GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:29
Tarih:19.01.2016

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Sayın Başkanım, öncelikle sorularıyla yasama faaliyetine katkıda bulunan tüm değerli milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

On dakikalık süre içerisinde hızlıca arkadaşlarımın sorduğu soruları cevaplamaya çalışacağım. Bu sürede, sınırlı sürede cevaplayamadığım sorularla ilgili de ilgili arkadaşlarımız notlarını aldılar, mutlaka sizlere yazılı olarak bilgi takdimi yapılacaktır.

Sayın Erdoğan'ın "Kamu çalışanlarıyla ilgili ne zaman kapsamlı bir düzenleme yapacaksınız?" sorusuna... Evet, gerçekten bizim de kamu çalışanlarıyla ilgili kapsamlı bir düzenleme yapılmasıyla ilgili 2016 yılının Eylem Planı'nın bir yıl içerisinde yapılması gereken reformlar bölümünde "Kamu personel reformu yapılacak." şeklinde bir eylemimiz bulunmakta. Gerçekten bugün Türkiye'nin kapsamlı bir kamu personel rejimine ihtiyacının olduğu çok açık. Bu konuyla ilgili detayları inşallah önümüzdeki süreçte ilgili arkadaşlarımız sizlerle paylaşacak.

Bilişim konusunda, bilişim öğretmenleriyle ilgili, bir başka arkadaşımız da yine özellikle bu bilişimle ilgili soruyu sordu. Bunları isterseniz birleştirerek cevap vermiş olayım. Değerli arkadaşlar, bilişim öğretmenlerinin bu konuda yoğun bir talebi var ve artık bu dünyada, dijital dünyada kod yazabilmek âdeta okuryazarlık anlamına geliyor. Kod yazamayan gençlerin önümüzdeki süreçte çok zorlanacaklarını hepimiz biliyoruz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak biz, kod yazmanın liselerde zorunlu, ilkokul ve ortaokullarda seçmeli olarak öğretilmesi noktasında Millî Eğitim Bakanlığımıza resmî yazıyı yazdık. Millî Eğitim Bakanlığımız şu anda bu konu üzerinde yoğun bir şekilde çalışma yürütüyor. Artık kod yazmak algoritma oluşturabilmeyi, algoritma oluşturabilmek de bir konuyu tüm sistemi içerisinde bütün yönleriyle değerlendirebilmeyi gerektirdiği için, biz, bunu, Hükûmet olarak da Bakanlık olarak da son derece önemsiyoruz. İnşallah, önümüzdeki süreçte Millî Eğitim Bakanlığımız da elindeki imkânlar çerçevesinde bu konuyla ilgili gerekli adımı atacak.

Yolcu uçağı konusunda, şu anda, bildiğim kadarıyla, Ulaştırma Bakanlığımızın sorumluluğu altında çalışmalar yürüyor; yakında temel atma noktasında olacağımızı biliyorum, Ankara'da yapılacağını da biliyorum.

Aziz Sancar Hocamızın -Sayın Şimşek'in ifade ettiği- isminin verilmesi... Gerçekten Aziz Sancar Hocamız, son dönemde bütün insanlarımızın göğsünü kabartan bir başarıya imza attı. Mardin'in Savur ilçesinde yokluk içerisinde 9 çocuklu bir ailenin bir evladı olarak okumuş, TÜBİTAK bursuyla da yurt dışına gitmiş, orada da çok ciddi bir çalışma ve gayretin sonucunda Nobel alacak kadar bir seviyeye gelmiş bir insanımız ve bu süre içerisinde de ülkesinden ve bağlı olduğu milletten hiç kopmamış birisi, bu ülkenin değerlerinden hiç kopmamış birisi.

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - TÜBİTAK'ta ismini verelim.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Aziz Sancar Hocamızın ismini nereye versek azdır. Bu konuyla ilgili bazı çalışmalar yürüyor. Ben şu anda detayını bilmiyorum ama inşallah, önümüzdeki süreçte kendi doğduğu şehirde bazı okul, yurt ve bazı mekânlara ismi verilecek.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Ders kitaplarında da istiyoruz Aziz Sancar'ı, öğrencilere anlatılması örnek olarak.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Evet, inşallah, şu anda örnek bilim insanı olarak Aziz Sancar Hocanın hem bilim insanı kimliğiyle hem de ülkesine, milletine ve bu topraklara bağlılığı sebebiyle gerçekten çok çok örnek insan olarak anlatılması gerektiğine ben de katılıyorum.

