| Konu: | MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 125 |
| Tarih: | 27.06.2012 |
MUHARREM VARLI (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yine, her zaman olduğu gibi bir AKP klasiği. İki dönemdir milletvekiliyim, 5'inci senem. Hiçbir şey değişmedi. Bütün bir kış uluslararası anlaşmalar, şununla bununla zaman geçir; ne zaman ki tatil dönemi başlayacak, yeni yüklü maddeler, torba yasalar, şunları getir? İşte "Bunlar biterse tatile gireriz?" Girmeyelim kardeşim. Yani böyle bir çalışma sistemi olur mu ya, böyle bir çalışma sistemi olur mu? Biz tatile girmeye çok meraklı değiliz ama bu çalışma sistemini bir düzene koymak lazım. Haydi, burada yarın milletvekilleri saat on ikide gelir, birde gelir. Peki, burada çalışan insanların kabahati ne? Şimdi burada görev yapan stenograflar, çay ocağında görevli arkadaşlar, Kanunlar Kararlardaki görevli arkadaşlar, bunlar ne yapacaklar? Bunlar? Yani insanız, hiçbirimiz makine değiliz, çizgi film kahramanı filan da değiliz ki böyle enerji yükleyelim, efendim, sabahlara kadar çalışalım, devam edelim, ondan sonra, devrisi gün gelelim, aynı şartlarla devam edelim.
Şimdi, hepimiz insanız; hava, su, yemek, içmek gibi dinlenmek ve uykuya da ihtiyacımız var. Bakın, beyefendi uyukluyor mesela. Bakın, arka taraftaki arkadaşlar uyukluyor. Tabii, gecenin bu saatine kadar böyle çalışma sistemi koyar, devrisi gün bir daha aynı çalışma sistemini koyarsanız insanlar uyuklar.
Bakın, Cenabı Allah diyor ki: "Kul hakkıyla karşıma gelme. Affetmeyeceğim tek şey kul hakkıdır." Yani bundan daha iyi kul hakkı yemek var mıdır ya! Şu anda resmen kul hakkı yiyorsunuz kardeşim. Bu çalışan insanların kul hakkını yiyorsunuz siz. Onun için?
RECEP ÖZEL (Isparta) - Kim yiyor?
MUHARREM VARLI (Devamla) - Siz yiyorsunuz, siz yiyorsunuz. Böyle bir çalışma sistemi koyarsanız? Kul hakkı yiyorsunuz resmen.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Ne koymuşuz?
MUHARREM VARLI (Devamla) - Sus, sus! Sen anlamazsın, sen sus!
Şimdi, bakın, arkadaşlar, biz burada eğer ki anlaşırsak? İşte, dün, hep beraber burada 52 maddeyi bir saatte, iki saatte bitirdik ama siz inatla "Yok, biz bu şekilde geçireceğiz. Yok, biz bu şekilde yapacağız." dayatmasıyla karşımıza gelirseniz, elbette ki her madde üzerinde önergeler olacaktır, her madde üzerinde konuşmalar olacaktır. Netice itibarıyla, sabahlara kadar devam edecektir.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Önergeyi kabul etmemizi istiyor musun, istemiyor musun?
MUHARREM VARLI (Devamla) - Sen önergeyi kabul etmezsin ki zaten Sayın Başkan. Hangi önergeyi kabul ettiniz ki bunu kabul edesiniz?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Önergeyi kabul etmemizi istiyor musun, istemiyor musun Muharrem Bey?
ÜNAL KACIR (İstanbul) - Seni mahcup edeceğiz.
MUHARREM VARLI (Devamla) - Bakın, önergeyi kabul etmek sizin sıfatınızda yok.
Ya, bir defa, bakın, burada da kul hakkı yiyorsunuz. Bununla ilgili benim kanun teklifim var, Komisyonda bunu bile birleştirmediniz ya, burada bile kul hakkı yiyorsunuz.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Hayır, önergeyi kabul etmemizi istiyor musun, istemiyor musun?
MUHARREM VARLI (Devamla) - Yani burada benim ismim konuşulsa, "Bu kanun teklifini Muharrem Varlı da vermiş." denilse bundan ne zarar görürsünüz?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Muharrem Bey güzel önerge vermiş, kabul edelim mi?
MUHARREM VARLI (Devamla) - Ama bakın, bunu bile yapamadınız, bunu bile kabul etmiyorsunuz buna bile ne yazık ki tahammülünüz yok, burada bile kul hakkı yiyorsunuz arkadaşlar.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Önergeyi konuş, önergeyi.
MUHARREM VARLI (Devamla) - Onun için, sizin önerge kabul etmek gibi, ne bileyim, anlaşmak gibi bir niyetiniz yok.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Muharrem Bey, önergeyi konuş.
MUHARREM VARLI (Devamla) - Siz, işi yokuşa sürmeye çalışıyorsunuz. Buyurun, devam edin, biz de bu yokuşa çıkmaya, bu rampaya çıkmaya devam edeceğiz, sonuna kadar da mücadeleye devam edeceğiz. "Diz çökmek yok, mücadeleye devam." diyoruz. Haydi, hodri meydan, buyurun!
Değerli arkadaşlar, bakın, bu yasayla aslında bir hak mahrumiyetini iade ediyoruz. Aslında, ilkokul mezunlarına bir haksızlık yapılmıştı, sürücü kurslarına bir haksızlık yapılmıştı, bu haksızlık ortadan kaldırılıyor. Aslında iyi bir şey ama siz bu iyi bir şeyde bile birleşmeyi, buluşmayı ne yazık ki sağlayamıyorsunuz. Burada benim de hakkımı yediniz, ben hakkımı helal etmiyorum.
Hepinize hayırlı geceler diliyorum. (MHP sıralarından alkışlar)