| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 122 |
| Tarih: | 03.08.2016 |
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 409 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 1'inci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önerge hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Önergemiz bu 1'inci maddedeki kapsama bir bendin daha eklenerek Hazineye ait taşınmazların kira, kesin tahsis, irtifak hakkı, kullanma izin bedelleri, orman fonu ve hasılat paylarının da bu yapılandırmaya dâhil edilmesidir. Bu, özellikle bizim, Muğla'da turizmle uğraşan hemşehrilerimiz açısından oldukça önemli bir maddedir. Bu teklifimize herkesin desteklerini bekliyorum.
Bildiğiniz gibi, 2015 yılı sonunda Suriye sınırında Rus uçağının düşürülmesinden sonra turizm gerçekten zorlu bir sürece girdi. Bununla ilgili olarak nisan ayında Milliyetçi Hareket Partisi olarak bir araştırma önergesi verdik ve tekliflerimizi, önerilerimizi sunduk. Ancak, Hükûmet önerilerimizi duymazdan geldi, şimdi bizi dinlemediği gibi o gün de önerilerimizin hiçbirini dinlemedi. O günden bugüne turizm can çekişmekteydi, ancak 15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte artık turizm can çekişmekten de öteye geçti, tamamıyla bitti, tükendi. Bugün Bodrum'daki otellerin doluluk oranı yüzde 25'in altına indi. Marmaris ve Datça'yı zaten konuşmaya gerek yok, on beş gündür orası bu darbeci subayların, askerlerin aranması sebebiyle tamamıyla abluka altına alındı dolayısıyla hiçbir turizm faaliyeti gerçekleştirilemedi. Gene, Hükûmetin bu olağanüstü hâl uygulamasıyla birlikte aldığı...
Sayın Başkan, gürültüden ben kendi sesimi duymakta zorlanıyorum.
BAŞKAN - Sayın Erdoğan, bir saniye, çok haklısınız.
Sayın milletvekilleri, önemli bir konuda Sayın Erdoğan önergesini açıklıyor.
Genel Kurulda bir uğultu vardır; lütfen efendim...
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, yine Hükûmetin bu olağanüstü hâl ilanından sonra aldığı birtakım kararlar var. Bunlardan bir tanesi de kamuda izinlerin tamamen kaldırılması. Bu sebeple bugüne kadar turizm sektöründeki iptallerin sayısı 1 milyona yaklaştı. Bu, can çekişen turizm sektörünü tamamıyla bitirdi. Sayın Kültür ve Turizm Bakanı geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında turizm sektörünün 56 sektörün motoru olduğunu, dolayısıyla turizmde hayat devam etmezse, sektör çalışmazsa bu 56 sektörün de bundan olumsuz etkileneceğini söyledi. Bu bakımdan turizmciye, efendim birtakım otelciye ya da başkalarına vereceğiniz destekler turizm sektörünün sorunlarını ve ona bağlı sektörlerin sorunlarını çözmeyecektir. Çözüm, sektörün çalıştırılmasıdır. Bunun için de bu kamudaki izin meselesinin muhakkak ki yeniden gündeme alınması ve amirlerin takdirine bırakılması, hiç olmazsa, insanların bir ay, 20 gün değilse bile birer haftalık paketler hâlinde izinlerini kullanmasının sağlanması lazım.
Yine, turizm sektöründeki vatandaşlar yani geliri yok ki bu yapılandırmadan nasıl istifade edecek? Bu bakımdan bu insanların ekmek teknesinin dönecek hâle gelmesi lazım.
Yine, sektördeki insanların çoğunun çektiği krediler ve kamuya olan borçlarından dolayı hesaplarında bloke var, bunun kaldırılması lazım ki insanlar faaliyetlerine devam edebilsin.
Ecrimisil bedellerinin bu sene alınmaması konusunda Sayın Bakana defalarca söyledik. Bugün Sayın Bakanın bizi dinleyecek vakti olmadığı için yine dinlemekte zorluk çekiyor. Bu ecrimisillerin muhakkak bu sene için alınmaması lazım.
Personelin sigorta primlerinin ödenmesinde kolaylık sağlanması, primlerin bir kısmının devlet tarafından ödenmesi lazım.
Yine, sezon başında bu sektörde hizmet veren işletmelerin çektiği kredilerin muhakkak yapılandırılması lazım.
Yine, yerel yönetimlere de çok önemli görevler düşmektedir. Bu Büyükşehir Kanunu'ndan sonra bu turizm tesislerinin kullandıkları su fiyatları çok yükselmiştir, bunlara da bir kolaylık sağlanması lazım.
Kanun kapsamında olmamakla beraber bu turizm sektöründeki insanların en önemli şikâyetlerinden birisi de elektrik dağıtım şirketlerinin davranış biçimleridir. Elektrik dağıtım şirketlerine olan borçlarını ödeyemeyen işletmelerin ya elektrikleri kesilmekte ya da çok fahiş fiyatlarla bunlar taksitlendirilmektedir. Bu konuda da Hükûmetin sektöre destek çıkması gerekir. Aksi takdirde, bu sene bu sektördeki istihdam ve diğer sebeplerle iflas edecek ve çaresiz kalacak çok insan vardır. Bu yarayı hâlâ tedavi etme imkânı vardır. Hükûmeti bu konuda göreve davet ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)