Esnaf, çiftçi ve BAĞ-KUR primiyle ilgili konularda arkadaşlarımız size kısa sürede bilgilendirmeyi mutlaka yapacaklardır.

Bu 2015 yılında borcu olan çiftçilerin borçlarının ertelenmesiyle ilgili Hükûmet gündemimizde herhangi bir konu yok.

Çivril'le ilgili somut sorulara da, inşallah, arkadaşlarımız notlarını aldılar, sizlere cevap verecekler.

Sayın Tarhan'ın özellikle kodlama dersiyle ilgili sorusunu cevaplandırdım.

Cengiz Topel'de son durum nedir? Cengiz Topel'i büyütüyoruz. Bu yıl içerisinde Erzurum ve Antalya uçuşlarını başlatmayı ve önümüzdeki süreçte de Cengiz Topel'in, Sabiha Gökçen'i de destekleyecek, daha büyük ölçekli bir havalimanı olması noktasında çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Değerli arkadaşlar, Cumhurbaşkanımızın örtülü ödeneğinin kaç polis maaşı edeceği... Bu soruda bir temel mantık hatası var. O zaman işte kaç milletvekili maaşının kaç polis maaşı edeceği, yok, işte, efendim, şu giderin şu kadar... Bunların çok fazla bir şeyi olmaz kıyaslamada. Burada önemli olan, bu ülke hem Cumhurbaşkanımıza ihtiyaç duyduğu ödeneği sağlayacak güçtedir hem de polisimize maaşlarını ve özlük haklarını verecek güçtedir.

Muhtarlar üvey evlat mı? Muhtarların üvey evlat olmadığı son derece açık. AK PARTİ iktidara geldiğinde muhtar maaşları 250 liraydı. Şu anda 940 liradan, bugünkü görüşülmekte olan kanun tasarısı yasalaştığında, bu 1.300 liraya çıkmış olacak. Dolayısıyla, muhtarlarımızın üvey evlat olmadığı, muhtarlarımızla ilgili pek çok düzenlemeyi art arda hayata geçirdiğimizi özellikle ifade edeyim. Ama muhtarlarla ilgili bir genel düzenleme ihtiyacını, ancak Köy Kanunu ve ilgili kanunlarla birlikte ele alarak yapılacak bir çalışmayla düzenlemenin çok daha doğru bir yaklaşım olacağı kanaatindeyiz.

Uzman ve astsubayların belediyelere geçişi konusu... Bu bütün belediyelerin ve şu anda bütün siyasetçilerin büyük problemi biliyorsunuz. Bu noktada parti farkı gözetmeden söylüyorum, tüm partili belediyeler böyle bir kapıyı açmak istemiyorlar. Burada, zannediyorum, önümüzdeki dönemde bu konuyla ilgili daha kalıcı adımlar atılacak.

Şimdi, bu kanunda -bilebildiğim kadarıyla söylüyorum, Komisyon görüşmelerinde bulundum- sözleşme süresini yedi yıla kadar uzatma ve ondan sonra da emekli olana kadar Millî Savunmada sivil memur olarak çalışabilmenin önünü açıyoruz. Bu, son derece önemli bir düzenleme. Hem bu insanlarımızı boş yere umutlandırarak bekletmek yerine, bir, başta umut vermemek ama sözleşme yapılan sözleşmeli erlerimizin veya erbaşlarımızın emekli olana kadar o hakkını da teminat altına almak. Bu düzenleme bu kanunla geliyor.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Kesinlikle doğru bir işlem olacak.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Özellikle Sayın Sarıhan'ın ifade ettiği: "Sultanahmet saldırısından sonra DAİŞ'e yönelik bir operasyon yapıldı mı?" Elbette yapıldı. Sayın Başbakanımızın açıklamalarını medyadan takip ettiyseniz 200'ün üzerinde DAİŞ militanının öldürüldüğü, etkisiz hâle getirildiği ve pek çok mevzinin de kullanılamaz hâle getirildiğini biliyoruz.

