| Konu: | Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 30.12.2015 |
ZÜHAL TOPCU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 12 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 10'uncu maddesinde verdiğimiz önerge üzerinde söz almış bulunuyoruz Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Evet, bu maddeye baktığımızda, özellikle öğretmen atamalarına yönelik olarak, 12.500 kadronun sağlanmasına yönelik ama genel olarak baktığımızda da bu sayının hiçbir zaman ihtiyacı gidermeye cevap vermeyeceği yönündeki vurgularımıza da daha önceki söylemlerimize de destek olacak şekilde bunun çok daha, bu sayının üzerinde çok daha fazla bir rakama ihtiyaç olduğunu belirtmek istiyoruz.
Biz de Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu rakamın, gerçekten ihtiyacı çözmeye yönelik olacak rakamın 130 bin olması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü şu anda açık olarak bakıldığında ve sendikaların yaptığı araştırmalarda da ve özellikle TÜRK EĞİTİM-SEN'in yaptığı araştırmada bu ihtiyacın 130 bin olduğunu görmekteyiz.
Şimdi, buradan olaya baktığımızda, inanın işin vahameti daha çok ortaya çıkmaktadır. Çünkü üniversitelerden mezun olan öğretmen adaylarına ve bunların atanma yüzdelerine baktığımızda bu kadroların ihtiyaca cevap veremediğini görebiliyoruz. Şu anda bazı rakamlara göre 350, bazı verilere göre 350, bazı verilere göre de 400 ve 450 olduğu ifade edilen atanamayan bir öğretmenler grubu var. Ama ihtiyaç olan grubun da 130 bin olduğunu düşündüğümüzde 12.500 rakamının ihtiyaca cevap vermeyeceğini de belirtmek istiyoruz. Onun için, bu açığın bir an önce giderilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Her yıl 90 bin öğretmen adayı sisteme girmektedir. Bu açıdan bakıldığında bu biriken adaylar, atanamayan öğretmen adaylarının sayısının da birkaç yıl içerisinde 1 milyona dayanacağını da biz buradan belirtmek istiyoruz ki özellikle işsiz sayısının artması yarın patlamaya hazır bir sosyal yapı olarak, sosyal veri olarak karşımızda da bir yığın olarak durmaktadır, onu da buradan veriyoruz.
Şimdi, demin, HDP Grubundan sayın konuşmacının kullandığı bir ifadenin, toptan reddiyeci anlayışla, gerçekten eğitim fakültelerinde özverili bir şekilde öğretmen yetiştiren hocaları üzdüğünü ben burada söylemek istiyorum. Otuz yıl bilfiil üniversitelerde, öğretmen yetiştiren fakültelerde ders vermiş, hocalık yapmış biri olarak, Türkiye Cumhuriyeti devleti üniversitelerinde hiçbir hocanın ayrım yapmadan, ayrımcılık yapmadan, etnisite gözetmeden ve hiçbir zaman da herhangi bir öğrenciye saygısızlık yapmadan dersini verdiğini ve onu da en güzel bir şekilde yetiştirdiğini buradan ben sizlerle paylaşmak istiyorum. Böyle bir ifadenin de gerçekten talihsiz bir ifade olduğunu da vurgulamak istiyorum.
Diğer bir uygulamanın da ücretli öğretmenler olarak... Diğer arkadaşlarım da bahsetti ama öğretmenin ücretlisi olmaz. Şu anda elimizdeki rakamlar 80 bin öğretmenin ücretli olarak çalıştığını veriyor bize. Ücretli vekil var mı? Ücretli doktor var mı? Ücretli polis var mı? Biz bu nesli, özellikle, çocuklarımızı emanet ettiğimiz bu grubun ücretli olmasını kabul etmiyoruz. Onun için de ihtiyaç olan 130 bin rakamının bir an önce doldurulması gerektiğini ve herhangi bir başlık konulmadan bu ihtiyacın acilen giderilmesi gerektiğini düşünüyoruz ve öğretmenlik mesleği arasında da bu ayrımın, bu ayırıcı ifadenin de ortadan kaldırılmasını özellikle vurguluyoruz.
Son olarak da, bugün Milliyetçi Hareket Partisinin de araştırma önergesi olarak gündeme getirdiği üniversitelerdeki terör yapılanmasına bir an önce el atılmasını istiyoruz ve bu terör örgütlerinden üniversitelerin bir an önce temizlenmesini istiyoruz. Buradan Millî Eğitim Bakanına, buradan Başbakana ve YÖK Başkanına sesleniyoruz. Özellikle sizlerin de desteğiyle bu probleme bir an önce çözüm getirilmesini istiyoruz.
Teşekkür ediyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)