| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 1'inci tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 46 |
| Tarih: | 27.02.2016 |
AK PARTİ GRUBU ADINA YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın Yargıtay bütçesiyle ilgili bölümünde AK PARTİ Grubu adına söz aldım. Bu vesileyle Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı mercisine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme mercisidir. Hukuk devletinin ön şartı, vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini teminat altına alan bir yargı sisteminin varlığına bağlıdır. Son on dört yılda, ülkemizde, hukukun üstünlüğünün tesisi anlamında, öncelikle temel kanunlarımızın çağdaş hâle getirilmesi anlamında önemli çalışmalar yapıldı; Ceza Kanunu'muz, Ceza Usul Kanunu'muz, Borçlar Kanunu'muz, Ticaret Kanunu'muz, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'muz, hemen hemen bütün temel kanunlarımız yenilendi, çağdaş hâle getirildi. Tabii, adli hizmetlerin yerine getirildiği fiziki mekânlar da adalet sarayı ismine uygun hâle getirilerek bu konuda da önemli ilerlemeler sağlandı.
Tabii, yargı hizmetlerinin görüldüğü mekânlar önemli, mevzuatın yenilenmesi önemli ama bu mevzuatı uygulayacak, bunu yorumlayacak yargıçların, hâkimlerin, savcıların konumu da önemli. Tabii, bu noktadaki eksikliklerimizi ülke olarak hep beraber yaşıyoruz, özellikle yargının bağımsız ve tarafsız olması noktasında hepimiz bunu her toplantıda söylüyoruz ancak bugüne kadar bu konuda başarı sağladığımızı söyleyemiyoruz çünkü yargı maalesef geçmiş dönemlerde birilerinin arkabahçesi yapıldığı gibi, yine yakın dönemde de belli ideolojiye mensup kişilerin arkabahçesi hâline getirilme çabalarını görüyoruz.
MUSA ÇAM (İzmir) - Yapma. Siz neredeydiniz o zaman Yılmaz Bey? Kucak kucağa değil miydiniz?
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - AK PARTİ olarak biz buna karşıyız.
MUSA ÇAM (İzmir) - Yapma, etme eyleme ya! Kucak kucağaydınız daha düne kadar.
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Tabii, geçmişte sizin Bakanınız söyledi, "5 bin tane hâkim aldım. Kendi örgütümden almayıp da başka bir yerden mi alsaydım." diyen Adalet Bakanlarını gördük.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Canciğer kuzu sarmasıydınız, canciğer!
MUSA ÇAM (İzmir) - Düne kadar aynı yataktaydınız.
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Bunun olmaması gerektiğini söylüyorum. AK PARTİ olarak yargı bağımsızlığının tam anlamıyla tesisinden yanayız ve bu anlamdaki çabalarımıza da muhalefetin destek vermesini istiyoruz. (CHP sıralarından gürültüler)
Yargının hızlı ve etkin işleyebilmesi için bir diğer önemli husus, hâkim ve savcı sayısıdır. Hâkim sayısı anlamında Avrupa Konseyi standardı 100 bin kişiye 20 hâkimdir. Türkiye'de 2002'de 100 bin kişiye 7 hâkim düşüyordu, bugüne kadar yapılan çalışmalarla 100 bin kişiye 13'e çıktı, şimdi 2019 hedefimiz 100 bin kişiye 20 hâkim yani Avrupa standardını yakalamak için çalışıyoruz.
Yine, Yargıtaydaki ağır iş yükü hepimizin malumu. Bunu ortadan kaldırmak için daire sayıları, üye sayıları artırıldı. Tabii, bu da beraberinde Yargıtayın yeniden yapılanmasıyla ilgili ihtiyacı beraberinde getirdi.
MUSA ÇAM (İzmir) - Yılmaz Bey, Pensilvanya'ya gittiniz mi?
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Bunun için de yeni Yargıtay Kanunu taslağıyla ilgili çalışmalar devam ediyor.
MUSA ÇAM (İzmir) - Pensilvanya'ya gittiniz mi?
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Yerel mahkeme kararlarının yarısından fazlasının bozulduğunu görüyoruz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hocayla fotoğraf var mı?
MUSA ÇAM (İzmir) - Hocayla fotoğraf var mı, hocayla?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hocanın eteğini öpüyordu.
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Onama oranına baktığımız zaman, hukuk dairelerinde yüzde 38, ceza dairelerinde yüzde 42. Tabii, bu da yerel mahkemelerdeki adli kalitenin yükseltilmesi ihtiyacını beraberinde getiriyor. Bununla ilgili de 64'üncü Hükûmet Programı'nda önemli tedbirler var; hukuk eğitiminin güçlendirilmesine yönelik tedbirler, yargıda meslek içi eğitimle ilgili çalışmalar, bilirkişilik kanunuyla ilgili çalışmalar, alternatif uyuşmazlık yöntemlerinin devreye sokulması -bunun yasası çıkmıştı, uygulamaya başladı- ara buluculuk, vatandaşlarımızın mahkemeye gitmeden hakkına daha çabuk kavuşabilmesi, daha ucuz yoldan kavuşabilmesi için ara buluculuk müessesi, cezada uyuşmazlık müessesi. Tüm bunların devreye girmesi durumunda yargının daha hızlı işlemesi anlamında önemli ilerlemeler sağlanacaktır.
Tabii, yargıdaki iş yükü, Yargıtayın özellikle devreden dosyalara baktığımız zaman 300 binlerin, 200 binlerin üzerinde dosya var. Bunu ortadan kaldıracak tarihî adım da istinaf mahkemelerinin devreye girmesidir. İstinaf mahkemeleriyle ilgili kanun 2004 yılında yasalaştı ancak çeşitli nedenlerle yürürlüğe girememişti. 20 Temmuz 2016 tarihinde istinaf mahkemeleri devreye giriyor ve bunu da Yargıtayın iş yükünü azaltacak ve Yargıtayın gerçek anlamda içtihat mahkemesi olmasını sağlayacak önemli bir adım olarak görüyoruz.
Yine, bireysel başvuruyla ilgili kararlarda da Anayasa Mahkemesinin esasa girmeden, Yargıtayın yetki alanına girmeden kararlar vermesi gerektiğini düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
YILMAZ TUNÇ (Devamla) - Yeni Yargıtay binasıyla ilgili çalışmalar var ve Yargıtay bütçesinin geçen yıla oranla yüzde 35 oranında arttığını da düşünecek olursak, bunu da Yargıtayın ihtiyaçlarının giderilmesi anlamında olumlu bir gelişme olarak görüyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle 2016 bütçesinin ve Yargıtay bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)