GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:129
Tarih:01.07.2012

NAMIK HAVUTÇA (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; herkese günaydın diyorum.

Değerli Başkan, milletvekillerine iyi bir avukat lazım bu Mecliste yani insan haklarının bu kadar çiğnendiği, insan onurunun bu kadar örselendiği bir Meclis acaba Avrupa'da nerede var diye ben merak ediyorum. Gerçekten, burada, bakıldığında şöyle, arkada arkadaşlarımız uyuyor, herkes büyük bir ıstırap içerisinde.

BAŞKAN - Sayın Havutça, uyku saati, uyumakta bir anormallik yok yani.

NAMIK HAVUTÇA (Devamla) - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi işkenceyi sadece insanlara eziyet olarak görmüyor, aynı zamanda şunları da kötü muamele olarak görüyor.

Sayın Bakan, kapatalım bu Meclisi, AKP'li arkadaşlar alsın kararlarını, gidelim biz de memlekette işimize gücümüze bakalım. Böyle bir Meclis olur mu arkadaşlar ya? Yani, neden bu Meclis sabah sekiz-akşam sekiz çalışmıyor? Böyle bir çalışma düzeni nerede var?

Sayın Hocam, nerede var böyle bir çalışma düzeni? Var mı? Söyleyin biz de bilelim.

 

Şimdi,  Sayın Adalet Bakanımıza ben buradan sormak istiyorum: Siz, bakın, ileri demokrasinizde -Ben örnekler vermek istiyorum size- dünya demokrasi endeksinde 167 ülke arasında 89'uncu sıradayız.

İHSAN ŞENER (Ordu) - Kim yapmış, hangi ülke?

 NAMIK HAVUTÇA (Devamla) - Uluslararası kurumların yaptığı araştırma.

Dünya özgürlük sıralamasında, 194 ülke arasında 112'nci sıradayız. Rejimin rengi, melez ülke; yani yarı özgür ülke.  Basın özgürlüğünde, 196 ülke arasında 138'inci sıradayız. Küresel barışta, 140 ülke arasında 127'nci sıradayız. Eğitimde eşitsizlikte, 169 ülke arasında 102'nci sıradayız.

Melez ülkenin de özelliklerini söylüyorum, bizim ülkemizin tanımını: Kuralların sık sık seçimlerin özgür ve adil yapılmasına engel olduğu, iktidarın muhalefet üzerinde baskısının belirgin olduğu, politik kültür ve Hükûmet icraatlarının siyasal katılımının daha vahim ve kalıcı olduğu, yolsuzlukların yaygınlaşma eğilimi, hukuk devleti kavramının kâğıt üzerinde kaldığı, gazeteciler üzerinde baskı ve tacizlerin medyanın bağımsızlığını zedeleyecek ölçüde olduğu ve yargı bağımsızlığının yok olduğu ülkelere "melez ülkeler" deniliyor. Yani Türkiye, böyle bir ülke; tam da bizi tarif ediyor.

Şimdi, gazeteciler üzerinde baskıya gerek yok, zaten milletvekili üzerinde de yeterince baskı oluşturulmuş.

Şimdi Sayın Bakan, adliyeleri kapatıyorsunuz ve kapatırken de Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu şöyle bir kriter getiriyor: Derdest dosya sayısı 1.200'ün altında olan ilçe adliyelerini kapattınız.

Şimdi, buradan sormak gerekiyor; benim Gömeç'teki, Havran'daki yurttaşlarım suç mu işlesinler? Yani derdest dosya sayısını azalttığı için, orada insanlar dürüst olduğu için, icra takibe düşmediği için, cinayet işlemediği için, hırsızlık yapmadığı için Havran'ı cezalandırıyor musunuz? Böyle bir hukuk mantığı, böyle bir yargı mantığı dünyanın neresinde var Sayın Bakan? Yine, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Türkiye, şu anda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde, Rusya'yla birlikte en büyük tazminatı ödeyen ülke. Buna bir çare düşündünüz mü? Yani, siz ne yapıyorsunuz? Adalet Bakanı mısınız, Türkiye'yi dağıtma bakanı mısınız siz? Merak ediyorum, acaba size Avrupa'da sordular mı? Ey Adalet Bakanı, Türkiye'nin Bakanı, dünyanın başka hangi ülkesinde halkın seçtiği milletvekilleri tutuklu olarak yargılanıyor? Bu soruyu sordular mı Sayın Bakan size hiç?

UMUT ORAN (İstanbul) - Soruyorlar, soruyorlar.

NAMIK HAVUTÇA (Devamla) - Yani, böylesine bir? Arkadaşlarım demin ifade etti, adil yargılanma hakkının Avrupa'daki kriteri, beş yılı geçen yargılamaların hepsinde adil yargılanma ihlali vardır. Türkiye'de, üç yıldan beri arkadaşlarımız cezaevinde, daha deliller toplanmadı, Ergenekon davasında. Yine aynı şekilde, özel hukuk davalarında da ağır bir insan hakları ihlali ve adil yargılanma ihlalleri var. Sayın Adalet Bakanımız, bizim, gelmiş, burada, yargı reformu paketi getiriyor, Türkiye'de yargı ayaklar altında, yargıçlarımızın bağımsızlığını almış gitmiş, bütün yargıçlarımız, savcılarımız, baskı altında olduklarını açıkça ifade ediyorlar. Böyle bir ülkede, demokrasi, insan hakları, yargı bağımsızlığı, hukuk devletinden söz edilebilir mi? Ama, bunun hesabını bu millet size mutlaka soracak ve şu sıralarda -inşallah, Allah o günleri de bize gösterecek- bugün bize gülenler burada?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İHSAN ŞENER (Ordu) - Çok zor, çok zor!

NAMUK HAVUTÇA (Devamla) - ?küçümseyenler, bunun hesabını bu millete mutlaka verecekler. (CHP sıralarından alkışlar)