GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Güvenlik güçlerinin milletin huzuru, güvenliği ve barışı için gerekeni yapacağına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:43
Tarih:24.02.2016

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gecenin bu saatinde hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesi elbette terör sorunu. Şu anda bazı illerimizin bazı ilçelerinde bölücü terör örgütü teröristleri tarafından hendekler kazılmış, barikatlar kurulmuş, bombalı düzenekler kurulmuş, elinde silah bulunan teröristler buradan askere, polise, kamu binalarına ve sivil vatandaşlara karşı otomatik silahlarla, roketatarlarla, el yapımı bombalarla saldırı düzenliyor, saldırılar yapıyor. İşte, ambulans çağrıldığında, bakıyorsunuz, ambulans şoförü veya oradaki ebe, hemşire öldürülüyor, infazlar yapılıyor. Dünyanın demokratik, hukuk devleti olan hangi ülkesi bir mahallesinde gayrimeşru, gayrihukuki bir biçimde teröristlerin hendek kazması ve orayı kurtarılmış bölge ilan etmesini görür, buna ses çıkarmaz. Bir tane demokratik, hukuk devleti gösterin ki böyle bir minvalde, böyle bir durumda sessiz kalsın. Bütün egemen devletler, bütün hukuk devletleri hukuk içinde ne yapılması gerekiyorsa onu yapar. Amerika da, Almanya da, İngiltere de ülkemizin bazı yerleşim yerlerinde olduğu gibi terör eylemleri ve bununla alakalı çalışmalar olduğunda hangi tutumu onlar sergilerse Türkiye de aynı tutumu sergiliyor. Şu anda şiddeti yapan kim? Kanı akıtan kim? Şimdi, burada durup dururken bu kan akıyor mu? Şimdi, şu anda baktığınızda, diyelim ki terör saldırıları yok, sanki Türk Silahlı Kuvvetleri veya güvenlik güçleri, hiç kimse yok, kendi kendine bir tarafa doğru kurşun atıyor, oralara operasyon düzenliyor. Peki, bu kadar asker, polis niye şehit oluyor?

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Olmasınlar; kim istiyor?

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Yani demek ki karşıda birileri var.

Peki, teröristler ellerinde silahlarla, bombalarla saldırırken Türkiye Cumhuriyeti devleti onu seyrederse oralarda devlet kalır mı, oralarda hükûmet kalır mı, oralarda Türkiye kalır mı? Onun için, bu milletin huzuru için, güvenliği için, barışı için her türlü şiddete karşı, teröre karşı güvenlik güçleri gerekeni yapar.

Çözüm, elbette siyasidir. Biz hep söylüyoruz, şurada konuşuluyor; konuşmaktan yana bir sıkıntı var mı, tartışmaktan yana bir sıkıntı var mı? Ne kadar olursa olsun münazaradan, münakaşadan yana bir sıkıntı var mı?

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Müzakere süreci niye bitti o zaman?

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sıkıntı bombadan yanadır, şiddetten yanadır, roketten yanadır, askeri, polisi şehit etmekten yanadır, masumları katletmekten yanadır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bakın, o bölgede sokağa çıkma yasakları neden ilan edildi? Sivil vatandaşlarımızın kılına zarar gelmesin diye. Eğer sokağa çıkma yasakları ilan edilmemiş olsa sivil vatandaşlarımız zarar görebilirdi. Bugün, Sur'da, bu kadar süredir hâlâ operasyonlar sürüyorsa bunun ana nedeni, Sur'da yaşayan masum, sivil, teröre bulaşmamış ve onlarla birlikte olmayan, silaha elini sürmemiş bir vatandaşımızın burnu kanamasın diyedir. Onun için bunlar uzun sürüyor. Eğer başka ülkeler gibi Türkiye yapmış olsa başka olur ama biz ne yapıyoruz? Bir insanımız en ufacık zarar görmesin diye ona karşı büyük bir hassasiyetle hareket ediyoruz.

Bakın, Ankara'da terör saldırısı oldu. Bir canlı bomba geldi, masum insanları ne yaptı? Orada ölümüne neden oldu, şehit oldu 29 insan. Şimdi, peki, ben soruyorum; bu işi yapan terörist midir, değil midir? Şimdi, buna gidip taziyede bulunmak, başsağlığı dilemek, mabetlerde bunu yapmak...

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Hainliktir o, hainlik! Vatan hainliğidir o!

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - ...burada şehit ettiği insanların ruhuna azap değil midir, terörü kutsamak değil midir, "İyi yaptın.", kahraman görmek değil midir? (AK PARTİ sıralarından "Yuh! Yuh olsun!" sesleri, alkışlar)

30 insanı öldürecek, şehit edecek, siz gideceksiniz, onu kutsayacaksınız, sonra "Ben barış istiyorum, kan dursun diyorum, gözyaşı dinsin diyorum..." Ya, böyle barış mı istenir? Böyle kan dursun mu denir?

ÇAĞLAR DEMİREL (Diyarbakır) - Bakanın süresi yok mu acaba? Bakanın süresi yok mu Başkan?

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Rahatsız mı oldun?

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - O zaman, bunu burada Hükûmete söylediğiniz gibi, Kandil'e de söyleyeceksiniz, YPG'ye de PKK'ya da KCK'ya da elinde silah olan, kan döken, kan dökmeyi şeref zanneden bütün herkese söyleyeceksiniz, teröristlere de söyleyeceksiniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Söyledin mi; Kandil'e seslendin mi? Nerede seslendin? Niye duymadık biz?

OSMAN BAYDEMİR (Şanlıurfa) - Biliyorsun, biliyorsun.

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Buradakiler, burada olanlar... Hâlâ, o Sur'da eli silahlı, askere, polise kurşun yağdıranlar kim? Siviller mi? Siviller mi yapıyor bunu? Elinizi vicdanınıza koyun.

MİZGİN IRGAT (Bitlis) - Sayın Bakan, bir hukukçu gibi konuşun, bir hukukçusunuz siz.

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Biz sivil bir vatandaşımızın burnu kanamasın diye her şeyi yapıyoruz. Kimse çocukların, kadınların, yaşlıların, masumların ölmesini istemez, hele AK PARTİ Hükûmeti asla istemez.

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Sayın Bakan, kaç tane sivil öldüğünü açıklayın lütfen.

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Bizim aldığımız inisiyatifleri Cumhuriyet Dönemi'nde hiçbir cumhuriyet hükûmeti almamıştır. Biz, bu ülkede kan dursun, gözyaşı dinsin diye, her şeye rağmen inisiyatif aldık ama bütün bu inisiyatifleri bombalayan yine terör örgütüdür, ona destek verenlerdir. Onun için de onlara bunları söylerseniz samimi olduğunuza ben inanırım.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Yürekleri yok, yürekleri yok.

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Ama bombayı atanı görmeyeceksiniz, hendeği kazanı görmeyeceksiniz, askeri, polisi şehit edeni görmeyeceksiniz, işte Merasim Sokak'ta onca vatandaşımızı şehit edeni görmeyeceksiniz, o masum insanları koruyan askeri, polisi göreceksiniz.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Yemezler!

ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Burada adalet de yok, vicdan da yok, hakkaniyet de yok. Milletimiz hepsini görüyor.

Tekrar hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından ayakta sürekli alkışlar)