GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:78
Tarih:22.04.2016

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 278 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 20'nci maddesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyor ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Dün Millî Eğitim Bakanı hakkında vermiş olduğumuz gensoru üzerinde ve eğitim sistemimizle ilgili sorunları konuştuğumuz anda iktidar partisi sıralarında sadece 3-5 milletvekili vardı. Bu duyarsızlığı gösteren bir paylaşımda bulundum. Bunun üzerine, İktidar Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Turan şöyle bir cevap vermiş: "Uzun ve sıkıcı konuşmaları neden dinlesinler ki? Kanun geçmesin diye bir haftada beş gensoru..."

Değerli milletvekilleri, yasama organı olan bu yüce Meclisin ve ana muhalefet partisinin asli görevi Hükûmeti, yürütmeyi, iktidarı sorgulamak ve denetlemektir. Ama daha önemlisi, değerli milletvekilleri, özellikle iktidar partisine mensup milletvekillerimiz, bu yüce Mecliste hiçbir kanun çocuklarımızın geleceği, korunması ve istismarının konuşulmasından ve iktidarınız dönemince içini boşalttığınız eğitim sistemini tartışmak ve sorgulamaktan daha önemli olamaz. İşte sizin bu cevabınız, çocuklara, eğitime bakışınızı ve zihniyetinizi bir kez daha ortaya koymuştur.

Çocukları ülkemizin geleceği olarak gören Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk onlara duyduğu güven ve sevginin ifadesi olarak millî bayramımız olan 23 Nisanları çocuklara armağan etmiştir. Meclisimizin açılışının 100'üncü yıldönümüne 4 yıl kala, 96'ncı yıldönümünde, eğitim alanında ve çocuklarımıza sağlıklı ve umut dolu bir gelecek sunma konusunda tablo hiç de parlak değildir.

Dün Sayın Bakanın kendisini ve Bakanlığı savunmak için ortaya koymuş olduğu rakamlar, vasat bir eğitim sistemimiz olduğu gerçeğini ve nitelikli eğitim alamayan çocuklarımızın varlığını örtememiştir. Sayın Bakan konuşmasında Türkiye'nin OECD tarafından yapılan PISA uygulamasında sürekli olarak aşama kaydeden birkaç ülkeden biri olduğunu söyledi. İlk kez 2003 yılında katıldığımız PISA testinde 65 ülke arasında 45'inci sırada olmamız bir başarı mıdır? Matematik alanında ise 2003 yılında 40 ülke arasında 35'inci sırada iken son verilere göre ise 65 ülke arasından 45'inci sıradayız. Değerli milletvekilleri, uluslararası sıralamalarda yükselmek bu mudur?

Bakın değerli milletvekilleri, sizinle bazı rakamlar paylaşmaya devam ediyorum. Eğitim sistemimiz son yıllarda laik, bilimsel ve cinsiyet eşitliğini temel alan çağdaş eğitim ilkelerinden uzaklaştırılmış, yanlış eğitim politikaları nedeniyle eğitim sistemimiz giderek tam bir kaosa dönüşmüştür. Bakanlık, iktidara her koşulda biat edecek dindar nesiller yetiştirme ve haremlik-selamlık uygulamasıyla toplumsal cinsiyet ayrımcılığını okullar üzerinden tekrar tekrar gündeme getirmektedir.

Millî Eğitim Bakanlığı verilerine göre, erken evlilik ve nişanlılık nedeniyle eğitimini sürdüremeyenlerin yüzde 97,4'ünü kız öğrencilerimiz oluşturmaktadır. 15-19 yaş arası genç kızların 1'inci sıradaki ölüm nedeni hamilelik ve doğumların yol açtığı sorunlardır. 2013 döneminde uygulamaya konulan eğitim sistemiyle birlikte 5 yaş okullaşma oranı yüzde 67'den yüzde 53,8'e gerilemiştir. Yine OECD raporuna göre Türkiye okuryazarlıkta dünyada 102'nci ve ilköğretimde okullaşma oranında ise 103'üncü sıradadır. Yine aynı rapora göre 18 yaş altı tarım işçisi olarak çalışan çocukların yüzde 50'si okullarını terk etmiş, yüzde 57'si okula düzenli gidememektedir. Ve yine aynı raporda Türkiye'de yaklaşık 181 bin çocuk gelin bulunduğu tahmin edilmektedir.

Değerli milletvekilleri, oysaki çocuk gelecektir; çocuk umuttur; çocuk değişimdir; çocuk yenileşmedir. Her çocuk başlı başına bir bayramdır. Bu anlayışla, dünyada ilk kez ülkemizde resmiyet kazanarak Çocuk Bayramı olarak kutladığımız 23 Nisanlarımızla, haklı olarak, övünüyoruz. Tüm çocuklarımızı çağdaş ve modern dünyaya hazırlayabileceğimiz nitelikli bir eğitim sistemiyle özgür bireyler olarak yetiştirebildiğimiz ve en önemlisi tüm çocuklarımızı koruyabildiğimiz gerçek bir Çocuk Bayramı'nı ve iktidarın ısrarla yok saymaya çalıştığı ulusal bayramlarımızı biz Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında büyük bir coşkuyla kutlayacağız.

Değerli milletvekilleri, bu düşüncelerimle, demokrasimizin temel kurumu ve bağımsızlığımızın güvencesi Türkiye Büyük Millet Meclisinin 96'ncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor, tüm çocuklarımızı sevgiyle kucaklıyorum.

Saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)