GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:110
Tarih:30.06.2016

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 31'inci maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyor, terör nedeniyle yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Sivas'ta katledilen aydınlarımızı da saygıyla anıyorum.

Değerli milletvekilleri, kan gölüne çevrilen, cihatçıların ve bombacıların güzergâhı ve hedefi hâline gelmiş ülkemizde yöneticiler hiçbir şey olmamış gibi yerlerinde oturuyorlar, faturasını ise turizmci ödüyor, tarım üreticisi ödüyor, ihracatçı ödüyor, sanayici ödüyor; kısacası halkımız ödüyor.

Dün söylediklerinin tam tersini bugün yüzleri kızarmadan söyleyebiliyorlar. Dün "Mavi Marmara'ya biz izin verdik." deyip, bugün "Bana mı sordunuz?" diyebiliyorlar. (CHP sıralarından alkışlar) Dün "Uçağı biz düşürdük." dediler, bugün "Yanlışlık oldu, özür dileriz, tazminat da öderiz." diyorlar. Dün İsrail'e "Şeytandır, teröristtir." dediler, bugün "İsrail'e ihtiyacımız var." diyorlar. Kısaca, bunlar kurulmuş oyuncak gibi sürekli dönüyorlar.

Türkiye'nin ne güvenliğini ne demokrasisini ne hukukunu ne istikrarını ne de ekonomisini bıraktılar. Ülkemiz adına üzülmemek elde değil. Bütün olanlar karşısında Hükûmet ile destekçilerini ibretle izliyoruz.

Havuz medyası, Atatürk Havalimanı'nda ölen 41 kişiyi görmüyor ama havaalanının bir günde açılmasıyla övünüyorlar.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - 43 oldu sayı.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Devamla) - İnsanda ar olur, insanda hayâ olur, vicdan olur ama bunlar insan olanda olur. (CHP sıralarından alkışlar) Bütün yaşananlar karşısında hâlâ yerinde oturanların, siyasi sorumluların dünyada nasıl davrandıklarına bakıp utanmaları gerekir.

Değerli arkadaşlar, getirilen yasa, demokrasinin temeli olan "Adalet mülkün temelidir." sözünde belirtilen gerek mülkiyet hakkına gerekse ekonomik sistemin işleyişine ilişkin ciddi tehlikeler oluşturmaktadır. Türkiye'nin ciddi tasarruf sıkıntısı vardır. Yeterli tasarruf ve birikimin olmaması nedeniyle ekonomimizi hareketlendirecek ve ivme kazandıracak yabancı sermayeye ihtiyaç vardır. Türkiye, yatırımcılara destek vermek ve özellikle yabancı sermaye ve yatırımcıları ülkeye çekmek için özel teşvikler uygulamaktadır. Sermaye korkaktır, sermaye ürkektir. Özellikle yabancı sermayenin bir ülkeye gelmesi için belli şartlar vardır. Bu şartlardan birincisi güvenlik, ikincisi adalet ve hukuk sistemi, üçüncüsü demokrasi ve özgürlükler ve dördüncüsü mülkiyetin korunmasıdır.

Bu yasayla da bu konudaki endişelere yenileri eklenecektir. Bir yatırımcının mülküne ve şirketine devlet istediği gibi el koyabilir ve istediği gibi malını satabilirse böyle bir ortamda yatırımcı neden yatırım yapsın? Üstelik bu yasayla Danıştay ve Yargıtay tam olarak iktidarın kontrolüne girecektir. Böyle bir ülkede insanların paralarını, sermayelerini tehlikeye atmaları düşünülebilir mi?

Yapılan düzenlemeyle hem kapsamın hem de yetkinin daha da genişletildiğini görüyoruz. Bu kanunla mülkiyet hakkının kullanımında yatırımcının malı üzerinde ilgisiz kişilerin tasarruf yapma yetkisi olacağı için direkt mülkiyet hakkının gasbı anlamına gelir.

Düzenlemede en tehlikeli maddelerden biri de kayyumun sorumsuzluğudur. Yapılan düzenlemeyle kayyum bir memur hâline getirilmekte, kayyumun görevini kötüye kullanması durumunda tazminatı devlet ödeyecektir. "Bir yıl içerisinde kayyuma rücu ettirilecek." denmektedir. Yaptığı işlerden sorumsuz kılınan bir memurun yapabileceklerinin ne kadar tehlikeli olabileceği de açıktır. Kayyumların yetkilerini artıran ve sorumluluklarını azaltan, mülkiyet hakkını tehlikeye atan, yatırımcıları daha fazla ürküten, yargıyı tamamen Hükûmetin kontrolüne alan bu yasa ülkemizi büyük sıkıntılara sokacak ve dışarıda itibarımızı daha çok zedeleyecektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SERDAL KUYUCUOĞLU (Devamla) - Bu nedenle yasaya karşı olduğumuzu belirtir, hepinize saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)