GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:131
Tarih:03.07.2012

SAKİNE ÖZ (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz torba yasanın 51'inci maddesi üzerinde söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu yasa üzerinde fazla sözüm yok. Beni ilgilendiren, torbamıza giren maddeler değil, halkın birçok sıkıntısının biriktiği çuvallara neden el atmadığımızdır.

Bakın, bu teklifte bir madde yer alıyor. Sekiz yıllık eğitimin kabul edildiği 1997 yılından sonra, beş yıllık okullardan mezun olanların ehliyet almasını sağlıyor. Ben, aynı içerikli yasa teklifini on ay önce verdim. AKP ise mağduriyeti neredeyse bir yıl sonra gideriyor. Bunun, yapıcı muhalefet talepleriyle çeliştiği ortadadır. Siz, bir milletvekilinin çalışmasını bile dikkate almıyorsunuz, mağdur insanların seslerini nasıl duyacaksınız?

Bakın, Salihli Köseali köyü ve Gökeyüp kasabasına mayıs ayında dolu yağdı, üreticiler perişan oldu. Ben, bu kürsüden bu konuyu anlattım, üreticilerin bankalara olan borçlarının ertelenmesini talep ettim ama ürünlere yağan dolu AKP'lilerin kulaklarını da tıkamış olmalı ki, o tarihten bu yana hiçbir gelişme olmadı. Düşünün, yıllarca emek verdiğimiz işlerimizi mahveden bir afet yaşıyoruz, çoluğumuz çocuğumuz perişan ama devletin şefkatli eli size uzanmıyor; ne yapardınız?

Bir başka konu: Manisa'nın Alaşehir ilçesi Alhan köyünde jeotermal patlamalar tam bir buçuk aydır sürüyor. Tarım arazileri kullanılamaz durumda ama iktidar partisinin de çiftçilerimizle birlikte elleri kolları bağlı, patlamaları izliyoruz. Bazen de çıkıp "Bölgenin içme suyu kirlenmemiştir." gibi akla ziyan açıklamalar yapıyoruz. Jeotermal zenginliğimizin özel şirketlerce değerlendirilmesine elbette karşı değiliz ama güçlü bir kontrol mekanizması kurulmaması çevre felaketini, bölge insanı açısından ekonomik felaketi beraberinde getirmiştir. Kısacası, her alanda AKP kontrolsüzlüğü gelip bu kez de Alaşehir'i vurmuştur.

Şimdi size sormak hakkımız değil mi: Torbanızda Diyanete müşavir çıkıyor da neden tarlasının başında kara kara düşünen çiftçiye bir şey çıkmıyor? Yine, şirketler kurulması çıkıyor da patlamalarla boğuşan üreticiye neden bir şey çıkmıyor? Çıkmıyor çünkü AKP'yi hak yiyen bir Noel Baba'ya benzetiyoruz, heybesinden yandaşlara ihale çıkıyor ama yoksula, mağdura, hiçbir şey çıkmıyor.

Torbanıza girmeyen bir başka konu, kapatılan adliyeler. Selendi ve Kırkağaç adliyeleri kapatılmaktan kurtuldu, Gölmarmara ve Köprübaşı kurtulamadı. Bu konuda, AKP milletvekillerinin, Manisa'daki iki adliyeyi kapattırma için uğraştığını, diğerleri için ise hiçbir şey yapmadığını bizzat gördüm. Dikkat edin, bir ilin iki ilçesi arasında bile kendi ilçelerini kayırma çabası var. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yoktur.

İktidar partisi, son seçimlerde, ekonomik durumunu düzeltmediği insanları bir torba kömür için el açar duruma getirdi. Şimdi adliyeleri kapatıyor. İstiyor ki, insanlar, adliye binalarının açık kalması için gelip kendilerine ricacı olsun, el açsın, sonra da diyor ki: "Benim için halka hizmet her şeyden önemli." Siz, halka hizmet peşinde değilsiniz, halka hezimet yaşatma peşindesiniz.

Bir başka konu: CHP'li milletvekilleri olarak Gediz Havzası'ndaki kirliliği anlatmaktan dilimizde tüy bitti. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu daha önce şöyle dedi: "31 Aralık 2012 tarihinde saat  17.00'de balık tutacağım, Gediz Nehri'nde balık tutacağım." Şimdi, Nehir'den ancak kimyasal atık tutabileceğini fark etti ki sözlerini unuttu. Dünyanın en verimli toprakları bu kirliliği kabul etmiş durumda.

Sayın milletvekilleri, AKP'nin torbasından artık, daha fazla şehit vermememiz için bir şeyler çıksın; halk, sizden, torbanızdan daha fazla şehit vermemek için bir şeyler çıkmasını istiyor; yoksullar için, işsizler için, mağdurlar için bir şeyler çıksın istiyor.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Öz.