GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 674 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (1/760) ve İçtüzük'ün 128'inci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:19
Tarih:10.11.2016

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan Kanun Hükmünde Kararname'nin 8'inci maddesinin 2'nci kısmındaki geçici 6'ncı maddesiyle ilgili olarak söz almış bulunuyorum. Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 8'inci maddenin 2'nci kısmında yer alan geçici 6'ncı maddeyle ilgili olarak TUS sınavlarında belli bir sonucu alan tıp öğrencilerinin, Adli Tıpta öğrenci olarak kabulüne ilişkin bir düzenleme.

Tabii, Adli Tıp Kurumu kendi insan kaynağını karşılamak için bu tarz kendi amaçlarına, kendi ihtiyaçlarına yönelik olarak bu tür eğitimleri yapacak.

Bizim burada söylemek istediğimiz şey, biraz önce 3'üncü maddede de ifade etmeye çalıştığım gibi, Adli Tıp Kurumunun özerkliği Adli Tıp Kurumunun bağımsızlığıyla alakalı çünkü adaletin dağıtılmasında, yargının doğru bir biçimde yapılıp adaletin yerini bulmasında bu son derece önemli.

Adli Tıp Kurumunda oluşturulacak dairelerin işlevi kadar tarafsızlığı da önem arz etmektedir. Devlet Denetleme Kurulunun kurumun işleyişiyle ilgili olarak yaptığı denetim sonucunu da göz önünde bulundurmak durumundayız. Raporda "Adli Tıp Kurumunun yürütmekte olduğu bilirkişilik hizmeti dolayısıyla sahip olunması gereken idari ve mali özerklik niteliğini karşılayamadığı tespit edilmiştir." deniliyor. Yani bir kurum eğer adli, idari ve mali açıdan özerk değilse, bir yerlere bağlıysa, hükûmete bağlıysa, bir bakanlığın bağlı birimi biçiminde faaliyet gösteriyorsa buradan doğru sonuçlar elde etmek ya da müdahale altında kalacağı için güven duygusunu vermesi bir sorun olarak karşımıza çıkacak.

Adil yargılamanın gerçekleşebilmesi ve adaletin tecellisinin sağlanabilmesi için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı hiçbir kişi ya da kurumun etkisi altında kalmadan hareket edebilmeli, faaliyetlerini, işlevlerini yerine getirebilmeli. Bu husus Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim önemsediğimiz bir konu çünkü en son seçim beyannamemizde de Adli Tıp Kurumunun mali ve idari özerkliği konusunu gündeme getirdik. Yargı bağımsızlığı anlayışı içindeki özerk yapısının korunmasını, güçlendirilmesini, kurumun dış etkilerden uzak, tarafsız bir şekilde karar vermesine yönelik düzenlemelerin yapılması ve etkin bir denetim mekanizmasının kurulmasının önemini burada vurguladık. 15 Temmuz sonrası yaşanan... Hâkim ve savcılara ek olarak Adli Tıp Kurumu üyelerinin birçoğunun gözaltına alındığını da biliyoruz. FETÖ'nün, tüm yargı sisteminde olduğu gibi bu kurumda da nasıl yuvalandığını hep birlikte gördük. Bu durum ister istemez kuruma olan güveni sarsmış ve geçmiş yıllarda verilen kararların adaletine de gölge düşürmüştür. Adli Tıp Kurumunda özerk bir yapının inşası ve adil bir çalışma mekanizmasının oluşturulması noktalarında gerekli düzenlemeler yapılmadığı takdirde kuruma ve Türk yargısına olan güven azalmaya devam edecektir.

Mülkün temeli olan adalet duygusunun gözetilmesi, milletimizin yargıya güveninin tesisi için önerilerimizin dikkate alınmasını umar, yüce heyetinizi saygıyla selamlarım. (MHP sıralarından alkışlar)