GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye'de insan hakları sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:39
Tarih:16.02.2016

GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün, Türkiye İnsan Hakları Vakfının kuruluşunun 26'ncı yılı. Ben de bu sebeple, Türkiye'de her geçen gün daha da yakıcı hâle gelen insan hakları ihlallerine bir kez daha dikkatlerinizi çekmek istiyorum.

Sözlerime, vakfın kurucuları arasında yer alan Muzaffer İlhan Erdost'un 7 Kasım 1980'de Mamak Cezaevinde dövülerek öldürülen kardeşi İlhan Erdost'u ve geçtiğimiz günlerde hain bir saldırıda yitirdiğimiz Tahir Elçi'yi anarak başlamak istiyorum. Hak ve özgürlükler mücadelesinde anıları önünde saygıyla eğiliyorum.

İnsan Hakları Vakfı, işkence görenlerin tedavisi ve yakınlarının rehabilitasyonu amacıyla kurulmuştur yani bugün anayasasını değiştirmemizin gerektiği konusunda hemfikir olduğumuz 12 Eylülün yaralarını sarmak için. Aradan yirmi altı yıl geçti ancak vakıf misyonunu tamamlayamadı. İnsan hakları ihlalleri o karanlık günlerden bugünlere artarak geldi ve çeşitlendi. Dün işkence, gözaltında kayıplar, yargısız infazlar, adil yargılama, düşünce ve ifade özgürlüğü diyorduk, bugün bunlara kadına yönelik şiddet, iş güvenliği, çocuk işçiler ve topraklarımızda sayıları 2,5 milyona ulaşan mültecileri de ekledik.

Değerli vekiller, ülkemizde insan hakları ihlalinin nereden başlayıp nerede bittiğini kestirmek mümkün değil. Sokağa çıkma yasaklarının yol açtığı ihlalleri mi, cezasızlığın ortaya çıkardığı sorunları mı söyleyeyim, yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, kadın cinayetleri, iş kazaları ya da yasa dışı çalıştırılan çocuk işçileri mi, F tipi cezaevlerindeki tecrit ve baskıları mı, yoksa Türkiye'nin dört bir yanına dağılmış 2,5 milyon Suriyelinin dramını mı?

Şunu biliyorum ki, hangi görüşten olursak olalım, hangi partiyi temsil edersek edelim, tanık olduğumuz insan hakları ihlalleri hepimizi belli düzeyde etkilemekte. Ne yazık ki, siyaset yapma geleneğimiz ortak akıl üretmekten çok karşılıklı pozisyon almakla sınırlı olduğu için bu sorunlara çözüm üretmekte başarılı olamamaktayız.

Geçtiğimiz günlerde Dünya Özgürlük Raporu 2016 yayınlandı. Bu rapora göre Türkiye kısmen özgür ülkeler arasında yer alıyor, özgürlükler bakımından da gerileyen ülkelerden biri olarak tanımlanmış. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde 8.450 dosyayla hakkında en fazla dava başvurusu olan üçüncü ülkeyiz, 2015 yılında alınan 823 kararın 87'si ülkemizle ilgili. En fazla ceza aldığımız konu ise adil yargılanma hakkının ihlali.

Yine, bu ihlaller karşısında cezasızlık da ne yazık ki ülkemizde bir yönetim ilkesi hâline geldi. Hak ihlalinde bulunanlar yargı önünde hesap vermediği gibi, korunuyor, kollanıyor, terfi ediyorlar. Bu, iktidardan iktidara devredilen, süreklilik arz eden bir devlet geleneğine dönüştü ne yazık ki. Cezalandırılmayan her ihlal bir sonrakine davet çıkarıyor, vicdanlarımızı yaralıyor, insanlığımızı törpülüyor ve toplumumuzu çürütüyor.

Değerli vekiller, gelin, kamu görevlilerinin hiçbir gerekçeyle, insanın insan olmaktan kaynaklanan haklarını elinden alamayacağını hep birlikte savunalım. Savunalım ki yeni Dilek Doğan olaylarıyla karşılaşmayalım. Yarın, hiçbir nedeni yokken hayatından koparılan Dilek Doğan'ın davası var. Gelin, hayat hakkı elinden alınan gencecik bir kızın ailesinin yanında duralım. Bugün Doğan ailesinin başına gelenlerin yarın bizlerin, sevdiklerimizin de başına gelmesi mümkün.

Bildiğiniz gibi, Türkiye'de çok uzun yıllardır insan hakları ihlali ve ifade özgürlüğü ihlalleri bakımından süregelen bir süreç var. Ne yazık ki bugün ifade özgürlüğünün yanı sıra siyasi eleştiri özgürlüğü hakkımız da yok. 30'dan fazla gazeteci tutuklu. Diğer taraftan, kadınlarımız büyük bir şiddet sarmalının içinde. 2015 yılında 303 kadın hayatını kaybetti; ocak ayında bu rakam 36'yı buldu.

Hepimizi derinden etkileyen, kadına yönelik şiddetin simge ismi "Özgecan" adıyla anılan yasayı ne yazık ki Meclisten hâlâ çıkaramadık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ (Devamla) - Bir dakika süre alabilir miyim.

BAŞKAN - Buyurun, sözlerinizi tamamlayınız.

Mikrofonunuzu açıyorum.

GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ (Devamla) - Ceza Yasası'nda yapacağımız değişiklikle, sanıklara verilen iyi hâl ve tahrik indirimlerinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Partiler üstü olan kadın sorununa bile çözüm üretemememiz çok acı.

Diğer bir konu da, insanca yaşam hakkı. "İş kazaları" deyip geçiyoruz bunu biz. 1.730 emekçimiz geçen sene hayatını kaybetti.

Sonuç olarak değerli vekiller, bugün tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldıramasak da en aza indirme şansımız var. Yarın İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda görüşmeye başlayacağımız, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumuna İlişkin Kanun Tasarısı'nı bu bakımdan önemsiyorum.

Bütün partilerin katkılarıyla hak ihlallerini engelleyici bir yasayı buradan çıkarma umuduyla tüm Genel Kurulu buradan selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)