GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 1'inci tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:46
Tarih:27.02.2016

AK PARTİ GRUBU ADINA FATİH ŞAHİN (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 Yılı Bütçe Yasa Tasarısı üzerinde, Sayıştay Başkanlığının bütçesi üzerinde fikirlerimi beyan etmek üzere söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bütçeler belirli bir dönemde elde edeceğiniz tahminî gelirlerin ve tahminî giderlerin tamamını gösteren, Parlamento tarafından yürürlüğe konan belgelerdir. Parlamento, bütçeyi çıkarmakla mükellef olduğu gibi, bütçenin nereye kullanıldığını Sayıştay Başkanlığı marifetiyle de denetlemektedir. Türk Sayıştayının derinliği cumhuriyet öncesi döneme, 1862 yılına dayanmaktadır. Sayıştay yüz elli dört yıllık geçmişiyle ülkemizin en köklü kurumlarından biridir. Sayıştay, Anayasa'da "Yargı" başlığı bölümünde düzenlenmiş anayasal bir kurumdur. Türkiye Büyük Millet Meclisi vatandaş adına kamu gelirlerini toplama ve harcama yetkisini yürütme organına verir. Sayıştay Başkanlığımız da bu yetki doğrultusunda raporlamalarını yapar ve uygunluk bildirimleri aracılığıyla devlet ve millet adına denetim görevini yerine getirir.

AK PARTİ tek başına iktidar olmasıyla birlikte kamu mali yönetimi, bütçe ve muhasebe alanında reform çalışmalarına başlamış ve hız kesmeden bu çalışmalarını bugüne kadar sürdürmüştür. Kamu mali yönetimi ve denetim alanında yapılan reformları başlıklar hâlinde kısaca ifade etmek isterim: 2004 yılında Anayasa'nın 160'ıncı maddesinde yapılan değişiklikle askerî malların denetimindeki kısıtlamalar kaldırılmış ve Sayıştayın askerî malları hiçbir kısıtlamaya tabi olmaksınız denetlemesinin önü açılmıştır. 2005 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle mahallî idarelerin denetiminin doğrudan Sayıştay tarafından yapılabilmesi imkânı getirilmiştir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu uygulamaya konulmuştur. Siyasi partilerin mali denetiminin Sayıştay tarafından yapılmasını sağlayan 6216 sayılı Kanun yürürlüğe konulmuştur. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Sayıştaya devredilmiş ve denetim tek çatı altında toplanmıştır. Kamu kaynağı kullanan kuruluşların Sayıştay tarafından denetiminin kapsamı AK PARTİ iktidarları döneminde genişletilmiştir. 832 sayılı Kanun yalnızca uygunluk denetimi yapmaya imkân verirken 6085 sayılı Kanun'la Sayıştay yalnızca uygunluk denetimi yapmaktan ziyade performans ve mali denetim yapar hâle gelmiştir. 6085 sayılı Kanun'la raporlama fonksiyonu güçlendirilerek kamuoyuna açıklama zorunluluğu getirilmiştir.

Tüm bu reformlar doğrultusunda hesap verilebilir, dünya standartlarında bir denetim süreci işlemeye başlamıştır. Kamu harcamalarında verimlilik sağlanarak israf önlenmiş, kalkınmamızın hızlanması ve sürdürülebilir bir kalkınmanın gerçekleşmesinin önü açılmıştır. Devlet-vatandaş ilişkisinde güven duygusu oluşmuş, saydam bir bütçe gelir-gider denetim mekanizması bina edilmiştir.

Bütçenin giderlerinin vatandaşa şeffaf olarak sunulması kalkınmanın ve gelirin tabana yayılmasının birincil şartıdır. Daha önce kesin hesaplar Plan ve Bütçe Komisyonuna gönderilmezken 6085 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle birlikte 2012 yılından itibaren raporlar Meclise ve ilgili mercilere Sayıştay tarafından gönderilmeye başlanmıştır. 2014 yılı denetim programı dâhilinde Sayıştay Başkanlığı tarafından 6 genel rapor, 482 kurum raporu, 74 KİT raporu, 77 siyasi parti denetim raporu ve 911 yargılamaya esas rapor olmak üzere 1.550 adet rapor ilgili mercilere sunulmuştur.

Sayıştayın ve denetçilerin bağımsızlığı Anayasa Mahkemesinin kararıyla güvence altına alınmıştır. Sayıştayın Türkiye Büyük Millet Meclisi adına görev yapması, denetim görevini millet adına yaptığının en açık göstergesidir. Plan ve Bütçe Komisyonu tutanaklarına bakıldığında hem iktidar partisinin hem de muhalefet partilerinin Sayıştay raporlarından azami ölçüde istifade ettiğini görebilmekteyiz. Bu da Sayıştay Başkanlığımızın gerek yasama gerekse denetim konularında Parlamentoya sunmuş olduğu katkının en açık göstergelerinden bir tanesidir.

Artık, milletimiz adına büyük bütçeler yapan bir Türkiye var. Gelirini, giderini öngörebilen, şeffaf ve denetlenebilir, kamuoyunun her an ulaşabileceği bir saydamlıkla yürütülen bir denetim mekanizması var.

Sözlerimi sonlandırırken 2016 yılı bütçesinin ülkemize, milletimize ve Sayıştamıza hayırlar getirmesini temenni ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)