| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı 3'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 29.02.2016 |
CHP GRUBU ADINA ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Mesleki Yeterlilik Kurumu bütçesiyle ilgili grubumuzun görüşlerini sunmak üzere söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi ve halkımızı saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Mesleki Yeterlilik Kurumunun amacı, mesleki yeterlilikleri tanıyan, uluslararası düzeyde kalite güvencesi sağlanmış ulusal yeterlilik sistemini kurmak ve işletmektir; gayet doğru ve yerinde bir amaç. Peki, kurulduğundan bugüne kadar dokuz yılda Mesleki Yeterlilik Kurumu amacına yeterince ulaşmış mıdır? İşte burası bir soru işaretidir.
Mesleki Yeterlilik Kurumu, 18 milyon çalışanın bulunduğu ülkemizde dokuz yılda sadece 35 bin kişiye mesleki yeterlilik belgesi vermiştir. Sayın Bakan, sizce bu yeterli midir? "Yeterlidir." diyorsanız ben buna söyleyecek bir söz bulamıyorum.
Değerli milletvekilleri, yani, Mesleki Yeterlilik Kurumu yetersiz kalmıştır.
Değerli milletvekilleri, iş ve çalışma yaşamının sorunları iktidarınız döneminde katbekat artmıştır. Çıkardığınız kanunlar ve uygulamalar hep emekçinin aleyhine olmuştur. İşçiyi bugüne kadar hiç düşünmediniz. Bakın, Soma'da yandaş şirketinizin madeninde yanarak ölen Nurettin Kara'yı hiç düşünmediniz. Yandaş havuzcu şirketinizin yaptığı üçüncü boğaz köprüsünden, viyadükten düşerek, parçalanarak ölen Lütfi Bulut'u da düşünmediniz, onun eşi Güllüman Bulut ve 3 çocuğunu da düşünmediniz. Bursa'da, merdiven altında, kayıt dışı yandaş otelde çalışan, asgari ücretin altında çalışan başörtülü Zehra Çelik bacımı da düşünmediniz. Kütahya'da yine yandaş seramik fabrikasında silikozise yakalanarak ölümü bekleyen Cengiz Altun'u da düşünmediniz. Ve yine, Ermenek'te ayağında yırtık ayakkabıyla, kara lastik ayakkabıyla oğlunun cenazesini bekleyen Recep amcayı ve Ayşe anayı da düşünmediniz. (CHP sıralarından alkışlar) Binlerce, milyonlarca işçiyi hiç düşünmediniz. Peki, kimi düşündünüz? Yandaş şirketleri ve kendinizi düşündünüz, kendinizi!
ŞAHİN TİN (Denizli) - Hep iftira atıyorsunuz.
ÜNAL DEMİRTAŞ (Devamla) - 2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nu çıkardınız. Gerçekten, bu kanunun çıkarılması doğru bir karardı, tebrik ediyorum. Ama, bu kanun iş kazalarını, iş cinayetlerini önlemeye yetti mi? İşte orası da bir soru işareti.
Şimdi size, hep rekorlarla övünüyorsunuz, "Şunu yaptık, bunu yaptık." diyorsunuz, başka rekorlarınızı söyleyeceğim. Bakın, on üç yılda iş cinayetleri rekorları kırdınız. Ben size burada kırdığınız rekorları ifade edeceğim. Bakın, on üç yılda 1 milyon 400 bin iş kazası; cumhuriyet tarihinin rekorudur bu, rekoru.
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Daha önce kayıt yoktu, kayıt. Kayıt mı tutuluyordu önceden?
ÜNAL DEMİRTAŞ (Devamla) - On üç yılda 75 bin işçi yaşıyor ama şu anda iş göremez hâlde, cumhuriyet tarihi rekoru.
ŞAHİN TİN (Denizli) - Cumhuriyet tarihinden beri değil mi?
ÜNAL DEMİRTAŞ (Devamla) - Yine, on üç yılda, bakın, 17 bin işçi, iş cinayeti sonucu yaşamını yitirdi. Bakın, iç savaşta ölenlerin rakamları kadar işçimizi sakat bıraktınız ve öldürdünüz.