Ben de Hrant Dink'i saygıyla anıyorum. Hiçbir insanın canına kastedilmesinin hiçbir mazur gerekçesinin olamayacağını bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum. Evet, olay bütün yönleriyle çalışılıyor, araştırılıyor. Bir dönem, maalesef, bu paralel devlet yapılanmasının olayı karartma girişiminden dolayı bir gecikmenin yaşandığını kabul ediyoruz ama hiçbir şey gizli kalmıyor.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sadece bu mu Sayın Bakan?

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Bu budur. Şu anda gördüğümüz kadarıyla devlet bütün yönleriyle...

Bakın, bizim Hükûmet olarak başka bir düşüncemiz olsaydı bugün bu olayı tüm yönleriyle araştırma noktasında her türlü gayreti göstermez, adalete de gereken desteği vermezdik. Şu anda biz bu olayın da, tüm faili meçhul cinayetlerin de aydınlatılması noktasında ilgili tüm kurumların üzerine düşen her şeyi en iyi şekilde yapmasını arzu ediyoruz, talep ediyoruz. Ümidim, temennim, Hrant Dink cinayetini işlemeyi azmettirenlerin de ortaya çıkarılması ve onların da gereken cezayı alması. Sadece Hrant Dink için söylemiyorum bunu, özellikle tüm faili meçhul cinayetleri işleyenler ve işletenlerin perde arkasındaki aktörlerin de ortaya çıkarılması. Bu konudaki irademiz tam ve nettir.

Erzurum noktasında -ki, Sayın Aydın'ın ifadelerini hemen biz not aldık- inşallah en kısa sürede arkadaşlarımız gereken çalışmayı yapıp kendisine takdim edecekler.

Afyon Şeker Fabrikası, Sayın Parsak'ın ifade ettiği... Şeker Kurumu bizim Bakanlık olarak ilişkili kuruluşumuz ama şeker fabrikaları Maliye Bakanlığının şu anda inisiyatifinde. Buradaki soruyu da inanıyorum ki Maliye Bakanlığındaki arkadaşlarımız size yazılı olarak cevaplayacaklar.

Sayın Usta'nın sorduğu soru çok uzun ve detaylı bir soru ama şunu ifade edeyim...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Sayın Başkan, bir dakika, şunu sadece ifade edeyim...

BAŞKAN - Sayın Bakan, evet, tamamlamanız için...

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Sayın Usta, eğer AK PARTİ 2002'den 2015 yılına kadar hiçbir şey yapmasaydı bu gayrisafi yurt içi hasıla 233 milyar dolardan 822 milyar dolara kadar çıkmazdı.

ERHAN USTA (Samsun) - Şu an 722'ye düştü.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Kişi başına düşen millî gelir 3.300 dolardan 11 bin dolar seviyesine kadar çıkmazdı ve ihracat 36 milyar dolardan 157 milyar dolar mertebesine çıkmazdı. Bunu birinci nesil reformlarla başardık. Şimdi ikinci nesil reformlarla inşallah burada yeni bir sıçrama yapmayı hedefliyoruz. Özellikle bütün Meclisimizden istediğimiz AR-GE reform paketi inşallah Meclis gündemine geliyor, Sanayi Komisyonunda inşallah görüşülecek, ondan sonra da sizlerin de desteği ve katkılarıyla inşallah ikinci nesil reformları birlikte hayata geçiririz.

Görme engellilerle ilgili Sayın Haberal'ın söylediği ifadeyi ben de çok önemsedim. Aslında çok güzel bazı teknolojik çalışmaları ticarileştirerek görme engellilerin de gazete okumasını kolaylaştıracak bazı teknolojileri şu anda ticarileştirmekle ilgili de çalışıyoruz. Bu noktada da ben eminim ki ilgili tüm arkadaşlarımız da...

ERKAN HABERAL (Ankara) - Sayın Bakan, olan bir uygulama var zaten. Daha evvel Resmî Gazete sesli olarak yayınlanıyordu.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Şimdi, sesli olarak değil, aynı şekilde dokunarak da Resmî Gazete'yi okuma imkânı gelecek. Şu anda bununla ilgili çalışma da yapılıyor. İnşallah bunu çok hızlı bir şekilde hayata geçirmenin gayreti içerisinde olacağız.

