GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:75
Tarih:19.04.2016

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 278 sıra sayılı Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu Tasarısı'nın 1'inci maddesinde vermiş olduğumuz önerge hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime, bugün Şırnak'taki operasyonlar sırasında şehit olan 2 askerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı; yine, aynı operasyonda yaralanan 4 askerimize de acil şifalar dileyerek başlamak istiyorum.

Sayın Bakan, tabii, burada, sorduğumuz soruları siz anlamıyorsunuz, dinlemiyorsunuz, yanınızdakiler de anlamıyor, dinlemiyor. Ben kürsüden -tutanaklardan da alın sorduğum soruyu- sorularımı tekrar etmek istiyorum. Sorularımızı ya ciddiye almıyorsunuz ya da cevap vermek istemiyorsunuz. Eğer cevap vermek istemiyorsanız İç Tüzük'ü değiştirin, bu soru-cevap işini kaldıralım ya da doğru cevap verin.

ABDURRAHMAN ÖZ (Aydın) - Daha nasıl cevap verelim? Teklif ediyorsunuz, kabul ediyoruz.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Çünkü, sorduğumuz soru teknik bir soru. Yani, öyle uzatacak -bilmem ne, falan- masal anlatacak sorular değil.

Ben dedim ki: Şu anda ülkemizde tutuklu bulunan kaç tane IŞİD militanı var? Ve bunların kaç tanesi Türk vatandaşı, kaç tanesi başka ülkenin vatandaşı? Siz, tutuklu sayısını, hükümlü sayısını söylediniz ama kaç tanesi Türk vatandaşı, kaç tanesi başka ülkenin vatandaşı, bunu söylemediniz. Bu sizin kayıtlarınızda var. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

İkincisi, AKP Hükûmeti gece gündüz "Paralellerle mücadele ediyoruz." diye bağırıyor; AKP "Paralel, yargıyı ele geçirdi." diye her gün bağırıyor.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Sizi de geçirdi, sizi de ele geçirdi!

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Ben de soruyorum: Şu anda yargının içinde paralelci kaç tane hâkim, savcı var? Bunun ne kadarını siz atadınız? Niye cevap vermiyorsunuz buna? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Erdoğan, lütfen, Genel Kurula hitap edin.

SALİH CORA (Trabzon) - Yargının içindeki ülkücülere sor!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Yargının içine onları ülkücüler almadı, siz aldınız, siz! 2010'daki referandumla bunu siz yaptınız.

SALİH CORA (Trabzon) - Sakin ol ya!

BAŞKAN - Sayın Erdoğan, lütfen, Genel Kurula hitap edin.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Bu sizin icraatınız, hesabını da siz vereceksiniz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Erdoğan, lütfen...

SALİH CORA (Trabzon) - Yalan konuşma, sakin ol!

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Hesabı size kesiyorlar ama Sayın Erdoğan.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, dinleyelim konuşmacıyı.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Onlar biliyor hesabı kimin ödeyeceğini. Bunun hesabını bu dünyada da siz vereceksiniz, öbür dünyada da siz vereceksiniz.

ORHAN KARASAYAR (Hatay) - Bizim veremeyeceğimiz hiçbir hesap yok Allah'a şükür.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Şimdi, bu arada, görüşmekte olduğumuz tasarıdaki maksat nedir? Sayın Davutoğlu diyor ki: "Avrupa Birliğinden vize alacağız." Gerisi önemli değil, geçen hafta görüştüğümüz kanun da bu, bu da bu, önümüzdeki hafta görüşeceğimiz de bu. Ne yapacaksınız? Bunu iç politikada kullanacaksınız. Ama bugün Türkiye'nin ciddi dertleri var, Türkiye otuz senedir terörle mücadele ediyor.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Seninle beraber gidelim.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Siz istediğiniz yere gidin kardeşim, bizim yerimiz yurdumuz belli.

Ama size şunu soracağım: Otuz seneden fazla, Türkiye terörle mücadele ediyor; siz Avrupa Birliği ülkelerine, terörle mücadele konusundaki tecrübelerinizden istifadeyle, bugüne kadar Türkiye'nin bu sahadaki birikimiyle ilgili olarak hangi işi bu kanun çerçevesinde kabul ettireceksiniz? Avrupa birçok teröristi Türkiye'ye karşı orada muhafaza etti, onlara kucak açtı, siz bu kanundan sonra onların kaç tanesini Türkiye'ye getirebileceksiniz, onların kaç tanesini yargılatabileceksiniz orada?

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Devlet Bahçeli duymasın.

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Ya da işte, Avrupa'nın başından defetmek için Irak'a, Suriye'ye gönderdiği IŞİD militanlarının ne kadarını, bu kanunla birlikte tutukladığınız, yargıladığınız adamın ne kadarını Avrupa ülkelerine geri gönderebileceksiniz? Yarın bu IŞİD militanları, geçmişte başka terör örgütlerinin yaptığı gibi, bizim cezaevlerini kendilerine bir eğitim alanı hâline getirirse ne yapacaksınız? Adalet Bakanlığının bununla ilgili bir hazırlığı, bir çalışması var mı? Böyle ciddi bir kanun görüşülürken Adalet Bakanı buradan çıkıp gidiyor; bari Orman Bakanını koysaydınız, hiç olmazsa orman hukukuna göre bunları görüşürdük. Yani bunları arkadaşlar, aklıselimle değerlendirin.

Yine, başta ABD, İngiltere, İsrail ve Almanya olmak üzere o sizin iş birliği yaptığınız birçok ülke, ülkemizi güvenliksiz ilan etti ve ülkemizdeki kendi vatandaşlarının geri dönmesi ve kendi ülkelerinden başka vatandaşlarının da Türkiye'ye gelmemesi konusunda telkinde bulundu. Bu telkinde bulunan, Türkiye'yi bu kadar sıkıntıya sokan ülkelerle siz bu iş birliğini nasıl yapacaksınız Sayın Bakan? Bunu yapabileceğinize inanıyor musunuz? Bu kanun çıkınca Türkiye'nin bu alandaki hangi sıkıntısı çözülecek?

Ben bu duygularla gecenin bu saatinde hepinizi saygıyla selamlıyorum. İnşallah hayırlı olur. (MHP sıralarından alkışlar)