GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:7
Tarih:30.11.2015

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP grup önerisi hakkında söz almış bulunuyorum, bu vesileyle Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.

HDP grup önerisiyle, Diyarbakır Barosu Başkanı Sayın Tahir Elçi'nin öldürülmesiyle ilgili olarak bir araştırma komisyonu kurulması talep edilmekte ve bu araştırma önergesinin bugünkü gündeme alınması istenmektedir.

Öncelikle, menfur saldırıda hayatını kaybeden Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'ye Allah'tan rahmet diliyorum. Yine aynı olayda hayatlarını kaybeden polis memurlarımız Ahmet Çiftaslan ve Cengiz Erdur'a da Allah'tan rahmet diliyor, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Yine bugün de şehitlerimiz var, o şehitlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum, milletimizin başı sağ olsun. Terörist saldırıyı gerçekleştirenleri bir kez daha lanetliyorum bu kürsüden, olayın bir an önce açıklığa kavuşturulmasını ve saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin tespit edilerek cezalandırılmasını temenni ediyorum.

Değerli milletvekilleri, Tahir Elçi'nin öldürülmesi hepimizi derinden üzdü, çünkü Tahir Elçi Diyarbakır Barosu Başkanı olarak yaptığı açıklamalarla şiddetin çözüm olmadığını hep savunmuş, hendek kazmanın, çatışmanın sona erdirilmesi gerektiğini, gerek konuşmalarında gerekse sosyal medyadaki hesaplarında kamuoyuyla hep paylaşmıştır. Olayın olduğu gün de Diyarbakır'ın Sur ilçesinde terör olaylarında hasar gören Dört Ayaklı Minare'nin hasar görmesi nedeniyle, tarihî mirasa sahip çıkılması ve çatışmaların bu bölgeden uzak tutulması yönündeki görüşlerini açıklarken terörist saldırı gerçekleşmiş ve olay yerinde hayatını kaybetmiştir.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı olayın olduğu gün hemen soruşturma başlatmış, ilgili savcılar ile baro heyeti olay yerinde incelemeye gittiklerinde otomatik silahlarla ateş edilmesi üzerine heyet olay yerinden ayrılmak ve güvenli bir yere götürülmek zorunda kalınmıştır. Bugün de Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı ve ilgili savcılar baro yönetim kurulu üyeleriyle ikinci kez olay yerinde incelemeye gitmişlerdir, heyetin incelemesini tamamladığı sırada teröristlerce uzun namlulu silah ve el yapımı patlayıcıyla yine saldırıda bulunulmuştur. Güvenlik güçlerinin anında karşılık vermesi üzerine kısa süreli çatışma yaşanmış ve daha sonra heyet olay yerinden ayrılmıştır. Olayla ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturması devam etmektedir. Ayrıca, İçişleri Bakanlığı da idari soruşturma başlatmış ve 4 müfettişi görevlendirerek Diyarbakır'a göndermiştir.

Tahir Elçi'ye yapılan saldırı sırasında basın oradadır. Kameralar çekim yapmış ve olayın büyük bir bölümü milletin gözü önünde cereyan etmiştir. Olayın detayı, Sayın Elçi'ye isabet eden kurşunun nereden geldiği adli soruşturma neticesinde ortaya çıkabilecek bir husustur. Ortada terörist bir saldırı vardır. Polislerimiz Sayın Tahir Elçi'yi korumak için canlarını siper etmişlerdir ancak hiç kimsenin istemediği bir sonuçla karşı karşıya kalınmıştır.

Değerli milletvekilleri, olay sonrasında soğukkanlı olması gereken sorumluluk makamındaki kişilerin hâlâ devleti suçlaması, bu konu üzerinden Hükûmeti yıpratmaya çalışması da bu olayın aydınlığa kavuşmasına hizmet etmemektedir. Cumhuriyet savcılarının olay yerinde inceleme yapmaması için yapılan terörist saldırılar, cenazede yapılan terör propagandaları ve atılan sloganlar, sorumsuzca yapılan açıklamalar bu olayın karanlıkta kalmasını isteyenlerin ekmeğine yağ sürmektedir. Adli ve idari soruşturmanın bir an önce neticelenmesi, olayın açıklığa kavuşturulması ve suçluların tespiti hepimizin ortak temennisidir. Adli soruşturma devam ederken bu konuda Mecliste bir araştırma komisyonunun kurulmasının mümkün olamayacağını aslında önerge sahipleri de bilmektedirler. Anayasa'mızın 138'inci maddesinin üçüncü fıkrası açıktır; yürütülmekte olan bir soruşturma vardır, yürütülmekte olan bir soruşturma hakkında yasama Meclisinde görüşme yapılamaz, soru sorulamaz, araştırma önergesi verilemez. Bu nedenle hepimiz adli ve idari soruşturmanın neticesini beklemek zorundayız.

Araştırma önergesinin sonuç bölümüne baktığımız zaman "Linç rejimi sonucu katledilmiş." şeklindeki bir beyan, aslında bir peşin hükmün Mecliste araştırma önergesi vesilesiyle yeniden dile getirilmesidir. Bu da olaya iyi niyetli yaklaşılmadığının açıkça göstergesidir.

Burada "Merhum Tahir Elçi'nin öldürülmesini araştırmak istemediler." şeklinde, bu oylama yapıldıktan sonra propaganda yapılacak. Bu da doğru değildir, haksız bir eleştiri olacaktır. Tahir Elçi'ye yapılan saldırı milletimizin birlik ve beraberliğine yapılan bir saldırıdır, bölgenin huzura kavuşmamasını isteyen teröristlerin amacına hizmet eden bir saldırıdır. Bundan önceki saldırılarda olduğu gibi bu saldırı karşısında da daha olay aydınlatılmadan peşinen devleti suçlayıcı beyanlarda bulunmak doğru değildir. Hiçbirimiz olayın detayıyla ilgili bilgi sahibi değiliz. Bunu araştıracak makam bellidir, cumhuriyet savcılarıdır. Aksi hâlde, peşin hükümle hareket ederek bir yerlere çamur atma gayreti içerisinde olunursa, cenazede "Katil şudur." diye sloganlar atılırsa bu durum -açıkça söylemek gerekirse- Tahir Elçi'nin naaşını kendi karanlık emellerine alet etmek demektir. Tahir Elçi bunu hak etmemektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; milletimizi 90'lı yıllara döndürmek isteyenler bunda başarılı olamayacaklardır. Ülkemizi faili meçhuller ülkesi olmaktan çıkaran bir AK PARTİ iktidarı vardır. Bu olayın da sonuna kadar araştırılacağından ve sorumluların yargı önüne çıkarılacağından hiç kimsenin şüphesi olmaması gerekir.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Komisyon kuralım, tamam.

LEZGİN BOTAN (Van) - Roboski'de gördük, Hrant Dink'te gördük.

YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Orada, olay yerinde iki gündür inceleme yapmak isteyen cumhuriyet savcılarına uzun namlulu silahlarla ateş edenlere de bir laf söyleseniz, keşke onu da söyleyebilseniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Tunç, Genel Kurula hitap edelim lütfen.

YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; merhum Tahir Elçi'ye ve şehit polislerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum ve bu tür menfur hadiselerin bir daha ülkemizde gerçekleşmemesini temenni ediyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)