GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 9'uncu tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:54
Tarih:06.03.2016

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyorum.

Öncelikle, 2016 yılı bütçesinin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bütçenin yapılmasında emeği geçen, başta Maliye Bakanı ve personeline, öte yandan Plan Bütçe Komisyonunda uzun bir maratondan sonra görüşmeleri yapıp buraya getiren Plan Bütçe Komisyonunun Değerli Başkanı ve üyelerine, Plan Bütçe Komisyonu üyesi olmayıp da bu bütçeye katkı sağlamak için Komisyonda görüşlerini beyan eden çok değerli milletvekili arkadaşlarıma teşekkür etmeyi borç biliyorum.

On üç günlük bir bütçe maratonunun bugün 10'uncu gününü idrak ediyoruz. Bu süre içerisinde de bütün kurumların bütçeleri hakkında görüşlerini beyan eden, eleştirilerini yapan ve bu çerçevede bütçeye katkı sağlayan tüm değerli, duyarlı milletvekillerini tebrik ediyorum, onlara da milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum.

Bildiğiniz gibi, dünya ekonomisi son yıllarda bir duraksama dönemine girdi. Özellikle küresel krizden sonra yeniden ortaya çıkan iyileşmeyle birlikte, 2014 ve 2015 yılında ortaya çıkan farklı sonuçlar çerçevesinde dünya ekonomisinde küresel gelişmenin olumsuzluklarının birlikte ortaya çıktığını görüyoruz.

Büyük ekonomilerin uyguladıkları genişletici para politikalarıyla birlikte, kendi ekonomilerini durgunluktan çıkarmak için yaptıkları gayretlerin henüz başarıya ulaştığını ifade etmek mümkün değil. Bu nedenle, bazı ülkeler mevduatlara negatif faiz uygulaması yaparak kendi ekonomilerini genişletici gayret içerisinde bulunmalarına rağmen sonuç alabilmiş değiller. Japonya, Avrupa Birliği, Danimarka, İsveç ve İsviçre negatif mevduat faizi uygulamasına rağmen henüz bir netice alamadılar.

Küresel ekonomideki bu zayıf görünüm ihracat ve ithalat rakamlarını da olumsuz yönde etkiliyor. Dünya Ticaret Örgütünün tahminlerine göre, 2015 yılı ihracat rakamları 2014 yılı ihracat rakamlarına göre parasal cinsten yüzde 11 civarında bir eksiyle karşı karşıya. Yuvarlak olarak söylüyorum: 2014 yılında 17 trilyon doları aşmış dünya ihracatı, 2015 yılında 15 trilyon dolar seviyesinde gerçekleşmiş. Aynı şekilde, 17 trilyon doları aşmış dünya ithalatı, 2015 yılında 15 trilyon dolarlık bir seviyeye düşmüş yani ortalama, dünya ihracatında, parasal cinsten baktığımızda, yüzde 11 civarında bir azalış söz konusu.

Yine, bu çerçeveden, baktığımızda, Türkiye'nin ihracatını değerlendirdiğimizde, 2014 yılında gerçekleşen 157,6 milyar dolarlık ihracat, 2015 yılında 143,9 milyarlık ihracat potansiyeline ulaşmış.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, az önce ifade ettiğim gibi, dünya ekonomisindeki bu döviz kurlarından ortaya çıkan dolar/euro paritesiyle veya doların başka ülke paraları karşısındaki olağanüstü değer artışıyla birlikte ortaya çıkan parasal değerlendirmenin sonucu olarak, dünya ekonomisinde dış ticaretteki yüzde 11'lik daralmaya karşı, Türkiye miktar cinsinden yüzde 2'lik bir ihracat artışı sağlamasına rağmen, döviz cinsinden parasal olarak yüzde 8,7'lik bir daralmayla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

Yine, küresel ticaretin ne kadar zayıf gittiğini başka endekslerde de başka rakamlarda da görmek mümkün. Bakın, Baltık Kuru Yük Endeksi de açıkça bu küresel ticaretteki daralmayı gösteriyor. Bu endeks, küresel kriz dönemi olan 2008 yılında en düşük 715'ler seviyesini görmüşken 3 Mart 2016 tarihi itibarıyla 342 seviyesine düşmüştür; hemen hemen yarıya düşen bir rakamla karşı karşıyayız.

Cari işlemler açığı, Türkiye ekonomisi nezdinde baktığımızda, 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 26,1 gerilemiş, 32,2 milyar dolara düşmüştür. Böylece cari işlemler açığı son altı yılın en düşük seviyesinde gerçekleşmiştir.

