GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, (2/322) esas numaralı Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/17) münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:36
Tarih:09.02.2016

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, İç Tüzük'ün 37'nci maddesi uyarınca Meclis Genel Kuruluna getirmiş olduğumuz kanunun maddesi... Takdir edersiniz değerli arkadaşlar, hep kadın cinayetlerinden şikâyetçiyiz. "Özgecan yasası" dediğimiz, kadın cinayetleriyle ilgili Türk Ceza Kanunu'nun 82'nci maddesine şöyle bir fıkra eklenmesini talep ettik: "Kasten öldürme suçunun, sırf kadın saikiyle işlenmesi hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılır. Bu suça karşı indirim hâlleri uygulanmaz." Buradaki amaç, kadınlara yönelik suçların cezalarının artırılarak bu tür suçların işlenmesini en aza indirgemektir. Tabii, dışarıda konuştuğumuz zaman, birebir diyaloglarda, birebir ilişkilerde dört siyasi partiden de "Biz kadın cinayetlerine karşıyız." deniliyor. "Gerçekten kadın saiki nedeniyle eğer bir suç işlenmişse müebbet hapis cezası verilsin, hafifletici nedenlerin hiçbirinden de yararlanmasın." diyoruz. Peki, o zaman, eğer, biz, gerçekten bu düşüncemizde samimiysek, dürüstsek, topluma karşı hakikate aykırı beyanlarda bulunmuyorsak o zaman gerçekten bu Türk Ceza Kanunu'nun 82'nci maddesine... Kadın cinayetlerinin bu kadar ayyuka çıktığı, bu kadar yüksek sayıda her gün işlendiği bir ortamda, bununla mücadele etmenin yolu Parlamentoda bu yasanın geçmesine bağlı. Bu bir turnusol kâğıdıdır. Yani, kadın cinayetlerine kimler taraftar, kimler taraftar değil; ülkemizde kadın cinayetlerinin kimler işlenmesini istiyor ve bunu teşvik ediyor, manevi destek veriyor, kimler destek vermiyor. Bu yasa bunun oylanması.

Değerli arkadaşlar, ben umuyorum ve diliyorum ki, burada sağduyu kazanacak. Bu kanun teklifimizin burada herhangi bir siyasi partiye bir getirisi, vesairesi yok; bu insanlık için yapılan bir şey. Bu toplumun yüzde 50'si kadın, yüzde 50'si erkek, bizi doğuran insan da bir kadın değerli arkadaşlar.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - O komiser bizi doğuran bir insandı işte.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Suçla mücadele için...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - O kadın komisere yaptın sen bunu.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Suçla mücadele için...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - O, kadın değil miydi he?

MAHMUT TANAL (Devamla) - Suçla mücadele için bunun yapılması lazım.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Samimi olacaksın, samimi.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Başkan, susturacak mısınız?

BAŞKAN - Sayın Çavuşoğlu...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Senin kadın komisere yaptıklarını unutmadık biz; samimi olacaksın.

BAŞKAN - Sayın Çavuşoğlu, lütfen...

MAHMUT TANAL (Devamla) - Süreyi de eğer hesap ederseniz mutlu olurum.

BAŞKAN - Süreye karışmıyorum.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ve komiser de kadındı.

BAŞKAN - Sayın Çavuşoğlu...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Samimi değil Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Siz Genel Kurula hitap edin.

Buyurun Sayın Tanal.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Değerli arkadaşlar...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Bir kadın komisere tacizde bulunan bir insan bu.

BAŞKAN - Sayın Çavuşoğlu, lütfen ama...

MAHMUT TANAL (Devamla) - Utanmaz, yalancı insansınız. Eğer, kim öyle bir hadiseye neden olmuşsa ahlaksız ve şerefsizdir, bunu ispatlamayan da şerefsizdir, laf atan da. (CHP sıralarından alkışlar)

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Cevabı verdi sana.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, burada bu tür ahlaksızlıklarla hep mücadele eden, adaletin, hukukun üstünlüğünün timsali olmuş olan bir insanım ben. Bu tür ahlaksızlıklar... Bize ne çamur kalır...

Değerli arkadaşlar, ben hafta içerisinde Düzce'deydim.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Önce İzmir'e gitseydin keşke.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Düzce'de, Düzce Belediyesi Düzce halkının -gayet rahat- çöplerini şu şekilde boş bir alana, "Hecinler köyü" denilen bir köy alanına boşaltıyor.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Önce İzmir'i gidip görseydin, İzmir'i,

MAHMUT TANAL (Devamla) - Bu Hecinler köyünde pis lağım suları da Melen Çayı'na akıyor, Melen Çayı'na.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - İzmir'i gördünüz mü?

MAHMUT TANAL (Devamla) - Melen Çayı'ndan, aynı zamanda İstanbul'a İSKİ vasıtasıyla su temin ediliyor.

Değerli arkadaşlar, bu Melen Çayı'na sadece Düzce'nin değil, aynı şekilde Kaynaşlı Belediyesinin, aynı şekilde Gölyaka Belediyesinin... Burada, hem Küçük Melen'e hem Büyük Melen'e akan pis lağım suları İstanbul'a içme suyu olarak gönderiliyor.

Daha ötesi var, aynı zamanda, Düzce'deki entdüstriyel kullanılan o pis sular aynı şekilde yine Melen Çayı'na aktarılıyor. Burada, Melen Çayı'na Düzce'de akan bu pislik, bu lağımlar... Halkın sağlığıyla oynanıyor. Türk Ceza Kanunu'nun 181'inci maddesi uyarınca, bu, suç.

Bana yerinizden laf atacağınıza gidin, Düzce'deki belediyenizle konuşun; gidin, Kaynaşlı'daki belediyenizle konuşun; gidin, Gölyaka'daki belediyeyle konuşun.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Siz de İzmir'e gidin. İzmir Büyükşehir çöpünü nereye döküyor?

MAHMUT TANAL (Devamla) - Düzceli halk milletvekilini tanımıyor. "Biz 3 tane milletvekili seçtik, keşke oy vermez olaydık." diyorlar. "Bu milletvekillerimiz nerede?" diyorlar. (CHP sıralarından alkışlar) Bakın, gazetelere çıkıyor, gazetelere. Halk sizi arıyor, ilanla arıyor. İlanla Düzce milletvekillerini arıyor halk. Onun için, benim sizden ricam...

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - İzmir Büyükşehir Belediyesinde çöpler nereye dökülüyor?

MAHMUT TANAL (Devamla) - Bana laf atacağınıza, Düzce'deki vatandaşın kaldığı koşulları nasıl düzeltebiliriz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TANAL (Devamla) - ...oradaki sağlık koşullarını nasıl düzeltebiliriz...

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ne oldu 1 Kasımda? Düzce 3-0.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Oradaki o pis kokuyu nasıl giderebiliriz? Gelin, Düzce'nin adına konuşun, Düzce'nin adına.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Kendim gittim, gezdim. İzmir Büyükşehire git sen. İzmir Büyükşehir çöpünü nereye döküyor? Aydın Büyükşehir nereye döküyor? Git bak.

BAŞKAN - Sayın Tanal, süreniz dolmuştur.

MAHMUT TANAL (Devamla) - Sayın Başkan, süreme ekleme yapabilirseniz...