| Konu: | Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 23.06.2016 |
BÜLENT ÖZ (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 387 sıra sayılı Tasarı'nın 13'üncü maddesiyle ilgili önergemiz üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, AKP hükûmetlerinin "Kefenimizle çıktık biz bu yola." diyerek sürdürdükleri sözüm ona çözüm süreci esnasında görmezden geldiği, valilere talimat vererek "Operasyon yapmayın." dediği Türk Silahlı Kuvvetlerini yeniden keşfettiği bir süreci yaşıyoruz. 2002 yılından günümüze Türk Silahlı Kuvvetlerini itibarsızlaştırmak ve etkisizleştirmek için elinden geleni ardına koymayan AKP hükûmetlerinin bu hedefe ulaşmak için o dönem kimlerle iş birliği yapıp kumpaslar kurduğunu, ülke kamuoyu, bütün yandaş kanal ve gazeteleriniz canlı olarak izledi. Çoğu zaman ise bu yandaş gazete ve televizyonlar ertesi gün nerede ne yapılacağını, kimlerin ne zaman gözaltına alınacağını yazdılar. Kimi bakanlarınız çıktı göz yaşları içinde "Bana suikast yapacaklar." dedi. Oraj, Suga, Balyoz, Ergenekon gibi senaryolar üstünden TSK paramparça edilmeye çalışıldı, moral motivasyonu bozuldu.
Değerli milletvekilleri, o dönem Türk Silahlı Kuvvetlerine ve cumhuriyet aydınlarına yönelik başlattığınız cadı avında suç ortaklığı yaptığınız yazar, haberci, savcı, hâkim, kısaca kumpasları birlikte tezgâhladığınız kim varsa bugün ya yurt dışına kaçtı ya cezaevinde. Bütün bunlar yaşanırken kumpasçı savcılara destek olmak için "Ben de bu davanın savcısıyım." diye konuşan dönemin Başbakanı şimdi Beştepe'den süreçte görev alanların kendini kandırdığını vurguluyor. Bütün bunları ülke olarak birlikte yaşadık.
7 Haziran seçimlerinde milletin tercihleri karşısında kısa süreli bir şaşkınlık yaşayan saray hemen yeni senaryosunu devreye koydu ve ülkeyi 1 Kasımda erken seçim sürecine soktu. Amaç iktidarını tahkim etmekti ve bunu sağlamak için her yol mübahtı. MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş'in basına yansıyan Oslo trafiğindeki sözleri hâlâ hafızalardadır. PKK yöneticisi Sabri Ok'a "Biliyoruz, metropolleri de doldurdunuz, patlayıcılarla doldurdunuz, hepsini biliyoruz." demişti. Bütün bunlar milletin gözünün önünde oldu. Ülke hızla kamplaştırıldı ve her gün onlarca şehit vermeye başladık. Beyaz toroslarla başlayan tehditleriniz sonucu şehirlerde patlatılan bombalarla yüzlerce masum yurttaşımız öldürüldü ve güvenlik bürokrasisi bütün bu olup bitenlere seyirci kaldı. EMASYA Protokolü'nü iptal ederken askerî vesayetle mücadeleden bahsedenler şimdi tekrar TSK'ya sarılıyorlar, ne kadar ironik. Şimdi, bu tasarıyla TSK'nın elinden alınan yetkiler geri veriliyormuş gibi yapılarak terörle mücadelede karşılaşılan olumsuzlukların faturası TSK'ya kesilmek isteniyor. (CHP sıralarından alkışlar) Yarın meydanlarda, "Doğu ve güneydoğu illerinde sürdürülen ve AKP'nin eseri olan hendek savaşlarını biz yapmadık, asker böyle istedi." diyerek işin içinden sıyrılmayı hedeflediğinizi düşünüyoruz.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Yanlış düşünüyorsun.
BÜLENT ÖZ (Devamla) - Geçmişte Oslo görüşmeleri dolayısıyla MİT Müsteşarına sağlanan dokunulmazlık zırhının kapsamını genişleterek bütün bir kolluğu dâhil etmek ülkemizde çok daha vahim hak ve hukuk ihlallerine kapı aralama hazırlığı olabilir.
Değerli milletvekilleri, her açıklaması ve tavrıyla toplumu kamplaştırarak, kaostan beslenerek iktidarını sağlamlaştırma kaygısıyla hareket eden sarayın son açıklamaları da ülkemizi ilerleyen günlerde kaosun beklediğini göstermektedir. Öyle görülüyor ki saray, Gezi'den çok korkmuş ve tedirgin olmuş, Türk halkının yeniden demokratik tepkisinin gelişmesi durumunda Türk Silahlı Kuvvetlerini kullanmanın altyapısını hazırlıyor. (CHP sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Kimseden korkmuyoruz biz ya. Milletten korkarız sadece, sadece milletten korkarız.
BÜLENT ÖZ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, Türk milleti cumhuriyetin temel niteliklerinin örselenmesine, yok edilmesine canı pahasına direnecektir, buna hiç şüpheniz olmasın. Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleriyle milleti karşı karşıya getirmek telafisi mümkün olmayan bir yıkım getirecektir. Bu millet buna müsaade etmez. Ülkeyi yönetenlerin sağduyulu olması, kendinden çok milletini sevmesi ve sorumluluk sahibi olması gerekmektedir.
Dilerim akla ve bilime kulak verirsiniz.
Teşekkür ediyorum, saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)