Değerli milletvekilleri, geçen yıl ihracatımızda yaşanan gerilemenin sebeplerini şimdi kısaca sizlere açıklamak istiyorum. Değerli Milletvekilimiz Sayın Emin Haluk Ayhan biraz önce ifade etti: "Bunu kurla, döviz fiyatlarıyla açıklamanız mümkün değil. 2002 yılında da kur 0,89 euro 1 dolar seviyesindeyken şimdi 1,40 dolar 1 euro seviyesine geldi."

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - O zaman öyleydi.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - "O zaman niye ihracattaki artışı buna bağlamadınız?" diye ifade ederken bu sıralarda oturan muhalefet milletvekilleri bu kur değişiminden dolayı ortaya çıkan farklılığı ifade etmişlerdi. Biz de AK PARTİ iktidarı olarak, AK PARTİ Grubu olarak bu farklılığın doğru ama Türkiye ekonomisinin ve ihracat potansiyelinin daha yüksek olduğunu ifade etmiştik.

ERHAN USTA (Samsun) - Hiçbir tane raporda öyle bir ifade yer almadı.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, değerli milletvekilleri, 2015 yılında ihracatın kurdan dolayı azalmasının rakamı 12,6 milyar dolar, ihracatın kurdan dolayı azaldığı miktar, döviz cinsinden. Yani, kurlar 2014 yılı seviyesinde kalmış olsaydı, bizim ihracatımız döviz cinsinden 12,6 milyar dolarlık bir artış ortaya çıkarmış olacaktı. Bir de dünya emtia fiyatlarında olağanüstü derecede bir gerileme söz konusu. Dünya emtia fiyatlarındaki gerilemenin de ihracatımıza olumsuz katkısının 8 milyar doları aştığını görüyoruz. Çevremizdeki...

ERHAN USTA (Samsun) - İthalata katkısı nedir Sayın Bakan?

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Oraya da geliyorum.

ERHAN USTA (Samsun) - İthalata olumlu katkısı ne?

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İthalatımızda da yüzde 14,4'lük bir gerilemenin söz konusu olduğunu...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, emtia fiyatlarının ithalata katkısı ne kadar, onu da söyleyin.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım lütfen.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Onu da söyleyeceğim, söyleyeceğim onun da şeyini.

ERHAN USTA (Samsun) - Yani, onu bir hesap edin.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Onu zaten muhalefet olarak siz hesaplıyorsunuz, onları da söyleyeceğiz. Muhalefetin görevi, bizim unuttuklarımızı dile getirmek.

ERHAN USTA (Samsun) - Ama, vatandaşı doğru bilgilendirmek lazım.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - İşine gelmeyen her şeyi de unuturlar ha!

ERHAN USTA (Samsun) - Tabii.

Yani, sadece ihracat bakanı gibi konuşuyorsunuz, ithalat da sizin sorumluluk alanınızda.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkanım, böyle bir usul yok.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, değerli milletvekilleri...

BAŞKAN - Sayın Bakan, siz, lütfen, Genel Kurula hitap edin.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Usta, siz Plan Bütçe Komisyonunda da böyle, hiç durmuyordunuz, sürekli bakana müdahale ediyordunuz. Bana mı müdahale ettiniz, başkalarına da mı müdahale ettiniz, bilmiyorum ama ben, kendi bütçem görüşülürken...

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Sayın Bakanım, on üç yıl bürokratlık yaptı da ondan.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Olur... AK PARTİ döneminde, doğru, on üç yıl bürokratlık yaptı, onun şeyinden olmuş olabilir ama biz Erhan Bey'in bürokratlığı döneminde kendisinden çok memnunduk.

FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - On üç yıl... Evet, DPT'de... O da memnundu da şimdi memnuniyetsiz...

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Yani Allah var, yaptığı şeylerde, yaptığı icraatlarda, yaptığı...

BAŞKAN - Sayın Bakan, lütfen, Genel Kurula hitap eder misiniz.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Tamam Sayın Başkan. Teşekkür ediyorum.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Siyasi nezaketsizlik bu!

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Böyle bir şey olmaz!

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, çevremizde yaşanan olumsuzluklardan dolayı Türkiye ekonomisinde ihracatta 2,4 milyar dolarlık bir gerilemenin var olduğunu görüyoruz. Bu çerçevede, mal ve hizmet üretimiyle ihracatı artırmak, üretim ve ihracatın ithalata bağımlılığını azaltmak, ürünlerimizde katma değeri artırmak, ihracatta dönüşümü sağlamak, pazar çeşitliliğini ve derinliğini oluşturmak, ihracatçılarımızı küresel piyasada daha rekabetçi bir yapıya kavuşturarak dünyanın her yerinde var olmalarını sağlamak Bakanlığımız politikalarının temelini oluşturmaktadır.

