da Ceylânpınar ilçemizdeki göçerlerin tapu sorunları geliyordu.

Şimdi, tabii, siyaset, hizmet aracı. Burada Cumhurbaşkanımızın dahli: Sayın Cumhurbaşkanımız Başbakanken Şanlıurfa'ya geldiler ve oradaki toplantılarda kendilerine bunu vatandaşlarımız aktardılar, onun da bizlere talimatı oldu yani "Bu meseleyi bir şekilde, yasal ise yasal, idari ise idari olarak çözün." tarzında talimatı oldu. Değerli milletvekilimiz Ceylânpınarlı olduğu için, yüreği de yandığı için -bunu kabul etmek gerekiyor, hakikaten ciddi bir sorun bu mesele- bu çerçevede dile getirmişlerdir hissiyatını.

Bu meselenin çözümü konusunda dört yıldır gerçekten yerel tüm dinamiklerle mücadele ettik ve en sonunda Ceylânpınar'la ilgili Maliye Bakanlığımızın bir taslak hazırlamasını ben rica ettim. Maliye Bakanlığımız Ceylânpınar'la ilgili bir düzenlemeyi hazırladı ve biz bu tasarıya koyduk ve Hükûmet tasarısı olarak gönderdik. Komisyona geldiğimizde, Cumhuriyet Halk Partisi yöneticileri, Sayın Milliyetçi Hareket Partisine mensup arkadaşlarımız, Komisyon üyelerimiz, Cemalettin Beyler farklı yerlerde de bu ve buna benzer bazı sorunların olabileceğini ifade ettiler ve bu anlamda Zonguldak'la ilgili sorunu da yine Maliye Bakanlığı yetkililerine verdik, bu sorunun da teknik olarak çözümünün -bir yanlışlık olmaması açısından- hazırlanmasını istedik. Daha önce Ceylânpınar'la ilgili verdiğiniz yerel yönetimler boyutuyla çözülmesi şeklinde bir öneriyi taslağa koyduk, sonra gelende ise yerel yönetimler değil, kadastro boyutuyla çözümü şeklinde öneri geldi. Burada bizim bir dahlimiz kesinlikle siyaseten söz konusu değil.

Şimdi, Zonguldak meselesi kadastral boyutla çözüme kavuşunca bunun da onun gibi düzenlenmesinde biz bir mahzur görmedik. Onun için, bu talebi bütün gruplarımızın talebi olarak Komisyonda, alt komisyonda birlikte değerlendirdik ve -çok keyifli bir çalışma- ülkemizin, vatandaşlarımızın önemli bir sorununun çözümü konusunda birliktelik içerisinde, dayanışma içerisinde bu düzenlemeyi yaptık. Ama siyaseten -ben otuz yıldır siyasetteyim- ille de kürsüden bir şey söylemek gerekiyorsa, yüz yıldır çözülemeyenler on üç yılda AK PARTİ iktidarı tarafından çözülüyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu hakkı da teslim edelim. Aksi takdirde şu sorulur: Kimler geldi, kimler geçti? Yani bunlar, Şanlıurfa'da, Türkiye'nin muhtelif yerlerinde çözülebilirdi ama çözülememiş. Bir başka açıdan da söylüyorum: Kısmet bizeymiş diyelim. Bizim fazla dahlimiz olmasın ama böyle gerçekleşti.

Ben tekrar 3 muhalefet grubuna mensup grup başkan vekillerimize, Komisyon üyelerine ve AK PARTİ Grubuna çok teşekkür ediyorum.

Ceylânpınarlılara, Zonguldaklılara, milletimize bu kararımız hayırlı olsun diyorum, teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)