GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu milletvekillerinin kürsüye yürümesinin hatibin ağır eleştirisinden daha vahim bir durum olduğuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:82
Tarih:27.04.2016

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biraz evvel kürsüde konuşan Sayın Tanju Özcan'ın konuşmasını hem kürsüden dikkatle takip ettim hem de tutanaklardan tekrar tekrar okudum, inceledim. Bu, normal bir eleştiriden... O biraz evvel bahse konu cümlede oldukça ağır bir eleştiri söz konusudur ve bu eleştiriyi, ağır eleştiriyi konuşmacı tavzih eder etmez, tevil eder veya etmez, özür diler veya dilemez, bilemem, kendi takdirleridir. Bu çok ağır eleştirilerden mümkün mertebe kaçınmak gerektiğini daha evvelki çeşitli konuşmalarımızda da ifade etmiş idik ve bu ağır eleştirilerin kimseye de bir faydasının olduğu kanaatinde değilim. Ancak, bu ağır eleştiriye aynı ağırlıkta... Mesela, sataşmadan sık sık sözler alınıyor, cevaplar veriliyor. Bu yola gidilmemiştir de, bunun yerine kürsüye onlarca kişinin öfke ve âdeta kinle, lince niyetlenircesine yürümesi hatibin ağır eleştirisinden daha vahim bir durumdur; kabul edilemez. Bu, bir linç girişimi adımıdır. (CHP sıralarından alkışlar) Şimdi, her hareketin, davranışın ölçüsünü koymak lazım.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Bu nasıl bir MHP zihniyeti!

HÜSEYİN FİLİZ (Çankırı) - Alkışı aldın işte, iyi bir alkış aldınız!

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Bakın, buna dahi tahammül edemeyip laf atan arkadaşlarımız var.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Grup başkan vekiliniz söylesin, grup başkan vekiliniz. Oradan müdahale etmeyin!

ALİ AYDINLIOĞLU (Balıkesir) - Senden mi talimat alacağız ya! Allah Allah!

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Grup başkan vekiliniz söylesin, grup başkan vekili konuşuyor!

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Daha evvel yine aynı saatlerde veya yakın saatlerde yine Cumhuriyet Halk Partisine yönelik ağır eleştiriler de yapılmıştır. Sataşmadan cevaplar verildi veya verilmedi, o tutanakların da tekrar okunmasını salık veririm. Siyasi eleştiriyi aşan ifadeler olunca -buna ilişkin Sayın Çakır biraz önce görüşlerini ifade etti- isterdim ki kürsüye yürümeye ilişkin de bir çift söz söylesin. Bunu söylemedi, bunu kesinlikle tasvip etmek mümkün değildir ve kürsüye yürüme hadisesi, kürsüdeki ağır -eleştiri, hakaret, her neyse- sözleri de, dolayısıyla onun ağırlığını da değiştiren bir tutum oldu. Bunun karşılığının hatibi linç etmek olmaması gerekir. Bunu bu şekilde, objektif, soğukkanlı bir şekilde değerlendirmek lazım.

MEHMET METİNER (İstanbul) - İsmail Kahraman'ı linç etme hakkını kim veriyor size?

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Senin söylediklerini kale almıyorum.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Zaten kale alınacak biri değilsin!

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, ortamı daha fazla da germeden bu şekilde değerlendirmek lazım.

MEHMET METİNER (İstanbul) - İsmail Kahraman'ın söz söyleme özgürlüğü yok değil mi?

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Görüyorsunuz ki "Öfke baldan tatlıdır." misali -hadiseyi- Genel Kurulu germek için özel bir gayret var.

MEHMET METİNER (İstanbul) - Linç kampanyası başlattınız!

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak burada çıkacak kanunların bir an evvel çıkması için elimizden gelen hassasiyeti gösterirken iktidar partisi grubu milletvekillerinin bu hassasiyetin yakınından değil uzağından bile geçmediklerini esefle görüyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Söyleyecek fikri olan söyler. Benim kanaatlerim budur.

Teşekkür ederim.