| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 20 |
| Tarih: | 25.12.2015 |
MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Efendim, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 7'nci maddesiyle ilgili olarak vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz aldım.
Önerge gereğince, dernek ve vakıflarca elde edilen kira gelirlerinin Gelir Vergisi Kanunu'nun 94'üncü maddesinin (5)'inci bendi gereğince yapılacak olan stopajların nihai vergilendirilmesine neden olacak bir düzenleme ve daha doğrusu 2008 yılından bu yana uygulanmakta olan bu uygulamanın 2020 yılına kadar uzatılması istenmekte. Yine, aynı şekilde, belli döner sermayelerin kazançlarının iktisadi işletme oluşturmayacağına ilişkin, yine burada belirtilmiş olan ajansların da elde ettiği gelirlerin iktisadi işletme oluşturmayacağına ilişkin düzenlemeler. Sekiz yıldır uygulanmakta olan bir düzenleme ama diğer maddelerde olduğu gibi bu maddede de etki analizleri getirilmemiştir. Aslında başından beri bütçe görüşmelerinde de hep ifade edildi, 5018 sayılı Yasa'nın mali reform olduğundan bahsedildi. Doğru, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu önemli düzenlemeler getiriyor, reform niteliğinde olan düzenlemeleri de var ama denetim kısmıyla ilgili olarak da ciddi eksiklikleri, aksaklıkları da var. Burada, 5018 sayılı Yasa'nın 18'inci maddesine göre bütçeye etki eden bu tür düzenlemelere ilişkin etki analizlerinin de getirilmesi gerekirken maalesef hiçbir maddeyle ilgili olarak bunları göremiyoruz. Yani, reformlar sadece yapmakla olmuyor, bir de uygulamada da bunları görmek gerekiyor. Nitekim, 5018 sayılı Yasa'yla ilgili olarak denetim raporlarının gelmediğini de hepimiz biliyoruz, buralarda konuştuk.
Efendim, son günlerde konuştuğumuz yasa değişiklikleriyle ilgili olarak karşımıza istisnalar geliyor. Öncelikle şunu hemen ifade etmek gerekiyor ki vergi mevzuatımız istisnalarla dolu bir mevzuat hâline geldi. "İstisnalar kaideyi bozmaz." kuralı maalesef Adalet ve Kalkınma Partisinin, AKP'nin vergi sisteminde "istisnalar kaideyi bozar" hâline dönüşmüştür; vergide kaide, kural, hiçbir şey kalmamıştır.
Dolaysız, dolaylı vergi dengesine dikkat etmeden bu tür düzenlemelerin süresini beş yıl daha uzatmanın kimseye bir faydası olmayacak. Biz buradan şunu anlıyoruz: Bir taraftan Sayın Başbakan sürekli kamuoyunda, televizyonlarda, medyada reformlar yapılacağını söylüyor, vergi reformu yapılacağını ifade ediyor, vergideki adaletsizliğin giderileceğini söylüyor ama diğer taraftan da vergi adaletini ve eşitliğini önemli ölçüde sıkıntıya sokacak birtakım düzenlemeleri de beş yıl daha geriye atıyoruz. Dolayısıyla, buradan şunu mu anlamamız gerekiyor: Adalet ve Kalkınma Partisinin "Vergi reformu getireceğiz." dediği uygulama beş yıl sonrasına mı kalacak? Söylediğinizle yaptıklarınız maalesef birbirini tutmuyor, buna buradan işaret etmek istedim.
Bunun haricinde de modern vergi sistemlerinde, çağdaş vergi sistemlerinde vergideki temel esas beyan esasıdır. Ama iki gündür biz, beyan esasının dışına çıkacak ve beyan esasının içindekileri de istisnalara, stopajlara, tevkifatlara çekecek uygulamaları, maalesef, hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bunları dile getirmek istedim.
Yüce heyetinizi tekrar saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)