GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:119
Tarih:27.07.2016

YAKUP AKKAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı'nın "Bildirim ve sosyal güvenlik yükümlülüğü" başlıklı 23'üncü maddesi hakkında söz almış bulunuyorum. Hepinizi tekrar saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince bir Türk vatandaşı bir iş yerinde işe başlayacaksa bir gün önce bu iş yerini Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirir. Bu düzenleme daha önce kanunlarda yoktu. 506 sayılı Kanun döneminde işçi işe başladıktan sonra bir ay içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuruyordu. Bu kanun uygulamada kötü kullanılmaya başlanmıştı. Kaçak işçi çalıştırma durumunda herhangi bir müfettiş o iş yerine geldiğinde işverenler "Bu işçi daha işe yeni başladı, bu ay içerisinde bildirimde bulunacağım." diyerek cezalardan yırtıyordu. Bu kanun nedeniyle kaçak işçilikle mücadele edilemiyordu ve ciddi sorunlarla karşı karşıya geliniyordu. 5510 sayılı Kanunla bir çözüm bulduk, işçinin çalışmaya fiilen başlamasından bir gün önce bu işçinin Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirilmesi düzenlendi. Şimdi bakıyorsunuz, Türk vatandaşları için getirilmiş bu düzenlemeden farklı bir düzenlemeyle karşı karşıyayız, yabancılara ayrı bir düzenleme getiriliyor. Bu, her şeyden önce Anayasa'mızdaki eşitlik ilkesine aykırı bir düzenlemedir. Türklerin yani Türk vatandaşlarının ayrı bir uygulamaya tabii olması gerekirken yabancılar farklı bir uygulamaya tabi tutulmaktadır.

İkinci olarak: Bu düzenleme nedeniyle yasanın ana gerekçesinde belirtilen kaçak yabancı işçilikle mücadele amacından sapılacağını, bir sonraki maddede görüşülecek olan denetimlerin hiçbir anlamı olmayacağını söylemek isterim. Sigorta veya iş müfettişleri iş yerine denetime gittiklerinde işverenler hemen "yeni başladı" savını öne süreceklerdir. Daha önceki 506 sayılı Kanun'da 5510'la değişmeden önceki uygulama bu kanunla da yerine gelmiş olacak, yabancı işçiler kaçak çalışmaya devam edeceklerdir ve işverenler de bu yasayı gerekçe göstererek "Daha yeni başladı, biz süresi içinde bildireceğiz." diyeceklerdir. İşte bu nedenle verdiğimiz önergede yabancı işçilerin işe başlamaları hâlinde bildirimlerini çalışmaya başlamadan bir gün önce Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesi hususu düzenlenmiştir.

Bu düzenleme aynı zamanda sendikal hak ve özgürlükleri de ilgilendirmektedir değerli milletvekilleri. Sendikalı örgütlenme durumunda başvurunun yapıldığı tarihte çalışanın sayısı dikkate alınmaktadır. Bu çalışanın sayısının tespitinde de Sosyal Güvenlik Kurumunun verileri dikkate alınır. İşte tam bu nedenle de kendi yurttaşlarımız, işçilerimiz için 6356 sayılı Kanun'da düzenlediğimiz sorunlar bu yasayla yeniden başlayacaktır. Burada bu sorunu hatırlatmayı bir görev biliyorum. Yarın sendikalar Bakanlığa kaçak çalıştırılan Suriyeliler nedeniyle çoğunluk alamadıkları için müracaat edeceklerdir. Lütfen, verdiğimiz bu önergeyi bu doğrultuda değerlendirelim ve değiştirelim.

Değerli milletvekilleri, 15 Temmuz darbe girişimi sonucunda, biliyorsunuz, Boğaziçi Köprüsü'nün adı 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değişti, Kızılay Meydanı ve Genelkurmay kavşağının da yine 15 Temmuzda demokrasi mücadelesi vererek şehit olanların anısına adları değiştiriliyor. Bu çok doğru bir yaklaşımdır ve 15 Temmuzda şehit olanların da bulundukları illerde elbette ki belediyelerimiz anılarını yaşatacak düzenlemeler yapacaktır. Ancak, Taksim Meydanı bunun dışında tutulamaz. Taksim, 1977'de 34 emekçinin katledildiği bir meydandır ve Taksim Meydanı 15 Temmuzdan itibaren de demokrasi nöbetinin tutulduğu ve bu mücadelenin sürdürüldüğü meydanlardan bir tanesidir. Onun için emekçilerin, sendikaların bu konudaki, Taksim Meydanı'nın Emek ve Demokrasi Meydanı olması talebini bu Meclisin de dikkate alacağını ve Taksim Meydanı'nın da adının yine diğer yerler gibi Emek ve Demokrasi Meydanı olarak değiştirilmesinin Büyükşehir Belediyemize önerilmesini buradan bir kez daha iletiyorum.

Hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)