Bu çerçevede AR-GE, inovasyon, tasarım ve markalaşmaya çok büyük önem veriyoruz. Yüksek teknolojili üretimle birim fiyatı daha yüksek ihracat yapmak, ticari markalarımızın gücünü ve tanınırlığını artırmak amacıyla çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Ayrıca, mevcut ihracatçılarımızın daha kurumsal hâle gelmelerini sağlamak, ülkemize yeni ihracatçılar kazandırmak ve net ihracatımızın büyümeye katkısını güçlendirmenin ihracat politikalarımızın öncelikleri arasında yer aldığını ifade etmek istiyorum.

Yeni ihracat yapmaya başlayacak firmalarımızdan, ihracatı öğrenmiş, artık düzenli olarak ihracat yapan ve marka olmak isteyen firmalarımıza eğitimden pazara girişe, ürünlerin tasarım aşamasından markalaşma sürecine kadar, ihtiyaca göre kapsamlı destekler veriyoruz. Bu bağlamda, 2015 yılında markalaşma ve yüksek katma değerli üretimin önemiyle ilgili bilgilendirme çalışmalarına devam ettik ve devam edeceğiz. Katma değerli üretimin olmazsa olmazı olarak değerlendirilen tasarım konusunda da ihracatçı şirketlerimizde tasarım departmanlarının kurulması ve geliştirilmesini teşvik edecek politikaları uygulamaya koyduk.

2015 yılında, 15 farklı sektörde 21 adet tasarım yarışması ve Bakanlığımızın destekleriyle İnovasyon Haftası etkinlikleri düzenlendi. İnovasyon gönülleri bir araya getirildi, AR-GE proje pazarları sayısı 11'e ulaştı. 2015 yılı ortasında uygulamaya başladığımız destek kapsamında 28 tasarım ve ürün geliştirme projesi desteği verildi. Kümeleşme esasına dayalı olarak geliştirilen 242 farklı uluslararası rekabetçiliği geliştirme projesi kapsamında 5.235 firmaya 27 milyon TL destek verdik. Ülkemizde pazarlama, dağıtım, lojistik üs vazifesi görecek Türkiye ticaret merkezleri desteğimizin altyapısı da olgunlaştı, ilk etapta Dubai ve Tahran Türkiye ticaret merkezlerini kuracağız. 60 ülkeye toplam 176 sektörel ticaret heyeti organizasyonu gerçekleştirdik. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Başbakanımızın yurt dışı ziyaretleri kapsamında, 2015 yılında Bakanlığımız koordinasyonunda düzenlenen etkinlik sayısı ise 21 oldu. Devlet başkanı, başbakan ya da bakan olmak üzere 59 yabancı resmî konuğu Türkiye'de ağırlama imkânı bulmuş olduk.

Öte yandan, değerli milletvekilleri, "Türkiye" markası oluşturmaya büyük bir ehemmiyet gösteriyoruz. Türkiye'nin dünyadaki algısını üst seviyeye çıkarabilmek için, "Türk malı" yazan bir emtianın, bir ürünün yüksek seviyelerde fiyatlanabilmesini sağlayabilmek için "Turkey" markasını ön plana çıkarma gayreti içerisindeyiz. Bu çerçevede, iki ay gibi kısa bir sürede bu reklamlarımızın 150 milyon kişiye ulaştığı kanaatindeyiz.

Değerli milletvekilleri, yerli üreticinin korunması, tüketicinin temel ihtiyaçlarının ucuza karşılanması, yerli üretimi olmayan veya yetersiz olan ürünlerden sanayimize ucuz girdi sağlanması ithalat politikalarımızın ana çerçevesini oluşturmaktadır. Bu maksatla, ithalatta gümrük vergileri ayarlanmakta, gerektiğinde sanayimizin ihtiyacına göre askıya alınmakta ve tarife kontenjanı açılmaktadır. Diğer taraftan, ithalata yönelik ticaret politikası savunma araçlarını Dünya Ticaret Örgütü kuralları çerçevesinde etkin şekilde uyguluyoruz.