Son olarak, Sayın Başkanım, yerli otomobille ilgili kısa bir bilgi vermek isterim.

ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Bakanım, "Somut bir şey söyleyin." dedim. Bana "Şöyle oldu, böyle oldu." değil de somut, "Biz bu şu programları uyguladık. Türkiye'yi biz getirdik buraya." diye bir söyleyin lütfen. 800 milyar dolara çıkmış millî gelir şu anda 722 milyar dolara düştü.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Sayın Usta, siz biliyorsunuz ki doların bütün dünyada değer kazanmasından kaynaklanan ve şu andaki gelişmekte olan tüm ülkelerin gayrisafi yurt içi hasılalarında düşme var.

ERHAN USTA (Samsun) - Bana bir tane örnek verin, lütfen, örnek istiyorum.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Bunun sadece Türkiye'ye özgü bir durum olmadığını siz çok iyi biliyorsunuz.

Sayın Başkanım, ben sadece yerli otomobille ilgili Sayın Kuşoğlu ve Sayın Tarhan'ın ifade ettiği konuyla ilgili çok kısa bilgi vermek isterim.

Değerli arkadaşlar, Türkiye 1894 yılında başlamış yerli otomobil hikâyesine ve 1961 yılında çok çok yaklaştığı hâlde, maalesef o dönemin siyasi iktidarının bu projeyi en azından sahiplenmemesi vesilesiyle Türkiye otomobil üreten bir ülke olma özelliğini kazanamamış. Bu hepimizin içerisinde bir uhdedir. Bundan eminim ki şurada bulunan hiçbir siyasi parti mensubu, hiçbir milletvekili bu noktada farklı düşünmüyor ve bizim yaptığımız çalışmada da yerli otomobil fikrine kamuoyunun desteği çok yüksek.

Evet, Türkiye yerli otomobili üretmeli ve üretecek. Ancak bu yerli otomobil şu andaki içten yanmalı teknolojiyle değil, geleceğin teknolojisi olan menzili artırılmış elektrikli araç ve on yıl sonra da diyebiliriz ki tamamen elektrikli araç olmak durumunda. Bu noktada, biz, evet, bir İsveç firmasının daha önceden kullandığı bir platformu satın aldık ama bu platform bizim nihai ürünümüz değil. Bunu özellikle söylemek istiyorum. Biz bu platformu sadece TÜBİTAK'ta geliştirdiğimiz yeni teknolojileri aktarmak ve gelecekte var olacak teknolojileri bu platform üzerinden geliştirmek için aldık ve şu anda bunu geliştiriyoruz.

Burada iki şeyi söylemek durumundayız. Bir: Evet, bir Türkiye markası oluşturmak durumundayız. Bu otomotiv yan sanayisinin de stratejik ortak konumuna yükselmesi için gerekiyor. Ama aynı zamanda, otomobilde paradigma değişiminin yaşandığı böyle bir dönemde kesinlikle Türkiye'nin yerli otomobili aynı zamanda teknoloji üretme, geliştirme ve ihraç etme platformu olarak kullanma zorunluluğu var. Eğer Türkiye önümüzdeki üç beş sene içerisinde bu noktada bir çalışma yapmazsa şimdiye kadar olduğu gibi bir otuz kırk yıl daha tribünde seyirci olarak devam edebilir. Biz bunu istemiyoruz. Bu noktada bunu bir millî proje olarak görüyoruz ve şu anda da planladığımız takvime uygun olarak da son derece başarılı şekilde gidiyoruz. Bizim elimizde bulunan batarya teknolojisi gibi, elektrikli motor teknolojisi, sensör teknolojisi gibi teknolojileri yüklüyoruz, bunun dışında da gelişmiş dünyayla bu konuda teknolojik iş birliğini de dışlamıyoruz. Dünyadaki Türk bilim insanlarının da bu konudaki desteklerini de özellikle bu projede çok ama çok önemsiyoruz. İnşallah konu geldiğinde sizlere çok daha detaylı bilgiyi sunma imkânımız olacak.

Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)