| Konu: | Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 108 |
| Tarih: | 28.06.2016 |
ARZU ERDEM (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 10'uncu maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Öncelikle, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda, Diyarbakır'da, Van'da hain terör saldırısında hayatını kaybeden askerlerimize, polisimize ve sivil vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, geride kalanlara sabır diliyorum. Kederli ailelerimizin ve büyük Türk milletimizin başı sağ olsun.
Ayetikerimede Yüce Rabb'imiz şöyle buyurmuştur: "Yılgınlık göstermeyin, hüzünlenmeyin. Eğer iman etmiş kimseler iseniz üstün gelecek olan sizlersiniz." Hadisişerifte ise Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: "Müminlerin birbirlerine olan bağlılığı, birbirlerine kenetlenerek inşa edilmiş binanın duvarları gibidir." Kahraman ecdadımız bütün dünyaya "Çanakkale geçilmez." diye haykırmıştır. Kahraman ecdadımız millî bilinçle, imanla, cesaretle, fedakârlıkla zaferler kazanmıştır. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Bize bugün bu acıyı yaşatanlar, birliğimizi ve dirliğimizi hedef alanlar bilmelidir ki bizler asırlardır varlıkta, yoklukta, sevinçte ve kederde birlikte ağlayıp birlikte gülmüşüzdür. Acı, şiddet ve korku bizleri yıldıramaz, aksine milletimizi daha fazla kenetleyecektir. Ama, biliniz ki milletimizin hafızasında AKP iktidarının bugüne kadar yaptığı yanlışlar da yer alacaktır, bunlar da unutulmayacaktır. Bu manada, AKP iktidarının bugüne kadar yaptığı yanlışlardan ders alması gerektiğinin ve bundan sonra ise burada her bir milletvekilimize ülkemizin içinden geçtiği bu zorlu süreçte özellikle görev ve sorumluluklarımızın farkında olmamız gerektiğinin vurgulanması gerekir. İşte, bugün "ben" demeden "biz" demeliyiz; işte, bugün, Milliyetçi Hareket Partisi lideri Sayın Devlet Bahçeli'nin dediği gibi "Önce vatanım, sonra milletim, sonra partim ve en son ben." demeliyiz.
Değerli milletvekilleri, Danıştay Kanunu'nda yapılacak değişiklikle Yargıtay daire sayısı 46'dan 24'e düşürülecektir. Üye sayısı ise kanun yürürlüğe girdikten sonra 516'dan 300'e, en son olarak 200'e düşürülecektir. Danıştay ve Yargıtaya yeniden seçilecek üyelerin görev süreleri ise on iki yılla sınırlanacaktır. Böylece, yargının iş yükünün hafifletilmesi öngörülmektedir.
Yine, tasarıya göre, kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Danıştay üyelerinin üyelikleri sona erecektir ancak bu tarih itibarıyla Danıştay Başkanı, başsavcı, başkan vekili ve daire başkanı olarak görev yapanların Danıştay üyelikleri devam edecektir. Buradan anlaşılacağı üzere, iktidar partisi yine yeni bir Danıştay listesi ve yeni bir Yargıtay listesi çıkaracaktır. Yargı bu düzenlemeyle siyasallaşmaktadır.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizler Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın adaletin hızlı, güvenilir ve adil bir şekilde tesis edilmesine katkı sağlayacak bir yapıda olması gerektiğini belirtmek isteriz. Ancak, bu düzenlemeyle bu ihlal edilmektedir.
Yapılan düzenleme Anayasa'nın yargıyı ve yüksek yargıyı düzenleyen hükümlerine aykırıdır. Adalet, temel hak ve özgürlüklerin güvencesidir ve devletin temelidir. Aziz milletimiz adalete güvenle bakmak istiyor, lakin bu tür siyasi düzenlemeler mevcut sistem içerisinde güveni maalesef sarsmaktadır. Hatta bugüne kadar birçok konuda güveni sarsılmış olan milletimiz, adalete olan güvenini de tamamen kaybedecektir.
Yargı, siyasi iktidarın veya belirli kişilerin güdümüyle hareket etmemelidir. Yargının aidiyeti olmamalıdır. Yargı daima ve her şartta hakkı savunmalıdır. Şimdi soruyorum size: Bu tasarıyla bu unsurlar sağlanabilir mi? Bu düzenlemenin özeti şudur: Yargının doğru, hızlı ve adil işlemesi yerine yargıya müdahale imkânını nasıl sağlarız? İşte bu düzenlemeyle tam hedeflenen bu, yargıya müdahale. Bu zihniyet değişmediği sürece adaletten bahsetmek de mümkün olmayacaktır.
Çok teşekkür ederim, saygılarımı sunarım. (MHP sıralarından alkışlar)