Değerli milletvekilleri, 2016 yılı için yaptığımız öncelikler içerisinde Gümrük Birliği Anlaşması'nın gözden geçirilmesi ve güncellenmesi önemli bir konumuz olarak ortaya çıkacaktır, önemli bir değerlendirme ve zamanımızı alacağını düşünüyorum. Yine aynı şekilde, Avrupa Birliğinin Amerika Birleşik Devletleri'yle yapmaya çalıştığı TTIP anlaşmasına Türkiye'nin de müdahil olması ve bu anlaşma sonuçları çerçevesinde, Türkiye'nin de anlaşmaya katılmasıyla ilgili gayretlerimizi, hem Amerika Birleşik Devletleri nezdinde hem de Avrupa Birliği süreci içerisinde değerlendirmeye çalışıyoruz.

1995 yılında onaylanmış, 1996 yılında yürürlüğe giren Gümrük Birliği Anlaşması çerçevesinde, Avrupa Birliğinin yaptığı serbest ticaret anlaşmalarının Türkiye'de uygulanabilmesi için veya üçüncü ülkeler ile Türkiye'nin bu anlaşma haklarından faydalanabilmeleri için ayrı bir serbest ticaret anlaşması yapılması mecburiyeti olduğundan dolayı, Avrupa Birliğinin yaptığı 48 serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili biz aynı ülkelerle tekrar müzakere sürecine gittik. Şu ana kadar 23 serbest ticaret anlaşmasını hayata geçirmiş olduk fakat bunlardan 18 tanesi onay sürecini aştı, 5 tanesi, Kosova, Moldova, Faroe Adaları, Lübnan ve Singapur onay bekleme pozisyonunda.

Değerli milletvekilleri, ikili ve çok taraflı ticari ilişkilerimizi de olağanüstü derecede artırmaya çalışıyoruz çünkü dünyada yeni pazar arayışları, yeni pazarlara yönelmek için gayret gösteriyoruz. Bu çerçevede, hem Karma Ekonomik Komisyon toplantısını hayata geçirmeye çalışıyoruz hem de ekonomik ve ticari iş birliği komitelerini (JETCO) de önemli bir şekilde bu ticaretin geliştirilmesi amacıyla kullanmak için gayret gösteriyoruz.

Değerli milletvekilleri, ihracatın çeşitlenmesi, yatırım miktarının artması ve pahada ağır bir hâle gelmesi amacıyla yatırım teşvik sistemimizin de çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu çerçevede, pahada ağır yani nitelikli ürün imalatı yapan sektörlere, teknolojilere daha çok, daha fazla destek vermek amacıyla Yatırımların Teşviki Kanunu'muzu ortaya koymuş olduk.

Bakın, değerli milletvekilleri, Türkiye'nin uygun bir yatırım ortamı, nitelikli bir yatırım ortamı olması münasebetiyle, özellikle 2002 yılına kadar yabancıların Türkiye'ye yaptıkları doğrudan yatırım 15,1 milyar dolarken 2003'ten günümüze gelene kadar 165,2 milyar dolar seviyesine ulaşmasını, Türkiye'nin yatırım ortamının uygun olduğu, güvenli bir liman olduğuyla ifade etmek istiyorum.

Uluslararası piyasada Türk iş adamları yatırım yapmaya başladılar. Bundan önce, 2012-2015 yılına kadar Türkiye'nin yurt dışındaki yatırımları 32,4 oranında, 33,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Sadece yabancı yatırımcıların Türkiye'de yatırım yapması değil, artık Türk iş adamları da yabancı ülkelerde yatırım yapma noktasına doğru girmişlerdir.

Bakın, değerli milletvekilleri, az önceki bir konuyu dile getirmek istiyorum. Değerli Emin Haluk Ayhan dedi ki: "İhracatta vahim bir durum var, aşağıya doğru gidiyor. İhracatı olumsuz bir şekilde aşağıya doğru düşürüyorsunuz ve demir çelik de perişan." Bakın, 1 Ocak-29 Şubat arasında, ihracat miktar cinsinden yüzde 5,7 artmışken değer cinsinden yüzde 23 civarında azalmıştır. Tekrar altını çiziyorum, ihracat miktar cinsinden yüzde 5,7 artmışken değer cinsinden yüzde 23,3 civarında azalmıştır. 2015 yılının Şubat ayında ihracat miktarı...

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Sayın Bakan, kapasitenin yüzde 10'u devreden çıktı.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, 2015 yılında ihracat miktarı Şubatta 464 bin ton hububat ve yağlı tohumlar iken 2016 Şubatta 719 bin ton olmuş. Yine, deri ve mamullerinde 9 bin ton olan ihracat miktarı 10.549 ton olmuş. Yine, kimyevi maddeler ihracatımız 1 milyon 212 bin kilogram iken 1 milyon 666 bin kilogram olmuş. Hazır giyim konfeksiyon 73.132 kiloyken 86 bin kilo olmuş. Otomotiv endüstrisi 264 ton iken 365 tona çıkmış.