ŞAHİN TİN (Denizli) - Cumhuriyet tarihinden beri mi anlatıyorsun?
ÜNAL DEMİRTAŞ (Devamla) - İşçi ölümleri âdeta iç savaş ölümleri gibi ve arkasından, bakın arkadaşlar, iş kazalarında Avrupa 1'inciliği ve dünya 3'üncülüğü. İşte, böyle bir acı tablo, sizin iktidarınızın yüz akı değil, yüz karası bir tablo arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, iş kazalarının iki temel sebebi var: Bir, denetimsizlik; iki, taşeronlaşma. Denetim mekanizmasını işletmiyorsunuz çünkü şirketler ve patronlar artık yandaş hâle gelmiş. Kendi yandaşınızı denetlemiyorsunuz ve dokunmuyorsunuz.
İkincisi, taşeronlaşma. Türkiye'yi taşeron cumhuriyetine döndürdünüz. Biz bu taşerona karşı çıkarken siz şimdi taşeronluktan daha geri, daha ilkel olan özel istihdam bürolarını yasallaştırmaya çalışıyorsunuz, işçiyi, âdeta leasingli bir makine gibi, bir mal gibi, bir köle gibi kiralamaya çalışan kanuna sahip çıkıyorsunuz.
Sayın Bakan, buradan sizi bir kez daha uyarmak istiyorum: Sizden önceki Çalışma Bakanları çok işçi cenaze namazlarını kıldılar. Bu anlayışla, bu kafayla devam ederseniz siz de daha çok işçi cenazesi namazına katılırsınız ve çok daha fazla işçi ailesinin feryatlarını dinlemek zorunda kalırsınız. Onun için, Sayın Bakan, taşerondan ve özel istihdam bürolarından vazgeçiniz.
Bakın, bir başka sorun da İşsizlik Sigortası Fonu. İşsizlik Sigortası Fonu'ndan yararlanma koşulları son derece ağır. Fon için on altı yılda, bakın, 140 katrilyon lira para toplanmış; işsiz için toplanmış bu para. Peki, ne kadarını vermişsiniz? 10 katrilyonunu yani on dörtte 1'ini vermişsiniz. Bu Fonu ne yapmışsınız? Amacı dışında kullanmışsınız ve daha önemlisi, yüzde 91'ini devlet tahvillerinde, yüzde 9'unu da kamu bankalarında kullanmışsınız. Ne yapmışsınız arkadaşlar? İşçinin, işsizin parasıyla bütçe açıklarını finanse etmişsiniz. Yani, iktidarınızın işsizlere ödemesi gereken parayı iç etmişsiniz, kendinize kullanmışsınız.
Evet, değerli milletvekilleri, şu anda, AKP'li bakanlar koro hâlinde "Kıdem tazminatı fona devredilsin." diyorlar. Peki, kıdem tazminatını fona devretmek doğru mu? İşte, orası da bir soru işareti. İşçiler bunu istemiyor. Bakın, TÜRK-İŞ "Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir." diyor. DİSK "Kıdem tazminatı için Meclisi işgal ederiz." diyor. Yandaşınız HAK-İŞ bile bunu istemiyor, hatta ve hatta işverenler bile bunu istemiyor ama AKP'li bakanlar koro hâlinde bunu istiyor. Niye?
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - İşverenin bunu istemediğini nereden biliyorsun?
ŞAHİN TİN (Denizli) - İşverenlerin istemediğini nereden biliyorsun?
ÜNAL DEMİRTAŞ (Devamla) - Çünkü kıdem tazminatını fona devrederek işçinin sırtından on beş yıl bütçenizi finanse edeceksiniz, gerçek amacınız işte bu.
Sayın Bakan, sayın AKP'liler; sizlere bir kez daha sesleniyorum: Kul hakkı yemeyin, kul hakkı yenmesine aracılık da etmeyin, işçinin cebinden de elinizi çekin. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)