| Konu: | Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Pervin Buldan'ın, Avrupa Birliği müktesebatında kişisel verilerin korunmasıyla ilgili tüzüğün henüz kabul edilmemesi nedeniyle 117 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın geri çekilmesiyle ilgili talebi yerine getirmemesinin İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında usul görüşmesi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 24.02.2016 |
İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; önemli bir kanun tasarısını görüşüyoruz. Görüşme sırasında kanun tasarısının içeriğine ilişkin değerlendirmelerden ziyade usul tartışmasının yapılması tabii ki olabilir, doğrudur tüzük gereği ama öncelikle tasarının içeriğine ilişkin eksikliklerin ne şekilde giderilebileceğine dair bir odaklanmanın daha yerinde olacağını düşünüyoruz. Türkiye, egemen bir ülke olarak kuşkusuz diğer devletlerin ya da uluslararası kuruluşların ne yaptığına bağlı kalmaksızın kendi hukukunu, iç hukukunu düzenleyebilir, düzenleyecektir. Burada önemli olan -başta da söylediğim gibi, ifade ettiğim gibi- Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı, başta, amacında ve felsefesinde belirtilen amaca matuf bir düzenleme midir? Bir eksikliği var mıdır? Varsa bunlar nasıl giderilebilir? Giderilmesi için ekstra bir zamana ihtiyaç var mıdır? Bu minval üzere taştırmayı yürütürsek daha milletimizin beklediği tarzda bir hareket tarzını geliştirmiş oluruz diye düşünüyorum.
Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak memleketin, milletin yararına olan, milletimizin refahını sağlayacak her türlü düzenlemenin yanında olduğumuzu baştan itibaren söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Devletin ve milletin bekasını haleldar eden, ülkeyi bölünmeye götüren her türlü düzenlemenin de şiddetle karşısında olduğumuzu ve karşısında durmaya devam edeceğimizi söyledik, söylemeye de devam ediyoruz.
Bu konuyla ilgili olarak da Milliyetçi Hareket Partisi seçim beyannamesinde aynen şöyle söyledik: "Bilgi güvenliğinin sağlanması stratejik öneme sahip olup bilgiye erişimin paylaşılmasının ve korunmasının güvenliği için gerekli hukuki, kurumsal ve teknolojik altyapı oluşturulacaktır. Kişisel, kurumsal ve ulusal bilgilerin güvenliğinin sağlanmasında yönetici, kullanıcı, üretici, satıcı, uygulayıcı, denetleyici ve düzenleyici tarafların sorumluluk içinde hareket etmesi sağlanacaktır. Ülkemizde özellikle sosyal güvenlik, adres, kimlik, seçmen, vergi kayıtları gibi kritik kişisel verileri, bilgi ve belgeleri işleyen, sunan ve saklayan kamu görevlileri ile bankalar, finans kuruluşları, elektronik sertifika hizmet sağlayıcıları, kayıtlı elektronik posta hizmet sağlayıcıları, noterler ve benzeri gibi önemli bilgi işleyen, taşıyan ve saklayan kuruluşların bilgi ve iletişim güvenliğini temin edecek bir altyapıya sahip olmaları sağlanacaktır." Seçim beyannamemizde biz bunu taahhüt ettik. Dolayısıyla, Anayasa'nın 20'nci maddesinde de öngörülen, bir temel hak olarak öngörülen bu düzenlemenin süratle yapılmasını, gerçekleştirilmesini istiyoruz. Ancak bu, süratle yapılırken mutlaka gerçek anlamda bir kişisel verilerin korunması amacına hizmet edecek tarzda gerçekleştirilmesi şarttır. Fişleme gibi birtakım kaygıların mutlaka tasarıdan giderilmesi lazımdır. O amaçla gerek Komisyonda gerekse Genel Kurulda verdiğimiz önergelerin dikkate alınması suretiyle bu eksikliklerin giderilebileceğini düşünüyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)