GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (2/283) esas numaralı Taşeron İşçilerinin Kadrolu İşçi Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/25) münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:75
Tarih:19.04.2016

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; (2/283) sayılı taşeron işçilerin doğrudan kadroya alınması hakkındaki kanun teklifim üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, Türkiye milyonlarca işçinin taşeron olarak çalıştığı bir cumhuriyete dönüşmüştür. AKP iktidara geldiğinde, 2002 yılında 360 bin olan taşeron işçi sayısı 2016 yılında 2 milyona çıkmıştır. Bunların 1 milyon 200 bini ise kamuda çalışmaktadır. AKP, CHP'nin ısrarlı basınçları sonucu 1 Kasım seçimlerinden önce taşeron işçiliği kaldıracağı noktasında seçim beyannamesine ibare almış ve en sonunda da geçtiğimiz hafta, Başbakan, taşeron işçiliğin kaldırılacağı noktasında bir beyanda bulunmuştur. 22 Mart tarihinde Başbakanın bu beyanından sonra Maliye Bakanı Başbakanı yalanlayan ve tamamen ona ters olan açıklamalarda bulundu. Maliye Bakanına göre, taşeron işçiler... Kamuda taşeronda çalışanların geçirileceği ayrı bir statü oluşturulacağı, bunların geçmiş haklarının ortadan kaldırılacağı, belediyelerin kapsam dışında tutulacağı, ücretlerinin aynı kalacağı, sınava tabi tutulacakları ve üç yıllık sözleşmelerle çalıştırılacakları noktasında Maliye Bakanının açıklaması olmuştur. Ancak, daha resmî bir açıklama yapılmamıştır AKP tarafından, yasanın içeriğinin nasıl olacağı konusunda.

Öncelikle, eğer bu şekilde yansıyacaksa, getirilecek düzenlemenin kamuda taşeron işçiliğe son vermeyeceğini çok açık bir biçimde söyleyebiliriz. Öncelikle, önerilenle kamuda 4/C gibi yeni bir statü oluşturulmak istenmektedir, bu da atipik bir sözleşme tipidir. 4/B, 4/C kaldırılacağına yeni bir statü, yeni bir atipik sistem getirilmeye çalışılmaktadır. Bu son derece yanlış olacaktır. Kamuda aynı işi yapanlar aynı ücreti almak durumundadırlar. Oysa önerilen sistemle aynı ücret sistemi devam edecektir, AKP'nin önerdiği sistemle. Taşeron işçiler bakımından performans değerlendirilmesi için sınavlar yapılacaktır aralarda, bu da kayırmacılığı ortaya çıkaracaktır. Ve sözleşmeler üç yıl olacaktır önerilen biçimiyle. Oysa tam olarak kadroya alınmaları lazım ve süresiz atanmaları lazım. Üç yıllık süreler de yine kayırmacı bir anlayışı kamuda çalışmada esas hâle getirecektir.

Değerli arkadaşlar, biz CHP olarak hem 24'üncü Dönemde hem de öncesinde, taşeron işçiliğin bu dünya düzeni içerisinde ve Türkiye ortamı içerisinde modern kölelik olduğunu her defasında ifade ettik. Memur gibi çalışanların memur kadrosuna, işçi gibi çalışanların da işçi kadrosuna alınması gerektiğini ifade ettik. 24'üncü Dönemde de milletvekillerimiz buna ilişkin birçok kanun teklifi verdiler, gündeme almaya çalıştık fakat burada sürekli Adalet ve Kalkınma Partisinin çoğunluk engeliyle karşılaştık. Şimdi de bu teklifimizde de sürekli hizmeti yapanların, sürekli çalışanların ayrımsız bir biçimde kadroya alınması gerektiğini ifade ediyoruz yani taşeron işçiliğe bizlerin burada son vermesi lazım. AKP tarafından önerilen ve getirilen ikircikli tasarıya hep beraber burada "Ret." dememiz lazım değerli arkadaşlar.

1 Kasım ve 7 Haziran seçim bildirgelerimizde de bu konuyu çok etraflı bir biçimde değerlendirdik ve iktidara geldiğimizde buna son vereceğimizi ifade ettik. Kamuda çalışan 1 milyon 200 bin taşeronun gözü bugün Meclistedir, birçok arkadaşımız da burada bulunmaktadır şu anda. Bu nedenle, ayrımsız bir biçimde, gerçekten samimi bir biçimde taşeron işçiliğe son vermek istiyorsak, bugün İç Tüzük'ün 37'nci maddesi uyarınca verdiğimiz bu teklifin gündeme alınması gerekir ve daha sonra Adalet ve Kalkınma Partisinin getireceği teklifle beraber komisyonda görüşülebilir. O nedenle, bugün birlikte bir iyi niyet adımı atabiliriz, bunu sırası gelmeden gündeme aldırabiliriz, ilgili komisyona gönderebiliriz ve Hükûmetin göndereceği tasarıyla beraber birleştirerek görüşülmesini sağlayabiliriz.

Benim son olarak diyeceğim de Meclis Başkanlığınadır. Bu Meclis çatısı altında çalışan yüzlerce taşeron işçi var değerli arkadaşlar. Bu Parlamentoda bu adaletsiz uygulamaya da son vermeliyiz. Yemekhanede, güvenlik hizmetlerinde, temizlik hizmetlerinde çalışanların tümü kadrosuzdur ve taşeronda çalışmaktadırlar. İlk başta da Meclis Başkanlığı bünyesinde taşerona son vererek bir adım atabiliriz. Kendi çalışanlarımızın gerçekten de onurlu bir şekilde, emeklerine saygılı bir biçimde çalışmalarını sağlamak da bu Parlamentonun görevi olmalıdır çünkü her gün onlarla karşılaşıyoruz; odamızda, kulislerde, yemekhanede, güvenlik hizmetlerinde. Bu borcumuzu, bugüne kadar bu Parlamentonun yerine getirmediği bu borcumuzu da onlara karşı ifa edelim diyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)