Değerli milletvekilleri, DEİK'le ilgili bir konu gündeme getirildi "DEİK'i yok ettiniz, ortadan kaldırdınız." diye. DEİK, en son yaptığımız kanuni düzenlemeyle birlikte, Türkiye'nin ihracatının artırılmasında büyük bir motivasyon ortaya koymuş, büyük bir katkı sağlama yolunda devam etmektedir. Nitekim, miktar cinsinden ortaya çıkan az önceki gösterdiğim artışlar da bunun önemli göstergelerinden birisidir. DEİK, daha önceki dönemde, önceki on beş ayda toplam 3 aktivasyon ortaya koymuşken, kurulduğundan bu tarafa, yeni kanunla ortaya çıkan süreçten bu tarafa 22 aktivasyon ortaya çıkarmış ve etkinliklere katılan yabancı şirket sayısı önceki on beş ayda toplam 1.279'ken son on beş ayda 5.724'e çıkarılmıştır. DEİK, tüm dünyada 138 bölgede iş konseylerini kurarak hayata geçirmiştir. En son, dün, İran'da 175 iş adamıyla birlikte Sayın Başbakanımızın katıldığı İran-Türkiye İş Konseyi'ni gerçekleştirdik. Ondan önce, iki gün önce Fildişi Sahili, Gana, Nijerya ve Gine'de 164 iş adamının katılımıyla birlikte, bu ülkeler ile Türkiye arasındaki iş konseylerini gerçekleştirdik. Gine'yle olan iş konseyimiz yoktu, Gine'yle olan iş konseyini de kurma imkânını bulmuş olduk.

Değerli milletvekilleri, az önce bir konu daha gündeme getirilmişti. Bu konuların içerisinde söylenen rakam... Yani, servetle ilgili bir değerlendirmeydi ve söylenen de şuydu: "Credit Suisse raporuna göre, Türkiye'de nüfusun yüzde 1'i servetin yüzde 54'ünü alıyor." Credit Suisse'in rakamlarına bakıyorum, dünyada gelir dağılımı en iyi 13'üncü ülke Türkiye gözüküyor. Bizden sonra kim var? Brezilya var, Hindistan var, Avrupa, Güney Afrika, Endonezya, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya var.

Değerli milletvekilleri, nereden buluyorsunuz, nereden çıkarıyorsunuz Türkiye'deki nüfusun yüzde 1'inin yüzde 54'lük servete sahip olduğuyla ilgili... Bunu Sayın Kılıçdaroğlu'na da birileri söylüyor ve Sayın Kılıçdaroğlu da bu rakamları yanlış ifade ediyor. Sayın Kılıçdaroğlu'na yanlış rakamlar verip yanlış rakamları da söyletmeyin.

Yine, Gini katsayısıyla ilgili...

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Rakam ne diyor, rakam?

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İşte elimde, ben size biraz sonra veririm Bihlun Hanım.

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Rakam ne diyor?

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, Bihlun Hanım, biraz sonra veririm.

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Bakan, siz nereden buldunuz bu rakamları?

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Gini katsayısı Amerika Birleşik Devletleri'nde 0,85, Türkiye'de 0,81. En iyi pozisyonda olan ülke Japonya, Türkiye 13'üncü sırada, Amerika Birleşik Devletleri 19'uncu sırada, Rusya 20'nci sırada, Avrupa 16'ncı sırada.

Değerli milletvekilleri, Gini katsayısıyla ilgili durumu da sizlerle paylaşmak istiyorum. Bakın, Gini katsayısı yüzde 20'lik ve yüzde 10'luk baremler hâlinde yapılıyor. Genelde de dünyada yaptığımız, yüzde 20'lik baremler çerçevesinde. 2002 yılında en fakir nüfus -yüzde 20- gelir dağılımından yüzde 5,3 faydalanırken 2014 yılında yüzde 6,5'e ulaşmış. En zengin nüfus gelirden yüzde 51,1'i alırken 2014 yılında 44,7'ye düşmüş. Yani, en yüksek gelirlinin geliri, en alt gelirli ve orta gelirle...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Rahmetli Özal'ın söylediği gibi, orta direkle...

BAŞKAN - Sayın Bakan, süreniz bitti.

EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bütçenin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyor, hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)