GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 9'uncu tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:54
Tarih:06.03.2016

EMİNE NUR GÜNAY (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 3'üncü maddesi yani bütçe dengesi üzerinde şahsım adına söz aldım. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Küresel ekonomideki mevcut koşullar hem gelişmiş hem de Türkiye'nin içinde bulunduğu gelişmekte olan ülkeler için önemli belirsizlik oluşturmaktadır. Global kriz sonrasında ortaya çıkan "yeni normal" dediğimiz gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerde görülen yavaş büyüme tüm ekonomilerde baskısını sürdürmektedir, küresel borç krizi tüm derinliğiyle devam etmektedir. Ancak Türkiye bu koşullarda bile pozitif ayrışmaktadır. Bu ayrışma hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler bazında olmaktadır. Görüşmeler sırasında sürekli gündeme getirilen Türkiye'yi, gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişen ülkelerle de karşılaştırmayı sizlerle birlikte yapalım.

Gelişmekte olan ülkeleri son dönemdeki uluslararası gruplama bazında ele alalım; kırılgan beşli ve tehlikeli onlu. Kırılgan beşli olarak gruplandırılan ülkeler Türkiye, Brezilya, Güney Afrika, Endonezya ve Hindistan iken; tehlikeli onlu, Rusya, Güney Afrika, Peru, Şili, Kolombiya, Brezilya, Güney Kore, Singapur, Tayland ve Tayvan'dır. Aramızda TÜİK verilerine güvenmeyenler olduğu için -ki biz sonuna kadar güveniyoruz- bu veriler, şu anda kullanacağım veriler IMF, Birleşmiş Milletler ve Eurostat tarafından sunulan verilerdir.

Kısıtlı süre nedeniyle bütçe performansının 2 temel göstergesi, yani bütçe açığı ve kamu borç stokunun gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranlarından bahsedeceğim. Sürekli verileri sizlerle paylaşıyoruz ama belki görsel anlamda biraz daha kalıcı olur diye birkaç grafikle anlatmak istiyorum. 20'den fazla makroparametreyi küresel ve ülke bazında anlık takip ediyoruz. Bunlardan ilki AB tanımlı yönetim bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payı. Gördüğünüz gibi, 2001 yılında yüzde 24 olan pay, şu anda Maastricht Kriteri olan yüzde eksi 3'ün çok çok altındadır.

Diğer bir tanıma göre, 2015 yılında Türkiye'nin 2001 yılında yüzde 12 olan bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payı yüzde 1,2 olacak, 2008 yılında ise 0,8. Bu kapsamda 2015 yılı son dokuz yılın en iyi performansının elde edildiği yıl olacaktır. Yani biraz önce söylendiği gibi bütçeyi istismar ve çarçur etmiyoruz, bütçe açığını en düşük düzeye getirerek halkın refahı için harcıyoruz.

Uluslararası veriler bazında 2015 beklentisi, Türkiye için eksi 1,7 iken dünya için 3,1'dir, yani Türkiye'nin yaklaşık 2 katıdır.

Kırılgan beşli için de hemen bütçe açığının performansına bakalım. Türkiye'den sadece Brezilya daha iyi durumdadır, diğer tüm ülkeler çok daha kötü durumdadır. Tehlikeli onlu içinde ise Rusya, Güney Afrika, Şili, Kolombiya, Tayland, Türkiye'den çok daha kötü konumdadır.

İkinci önemli gösterge ise toplam kamu borcunun gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payıdır. Burada da gördüğünüz gibi, 2002 yılında yüzde 74 olan oran şu anda yüzde 34'ler civarındadır, 2016 yılı beklentisiyse 31,7'dir. Bu oranlar Maastricht Kriteri olan yüzde 60'ın çok çok altındadır. Buradan gördüğünüz gibi, diğer ülkelerle karşılaştırırsak; Avrupa Birliği ortalaması yüzde 88, euro bölgesinin ortalaması yüzde 94, OECD ortalaması yüzde 90'dır. "Kırılgan beşli" dediğimiz ülkeler için yüzde 52,5, tehlikeli onlunun ortalaması yüzde 45'tir. Yani hangi kategoriye bakarsanız bakın, performans, Türkiye'nin performansı gerçekten oldukça göz kamaştırmaktadır.

Kısacası, bütçe performansını özetlersek: Avrupa Birliği tanımlı brüt kamu borç yükü ortalamaların çok altına inmiş, net kamu borç stoku millî gelire oran olarak önemli ölçüde azaltılmış, faiz harcamalarının vergi gelirlerine oranı keskin şekilde düşürülmüş, borcun vade ve döviz kompozisyonunda önemli iyileştirmeler sağlanmıştır.

Evet, Türkiye ekonomisi hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerden pozitif olarak ayrışmaktadır. On dört yıllık performans ve bu pozitif ayrışmada emeği olan herkese teşekkür eder, bütçemizin milletimize hayırlı olmasını dileriz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)