| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 49 |
| Tarih: | 01.03.2016 |
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; denetimli serbestlikle ilgili konuda şu anda bir çalışmamız yok. Bildiğiniz gibi, şartlı tahliyesine bir yıl kala kişilerin denetimli serbestlik yoluyla infazı devam ediyor. Bu uygulamaya göre, bugün on sekiz ay hapis cezası alan birisi içeride bir gün, iki gün, bilemediniz en fazla bir hafta bir durum değerlendirmesi yapılana kadar kalıyor, sonra denetimli serbestliğe ayrılıyor. Eğer biz bu süreyi iki yıla çıkarırsak o zaman otuz altı ay hapis cezası alan bir vatandaşımız içeri hiç girmeden veya bir gün, iki gün, belli bir süre kaldıktan sonra denetimli serbestlik yoluyla infaz işlemi yapılacak. Bunun anlamı şu: Üç yıla kadar hapis cezaları cezasız kalacak demektir. Yani, böyle bir şeyi yapalım mı yapmayalım mı? Herkesle ben konuştuğumda, üç seneye kadar hapis cezası alan birisi hiç içeri girmesin, hiçbir ceza yatmasın deniyorsa o ayrı bir konu ama baktığınız zaman, toplumun şikâyet ettiği pek çok suçun da bu kapsamda olduğunu biz değerlendiriyoruz. O nedenle, denetimli serbestlik süresini artırma yönünde bir çalışmamızın olmadığını burada ifade etmek isterim.
Tabii, Cumhurbaşkanına hakaretle ilgili konuda şu ana kadar Bakanlığımızca kovuşturma izni verilen dosya sayısı 1.845'tir. Sayın Cumhurbaşkanımıza dönük hakaretlere baktığınızda, ben okuyamıyorum bile, yüzüm kızarıyor, sinkaflı cümleler, kelimeler; bir düşünce açıklaması değil, tamamen küfür ve hakaret, büyük bir kısmı da sinkaflı. Ben isteyen milletvekillerimize o şeyleri verebilirim. Yüzü kızarmadan arkadaşlarımızın okuyabileceğini zannetmiyorum. Küfretme özgürlüğü kimsenin olmamalıdır.
Ayrıca, bölge idare mahkemesi ve bölge adliye mahkemelerinin Eskişehir'de kurulmasına ilişkin bir hazırlığımız yok yani en azından şu aşamada Eskişehir'de bunların kurulması söz konusu değil, onu ifade etmek isterim.
Tarsus Cezaevi kampüsünün Adana'ya bağlanacağına ilişkin bir soru vardı. Böyle bir çalışma yok, böyle bir düşünce de yok, biz bunu daha önce de ifade ettik. Tarsus'ta zaten ağır ceza mahkememiz var dolayısıyla oraya bağlı olarak görevini devam ettirecek. Yani, o bir şehir efsanesine döndü. Yok, yok, yok. Böyle bir çalışma da yok.
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Teşekkür ederiz.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - 28 Şubat davasında şu anda cezaevinde tutuklu bulunan kimse bulunmamaktadır ancak yargılama devam ettiği için de ceza alan kimse yok. Yargılama bittikten sonra ancak bu konuda bir şey söyleyebilirim.
Cezaevlerinde şu anda ambulans ve ring araçlarına ilişkin sorular soruldu. Cezaevi ring araçları ODTÜ'yle yapılan protokol çerçevesinde soğutması olan da araçlar. Bu konuda yeteri kadar ring aracı var, bir. İkincisi: Ambulans olarak da cezaevlerinde, şu anda Ankara, İstanbul, İzmir cezaevlerinde bir hastane diyebileceğimiz yerler var. Onun dışında, bütün cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülere bakan aile hekimlerimiz var. Ambulans ihtiyacı olduğu zaman 112'den istifade ediliyor ve bugüne kadar herhangi bir ambulans sıkıntısı kesinlikle yaşanmamıştır. Bunu da buradan özellikle ifade etmek istiyorum.