GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İzmir Milletvekili Necip Kalkan'ın yaptığı açıklaması sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:22
Tarih:17.11.2016

ALİ YİĞİT (İzmir) - Sayın Başkan, çok değerli Meclis üyesi arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kayseri'de partililere yönelik yaptığım konuşmada söylediklerimin bir kısmı görmezlikten gelinerek ifade eksikliğinden dolayı yanlış anlaşıldım. Konuşmamda ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundum. Konuşmam sırasında son günlerde iyice gerilen Türkiye-Avrupa arasındaki ilişkilere değindim. Elli yedi yıldır Avrupa Birliğine girme mücadelesi içinde olduğumuzu ama buna rağmen Avrupa'da son zamanlarda "Biz sizi istemiyoruz." seslerinin yükselmeye başladığını vurgulayarak bunun o kadar da kolay olmadığını söyledim. Ayrıca milletvekili olduğum İzmir'in ne kadar demokrat, çağdaş, özgürlükçü yapısıyla Avrupa'ya üye olmaya hazır olduğunu belirttim. Bunu söylerken kullandığım "Biz, zaman zaman diyoruz ki: 'Gerekirse İzmir ayrılsın yani istemeyiz bunlarla birlikte yaşamayı.'" ifadesi ne bir kişiye ne de bir gruba yönelik söylenmemiştir. İzmir'le özdeşleşen değerleri yüceltmek anlamında dile getirilen ancak yeterince açık olmadığı için aklımdan, fikrimden geçmeyecek anlamlara çekilmiştir. Doğal olarak da çeşitli tepkiler oluşmuştur. Burada hiç kuşkusuz ifadelerin eksik olmasının da etkisi vardır. Ancak ben konuşmamda tam anlamıyla "Biz İzmirliler olarak temel insan hak ve özgürlüklerine, demokrasiye, adalete, eşitliğe, barışa, kardeşliğe inanıyor ve Avrupa Birliğine girmek istiyoruz. Bu değerler insanların insan olmasının evrensel değerleridir ve bunlara inanıyor, bunları savunuyoruz. Bunların olmadığı, bu değerlerin kabul edilmediği yerde yaşanmaz." demek istedim.

Ülkemizin her karış toprağının kanla sulandığını bilen, Ulu Önder Atatürk'ün ülke ve hedefleri doğrultusunda bölünmez bütünlüğümüzü ve üniter yapıyı savunan İzmir ülkemizin Batı'ya açılan kapısıdır. Bunu övgüyle vurgulamak istiyorum. Hep birlik ve beraberliği dile getiren biri olarak, kamuoyuna yansıtıldığı gibi düşünmem mümkün değildir. Bu bağlamda, şahsıma atfedilen değerlere cevap vermeyi kendime zül olarak görüyorum. Eğer bir kusurum varsa, Meclisten ve Türkiye'den, Türkiye'nin tüm halklarından özür diliyorum.

Saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)