| Konu: | Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 22.06.2016 |
SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 3'üncü maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, öncelikle, partimiz CHP tarafından "AKP teröre yardım ve yataklık ediyor." başlığı altında toplanan rapordan bazı rakamları bizi izleyen vatandaşlarımız için tekrar etmek istiyorum.
Değerli yurttaşlar, AKP iktidara gelmeden önceki 2000 yılında 29; 2001 yılında 20 ve 2002 yılında 7 güvenlik görevlimizi teröre şehit vermiştik. AKP iktidarı döneminde ise sadece 7 Haziran 2015 ve 7 Haziran 2016 tarihleri arasında yani bir yılda verdiğimiz şehit sayısı maalesef 532'dir. Genel Başkanımızı terörle ilişkilendirmeye çalışan kişilere bu rakamları iyi okumalarını ve bunun nedenlerini iyi anlamalarını öneriyorum. Raporda AKP'nin birçok yöneticisinin teröre nasıl yardım ve yataklık ettiğini de göreceksiniz.
Değerli milletvekilleri, bunca şehit ve ölen sivil vatandaşımız varken ülke güvenliğinden sorumlu olanların kendilerini sorgulamaları ve bütün çağdaş ülkelerde olduğu gibi bulundukları makamın gereklerini yerine getirerek istifa etmeleri gerekirken biz, bir tek istifa görmediğimiz gibi bir öz eleştiri bile duymuyoruz. Bu sorun taziye dilemekle, üzüntü dile getirmekle çözülmüyor. Bu sorun yetkili mercilerde bulunanların başkalarını suçlayarak çözebilecekleri bir sorun da değildir.
İktidarda bulunanlar, toplumu inanç, mezhep ve etnik köken ayrımcılığına itmekten, ülkeyi birbirine düşman insanlar hâline getirmekten vazgeçmelidir. Bu sorun, öncelikle toplumsal barışın sağlanması, çatışmanın, ayrışmanın önlenmesi, siyasetin ötekileştirme ve aşağılama dilinden vazgeçilerek Türkiye Büyük Millet Meclisinde siyasilerin bir araya gelerek ortak bir aklın ortaya çıkarılması ve toplumun topyekûn birlikteliğiyle çözülebilecek bir sorundur. AKP iktidarı sayesinde, bugüne kadar ülkemizde var olmayan canlı bombalar, bomba yüklü araçlar, cihatçılar ülkemizde cirit atar hâle gelmiştir. Halkımıza bütün bu olan biteni ve teröre sırf iktidarda kalmak uğruna kimlerin destek verdiğini görmeleri çağrısında bulunuyorum.
Değerli milletvekilleri, terörle mücadele edilmesi, hiçbir güvenlik görevlisinin ve vatandaşımızın hayatını kaybetmemesi, ülkemizde huzur ve güvenlik içerisinde yaşamak hepimizin istediği bir ortamdır. Fakat, bu tasarıyla getirilen bazı maddeler sakıncalıdır. Bu tasarıda getirilen ve Silahlı Kuvvetlere tanınan geniş dokunulmazlık zırhı, her türlü hak ihlaline yol açabilecek tehlikeli bir yetkidir. AKP'nin, bir dönem "Demokrasiyi geliştiriyoruz, darbelerin önünü tıkıyoruz, askerî vesayete son veriyoruz." diyerek iptal ettiği EMASYA Protokolü gibi protokolleri tekrar gündeme getirmesi ilginçtir. AKP Hükûmeti, getirdiği her yasayla güya "Demokrasiyi geliştiriyoruz, genişletiyoruz." söylemlerinde bulunmakta fakat çıkan her yasa demokrasimizi, insan hak ve özgürlüklerini daha da geriye götürmektedir. Çıkardıkları yasalarla yetkiler tek elde toplanmaktadır. Tüm getirilen yasaların anti demokratik ve sivil diktatörlüğe giden yolun taşları olduğu görülmektedir. Bu yasayla da güvenlik güçleri dokunulmazlık ve sorumsuzluk zırhına bürünüyor. Uyguladıkları dış ve iç politikalar sonucu ülkeyi kan gölüne çeviren AKP, bu yasayla insan hakları ihlallerine yol açmakta ve demokratik hakların kullanımının yolunu tıkamaktadır. Sorumsuz kişilerin devlet eliyle yapacağı şiddet ve zulmün önünü açmaktadır. Demokratik bir ülkede bunların gündeme getirilmesi dahi mümkün değildir. Çıkaracağınız yasalar insanların yaşam hakkını güvence altına alan, herkesin özgürce yaşayabileceği bir ortamı kurmak üzerine olmalıdır. Hep yasanın bir gün size de lazım olacağının bilinmesi gerekiyor.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)